İYİ Parti Sarıçam Adayı Yusuf Özer, adaylığı genel merkez tarafından açıklandıktan sonra, doğduğu topraklarda atalarına dua ederek, köyünün ve ilçesinin desteğini alarak İYİ Parti Sarıçam İlçe Teşkilatı'na gitti. İlçe teşkilatında kesilen kurban sonrasında Sarıçamlılar ile ilk resmi buluşmasını gerçekleştirdi.

Yusuf Özer'in Sarıçamlılara yaptığı konuşmada ifade ettiği sözler şu şekilde;

Ol deyince olduran, gönüllerimizi iman nuruyla dolduran Allahın 99 ismiyle; Ya Allah Bismillah 

Allahın Cennetine misal olarak yarattığı, bereketi toprakların ayet yüzlü insanları, Sarıçamda İYİ Belediyecilik hasreti çeken Sarıçam İlçemizin güzel insanları, İyi ve cesur yürekli insanları, 

Bizleri sosyal medya hesaplarımızdan canlı olarak takip eden gönül dostlarımız hepiniz hoş geldiniz şeref verdiğiniz. 

Sarıçama hizmet için, Sarıçamı kalkındırmak, geliştirmek için sizlerin ekonomik, sosyal ve kültürel olarak refah düzeyini arttırmak için çıktığımız bu yolda  Alla bizleri mahcup etmesin 

Tüm kalbimle inanıyorum ki bu Sarıçamın başarı hikayesini, bir Sarıçam DESTANINI  beraber yazacağız. Bu yolda beraber yürüyeceğiz. Bu gün sizlerle beraber ilk adımı atıyoruz. Hepimize hayırlı olsun. 

Ben; 

Yurdunu Milletini özünden çok seven siyah önlüklü vefakar bir nesil kuşağındanım, 

Varlığı, Türk Barlığına armağan olan Fedakar bir nesil kuşağındanım, 

“Muhtaç olduğun Kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur” düsturu ile,  kimseye boyun eğmeyen cesur  bir nesil kuşağındanım

Ben bu toprakların bir çocuğu olarak hep, içinden çıktığım bu toplum için bir şeyler yapma derdinde olan, Öğrencilik yıllarımdan itibaren hep millet ve Memleket meselelerine kafa yoran.  Bu süre zarfında sürekli kendimi yenilemeye ve yetiştirmeye çalışan, Ailesine, milletine, devletine nasıl faydalı olabilirim düşüncesiyle yetişine birisiyim.

İşte bu düşünceyledir ki, bir gün Milletim için bir görev nasip olursa hazır olayım, donanımlı olayım. Vakit kaybetmeden bu güzel insanlarımıza yüce milletimize  en iyi hizmet sunayım istedim. 

Bu amaçlarla, Amerikayı gördüm, Avrupayı gördüm, Çin, Japonya Hindistanı gördüm, Ecdat yadigari Balkanları gördüm, Gönül coğrafyamız Türkistanı gördüm, İnanç coğrafyamızı gördüm buralarda, modern şehircilik adına ne yapabilirim diye plan, proje ve fikirler edindim.

Tüm bu bilgi, birikim ve tecrübelerimle Artık, Milletime, İnsanımıza, İlçemize, SARIÇAM”A  hizmete hazırım. 

İstekliyim ve bu konuda sizden destek dua bekliyorum. 

İyi niyetler çıkmış olduğumuz bu yolda, Allah bizleri mahcup etmesin

Tüm kalbimle inanıyorum ki Sarıçam’ı İYİ Belediyecilikle tanıştıracağız. 

Bu yolda beraber yürüyeceğiz, bu başarı hikayesini, SARIÇAMIN DESTANINI hep beraber yazacağız. 

Değerli İYİ dostlarım,  Yıllardır ihmal edilmiş, dışlanmış, engellenmiş, üvey evlat muamelesi görmüş, bomboş bir alan iken bu çağda dünyanın en kötü çarpık kentleşmesi yapılmış. 

Dünyanın en güzel bölgesi çöplüğe mahkum edilmiştir. 

Bereketli Çukurova bölgemizin şehirleri ilçeleri, sanki çorak ve çöl bölgesi şehirleri gibi, toz toprak içinde, yeşil alandan ve temizlikten mahrum kalmış.

Sarıçam Eğitim projemizle çocuklarımıza, iyi bir gelecek,

Kalkınma projemizle, ev hanımlarımıza ve gençlerimize yeni fırsatlar sunacağız. 

Yeşil Sarıçam Projemizle tüm hemşerilerimize, temiz ve sağlıklı bir çevre oluşturacağız.

Hemşerilerimizin her türlü sorunu ileteceği ve acil çözümler için, AMME Masası kuracağız.

Sarıçam Gençler için kadınlar için ve emekliler için yaşanabilecek en iyi şehir olacak

Dizi ve filmler için Sarıçamda Film seti platosu kuracağız en güzel hikayeler en büyük kahramanlık filmleri burada çekilecek,

Şehit kaymakam Saim bey, Remzi Oğuz Arık, Şehit Duran, Arif Nihat Asya belgeleri burada çekilecek

Ecdadımız kahramanlık hikayelerini kanlarıyla yazmışlar bari biz de o hikayeleri okuyalım seyredelim ders alalım

*Değerli İYİ dostlarım,

Sarıçam ilçemizde çocuklarımız iyi okullarda okuyamıyor, ben size en başarılı, en zeki, en yetenekli çocukların yetişeceği bir Okul öncesi eğtim dönemi vaadediyorum

Sarıçam ilçemizde fakirimiz yoksulumuz çok, ben hiçbir yoksulumuza yardım vadetmiyorum. Ben Sarıçamda Yoksulluğu kaldırmayı yok etmeyi vaadediyorum.

Ben size, içerisinde yeşil alanı park ve bahçesi olan bir ilçe değil,  Yeşillikler içinde Ormanlar içinde Doğal bir Sarıçam vaadediyorum

Ben size; Şairlerin, ressamların, yazarların ilham kaynağı,

Bilginlerin, alimlerin, astronotların yetiştiği bereket kaynağı bir Sarıçam vaadediyorum

Ben size, hayalimizin Sarıçamını birlikte kurmayı, vaadediyororum, 

Ben size, birlikte başaracağımız ve her yönüyle gurur duyacağınız İYİ bir Sarıçam vaadediyorum.

Bu hayali, bu vaadi gerçekleştirmeye var mısınız?

Hayalimizin Sarıçam’ını kurmaya var mısınız?

Sarıçam’da tarih yazmaya, Sarıçamın makus talihini değiştirmeye  hazır mısınız?

O halde, değerli dostlarım yolumuzun çetin olduğunu biliyorsunuz. 

Rakibimizin, belediye gücü, devlet gücü, personel, araç ve teknik gücünün ve her şeyden önce belediye ve devlet gücüyle sağladığı ekonomik gücün devasa olduğunu biliyorsunuz, görüyorsunuz. Sarıçam’da o kadar işsiz aç ve yoksul insanımız varken belediyenin tüm kaynaklarını sokaklarda heba edilesini sizlerin takdirine bırakıyorum.

Sarıçam belediyesindeki bu Savurgunluk düzenini, haram düzenini yıkmak için geliyoruz

Onların bu HAHSIZ GÜCÜ karşısında bizim durumumuz, tıpkı, Çanakkale savaşında Düşman askerinin her türlü top tüfek, gücü karşısında, eli süngülü göğsü imanlı ANADOLU ASKERİ gibiyiz. Ne mutlu o Anadolu askerlerine ki, o iman gücüyle, arkasında milletin duasıyla yedi düveli dize getirdi. 

Biz; “ Nice az topluluklar, Allah'ın iradesi, yardımı ve desteğiyle, nice çok topluluklara galip gelmişlerdir. Allah sabrederek savaşa devam edenlerle beraberdir." Ayetinin sırrına inanarak yolumuza devam edeceğiz. 

Onlar istedikleri kadar ittifak kursunlar, istedikleri kadar karşımıza aday çıkarsınlar, istedikleri kadar içimize fitne fesat sokmaya çalışınlar, istedikleri kadar bizi bölmeye çalışsınlar. Herkesin bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı vardır. Biz samimi niyetle, Allah rızası için bu gariban milletimizi kalkındırma yolunda inançla yürüyeceğiz. 

Bu uğurda biz;  

-Çin sarayını kırk yiğidiyle basacak kadar gözü kara Kürşad’ın yolundayız.  

-Ölürsem kefenim olsun diyerek beyazlar giyen ve şehadeti şerefl e karşılayan Alparslan’ın yolundayız. 

-kuşatılmış kaleye ulaşmak için tek başına düşmanı yaran Yıldırım’ın yolundayız. 

-Kendi ölüm fermanını taşıdığını bilmesine rağmen gözünü kırpmadan cellada kadar ulaştıran Akıncı Beyi’nin yolundayız. 

-Vatanına düşman ayağı değmesin diyerek 150 okkalık mermileri taşıyan Seyit Onbaşı’nın yolundayız. 

- İffeti ve milli namusu için silah kuşanan Kara Fatmaların yolundayız. 

- milletin önüne düşmüş erenlerin, Alplerin, gözü yaşlı yüreği yanık anaların, yol gözleyen aksakallı dedelerin yolundayız. 

Böylesine bir ulvi yolda beraber yürüyecek miyiz? 

Tüm engelleri aşarak 31 Mart’a kadar gece gündüz çalışacak mıyız. ?

O halde, değerli dostlarım mücadelemizde hiçbir engel tanımayacağız!

Korkuyla örülen duvarları sevgiyle yıkacağız,

Yılmayacağız!

Yıkılmayacağız!

Başaracağız, Başaracağız, Başaracağız. 

Konuşmamı dua niyetine şu sözlerle tamamlamak istiyorum. 

 Allah Teâlâ, Dirliğimizi bozmasın, birliğimizi dağıtmasın, kılıcımızı köreltmesin. Sancak yere düşmesin, Bayrak leke tutmasın.   Yüce Türk Milletinin ömrünü daim etsin. Rüzgarı hiç tükenmesin, Ezelden gelmiş, ebede gitsin. Varsa bir kusurumuz affetsin, Şehitlerim, yiğitlerim, analarım, bacılarım haklarını helal etsin. 

Gönlünüzden İYİLİK, yüreğinizden sevgi, kalbinizden inanç eksilmesin. Nice asırlara  doğru, yolunuz, bahtınız ve alnınız açık olsun. 

Siz gönül dostlarımıza gönüller dolusu selam olsun, Allah çıktığımız bu yolda bizi muzaffer kılsın 

Sağolun, var olun, Allaha emanet olun….