Valimizle Adana Tadında Sohbet
“Toroslar orada duruyor, Deniz burada, toprak burada…Tüm verimliliği ile Çukurova burada duruyor..”Adana Valisi Yavuz Selim Köşger
Yıllardır şu tespiti savunurum: “Devlet baba, belediye ise annedir. Devlet güvenliğimizi, geçim, sağlık, eğitim gibi sorunlarımızı çözer. Baba gibi, evlatlarına düşkün ama asık yüzlüdür. Belediye, erken kalkar, çöpleri toplar, etrafı temiz tutar, yaşadığımız yerin hijyen ve huzurunu sağlar…
Bu nedenle anne ve baba arasındaki uyum çocuklara “huzur ve güven” olarak yansır.
Valiler ile belediye başkanlarının aynı bakanlığa bağlı olmasının mantığı da budur.
Devlet, şehirlerde valiler ile temsil edilir. Bu anlamda vali devletin şehirlerdeki yüzüdür.
1608 (Adana’nın vilayet olması) yılından bu yana Adana’da görev yapan 200’den fazla vali tespit ettim Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte Adana’ya vali tayininde bir disiplin olmuştur.
Cumhuriyet’in ilk Valisi Hilmi Uran’dan bu yana 42 Vali Adana’da görev yapmıştır.
Gönül kırarak görev yapan valilerimizin yanı sıra gönüller inşa ederek görevlerini yapanlar daha çoktur. Hepsi de bu memlekete ve halka hizmet için gayret etmiştir.
Ebediyete kavuşanları rahmet ve minnetle, hala aramızda olanları şükranla anıyorum.
PANELDE TANIŞMA
Adana Ticaret Odası, Adana sanayi Odası, Adana Ticaret Borsası ve Adana Organize Sanayi Bölgesi’nin müştereken düzenlediği Panel’de Cezmi Yurtsever ve Ahmet Karataş ile birlikte konuşmacıydık.
Ticaret Odası Başkanı Yücel Bayram’ın açılış konuşmasından sonra valimiz, kürsüye geldi ve duygu ve düşüncelerini ifade etti.
Valimizin naif, birleştirici, bütün kesimleri kucaklayıcı konuşması salonda gönülleri fethetti.
“Adana bugün geldiği noktada belki bir ivme kaybetmiş olabilir. Ama Toroslar orada duruyor, Deniz burada, toprak burada tüm verimliliği ile Çukurova burada duruyor. Üstelik daha da tecrübe kazanılmış durumda. Başarılı gelişmeleri gerçekleştiren insanların ikinci, üçüncü kuşakları duruyor. Belki biraz tozlanmıştır, belki biraz külleniştir. Hep beraber üfleyeceğiz. Bu Adana’yı inşallah bugünlerde olması gerektiği noktaya hep beraber taşıyacağız…”
Bu konuşmayı dinleyince aklımdan önceki valilerimizden ve hala bir dostu bir arkadaşı olmaktan onur duyduğum Sayın İlhan Atış geçti: “Adana tozlu bir mücevherdir. Elbirliğiyle bu tozu üfleyip mücevheri ortaya çıkarmalıyız” derdi. Kendisini saygıyla selamlıyorum.
AHMET KARATAŞ İLE…
Valimiz Sayın Köşger ile o panelde tanıştım.
Panel konuşmamızdan dolayı bizlere plaket verirken Adana ile ilgili anlattıklarımız hoşuna gitmişti, daha fazlasını dinlemekten mutlu olacağını ifade etti.
Kısmet düne imiş…
Cezmi Yurtsever, şehir dışında olduğunda Sayın Ahmet Karataş ile Valimizi ziyaret ettik.
Bizleri çok sıcak karşıladı. Bu arada şunu söylemeliyim, Özel kalem’in memurlarının ilgi ve saygılarını takdir ettim. Şüphesiz ki bu tavırları sadece şahsıma değil, Valilik ile ilişkili olan yurttaşlaradır.
Önce Ahmet Bey, Adana hakkında yazmış olduğu kitapları takdim etti, ardından da ben…
Kitap konularını özetledik.
BİR DEMET ADANA
Panel konuşmamızda “Adana valilerine” sık sık gönderme yaptığımız için, valimiz özellikle bu konuyla ilgilendi. Ben: “adana çok renkli olduğu için valileri de renklidir” deyince, valimiz bu renklerin ne olduğunu sordu.
Ahmet Bey, Roma Dönemi valilerinden Çiöero’dan başlayıp, Osmanlı dönemine kadar geçen süre içinde valiler ile ilgili ilginç anekdotlar paylaştı.
Özellikle Ziya Paşa’nın valiliği sırasında yaşanan olayları ana başlıkları ile özetledi. Namık Kemal’in oğlu Ali Ekrem Bolayır’ın , Abidin Paşa’nın Torunu Abidin Dino ‘nun Adana ile ilgili anılarından bir demet sundu.
Adana’da yaşanan renkli olaylara örnek olarak;
Taşköprü girişine bir kulübe koyup gelenden geçenden vergi alan Peygamber horozu Yemiş Halil’in yakalanınca “Adalet yok mu?” diye feryadı,
Mahkeme kararı ile çekirgelerin tahılları yemelerinin yasaklanması,
Adana ovasında bataklıkların iki milyon okaliptüs ağacı ile nasıl kurutulduğu,
Seyhan nehri üzerinde liman işletmeciliği ve özellikle Vali İbrahim paşa’nın Seyhan ile Ceyhan nehirlerini kanallarla birleştirme düşüncesi ile, mevsimlik işçilere hafta tatili vermesi konuları anlatıldı.
Vali beyin Adana’ya ilgisi yoğundu.
Güzel bir sohbet oldu.
SÖYLEMEZSEM OLMAZ
Şunu söylemeden geçemeyeceğim:
Vali İlhan Atış, devletin yani babanın güven ve huzur veren yüzü olarak görev yaptı.
İlhan Atış’ın valiliğinden sonra, devletin halka açık sevecen yüzlü dönemine ara verildi.
Sert, sinirli, gergin baba yüzü süreci başladı.
Merhum Vali Hüseyin Avni Coş döneminde baba ile evlatları arasına bir soğukluk had safhaya ulaştı. Valilik makamı ile halk arasında bir mesafe oluştu. Mustafa Büyük valimiz, nezaketi ve sıcaklığı ile çaba gösterdiyse de bu soğukluk ortadan kalkmadı.
Baba’nın asık yüzü ve mesafe koyan tutumu halkı huzursuz ediyordu.
Ta ki, bugün görevinin başında olan Sayın Yavuz Selim Köşger göreve başlayana kadar…
Ahmet Karataş ile birlikte yaptığımız ziyarette göstermiş olduğunuz yakın ilgiye teşekkür ederim…
Hoş geldiniz Sayın valim…
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.