Uçurtma yasağı ve elektrik şirketleri
Atlar bile terbiye edildi ama bazı kişi ve kurumlar terbiye edilemedi... Para ödemeyenlerin parasını, dürüst yurttaştan tahsil eden şirketler, 90 yıldır, elektriği yer üstünden yer altına alamamışlardır.
"Valiliğin Uçurtma Yasağı Üzerine..."
Adana’da çok ilginç yasakları geride bırakarak bu günlere gelinmiştir. Şimdi, bir rüzgardan sonra Adana cadde sokaklarında oluşan pislikleri görünce o yasakları ben de özlüyorum. İnanç ibadetinin temelinde temizlik olan bir halkın temizliğe bu denli duyarsız kalmasına inanamıyorum.
Sevgilisiyle baş başa çekirdek yer, kabuklarını gizlice öpüştüğü bankın kenarına atar; çoluk çocuğunu alıp mutlu baba edasıyla pikniğe gider, geride kemik kırıntılarından ekmek artıklarına kadar bir yığın çöp bırakır; sigara paketi ve izmariti istediği yere atar; çöpünü bidon yerine, bidonun kenarına atan bir halkız.
Şöyle, dikkatli bir gözle baktığınız zaman bu saydıklarımın çok daha fazlasını görebilirsiniz.
Ondan sonra düşünüyorum: “Belediye ne yapsın?”
Vatandaş, çer çöp içinde yaşamayı kendine biçim olarak seçmişse “belediye ne yapsın?”
*
YAŞANAN YASAKLAR
Adana’da geçtiğimiz yıllarda Atların arkasına gelecek şekilde bir bez serilme kuralı vardı. Böylelikle atın cadde ve sokakları pisliği ile kirletmesi önlenmişti.
Atlar bile terbiye edildi, ama bazı insanlar terbiye edilemediler.
Adana'da süreç içerisinde, ilginç yasaklara tanık olmuştur.
"Seyhan Irmağında Donsuz Yıkanmak"
"Pasta yapmak"
"Lüks eşyalar imal etmek"
"Lüks kıyafetler giymek"
"Çocuklar için sokaklarda top oynamak"
"Bakir olmayanların Tiyatro Sanatçısı olması yasak" (Kontrolü kim yapacak: Polis)
Bunlar, bazı yasaklardan bir kaç tanesidir. Yeri gelince anlatırız. Şimdi sadece "Uçurtma Yasağı" hakkında bildiklerimizi paylaşalım.
GÖKYÜZÜNÜN KEŞFİ
Korona yüzünden ailelerini ve çocuklarını keşfeden babalar, çocukların sevinçlerini de keşfetmeye başladı. Kapalı kaldıkça çocuklarıyla birlikte gökyüzünü keşfeden babalar, mavilikleri renklerle şenlendirdiler.
Uçurtma şenlikleri bir neşe karnavalına dönüştü.
Bu şenliklerin salgından daha hızlı yayılmasının arasında uçurtması elektrik tellerine takılan bir kızımız yaralanır...
Ardından Valiliğin yasağı gelir ve gökyüzü çocukların neşesinden mahrum kalır...
UÇURTMA YASAĞININ ANLAMSIZ TARİHİ
Adana'da uçurtma yasağının tarihi, elektrik şirketlerinin beceriksizlik ve sorumsuzluklarının tarihidir.
Adana uçurtma yasağı ile elektriğin Adana'ya geldiği 1930'lu yıllarda tanışır. Tabi ki elektrik her zaman ve her yere gelmemiştir. Aşamalı olarak yaygınlaşmıştır. O günün teknolojisine göre teller çıplaktır ve yalıtım henüz yoktur. Adana Elektrik Şirketi, elektrik vereceği zaman gazeteler aracılığıyla duyuru yapar:
"28 Şubat Pazar Gününden itibaren elektrik telleri cereyanı havi olacaktır;
ONLARA DOKUNMAYINIZ!
ÇOCUKLARI DİREKLERE TIRMANMAKTAN MEN EDİNİZ!"
TEHLİKE VARDIR!
Adana Elektrik Türk Anonim Şirketi"
Evet ilan böyle. Yalıtımsız tellerle şehre elektrik verilir. Ama hayatı boyu bu coğrafyada "Kabbuğa", "Kasnaklı", "Kuş" adı verilen uçurtmalar uçurulur. Uçurtma çocukların bahar eğlencesi...
ELEKTRİKLE İLK ÖLÜM
Halkımız elektrikle tanışmıştır ama, elektriğin Azrail'i davet eden yüzüyle ilk kez, 29 Eylül 1931 yılında karşılaşmıştır.
O gün Taharri Komser Muavini Necip Efendi, elektrik cereyanına kapılarak ölünce, halk elektriğin tehdit edici yanını görmüştür.
Çıplak kablolar uzun yıllar ağaç kütüklerinden imal edilmiş direkler ile taşınmıştır.
Bahar ayları çocukların neşesi ile elektrik telleri arasında sinsi bir savaş olur ve maalesef bazı çocukla hayatını kaybeder.
1938 Yılının Mart ayında belediye "uçurtmaların elektrik hatlarına takılmasını" gerekçe göstererek, uçurtma uçurulmasını ve ne hikmetse mahalle arasında top oynanmasını yasak etmiştir.
Oysa o yıllarda çocukların topları kırpıntılardan oluşmuştu. Topu kim kaybede onlar bula...
Uçurtma uçuran ve top oynayan çocukların babalarına idari para cezaları verilirdi.
EN KOLAYI YASAKLAMAK
Hemen hemen her yıl, elektrik şirketinin beceriksizliğinin bedeli çocuklara ödetilmiştir.
1950'nin 21 Mart'ında da "Ki Nevruz Bayramıdır" belediye yine bir yasak yayınlar:
"SAYIN HALKIMIZA
Eşhas tarafından elektrik şebekesine yapılan her çeşit tahribat senede on binlerce lira masraf ve zararı mucip olmakla beraber çok defa büyük arızalar ve ölümle neticelenen kazalara da sebebiyet vermektedir.
Şehir dahilinde ve bilhassa elektrik şebekesi bulunan mahallerde uçurtma uçurmak belediyece YASAK EDİLMİŞTİR
Şebekede tahribat yapanların cezaya çarptırılacağından, sayın halkımızın müsebbiplerini Emniyet Teşkilatına ve Belediye Zabıta Memurlarına haber vermeleri, hem arızaların önlenmesi ve hem de vatandaşların selameti bakımından ilan olunur.
Adana Elektrik İşletme Müessesesi..."
Elektrik şirketinin adı ve hukuki statüsü değişecektir ama beceriksizlik ve sorumsuzluğu değişmeyecektir.
VALİLİK DOĞRU ŞİRKET YANLIŞ...
Dostlarım örnek çok. Özetle şunu bilelim:
Valiliğin "Uçurtma Yasağı" ile ilgili kararı tepeden tırnağa doğrudur. Valilik sorumluluğunun bilincinde güvenliğin gereği olarak yasaklama yapmıştır. Bir çocuğumuzun tırnağına bile zarar gelmeyecek önlemleri alma sorumluluğu göstermiştir.
Esas sorumsuz olan, elektrik işletmeleridir. 90 yıldır, yurttaştan para toplar (İster kamu ister özel şirket) Hiç bir zaman hesap vermez. Okuma bedelinden tesisat bedeline... Onarım bedelinden, dağıtım bedeline kadar her parayı toplar...
Üstelik, para ödemeyenlerin yükünü para ödeyenlere yüklemekten de sıkılmaz...
90 yıldır telleri havadan, yer altına alma becerisi gösterememiştir...
Çocukların gökyüzünü çalan valilik kararı değil, elektrik şirketlerinin birbirlerine miras bıraktığı beceriksizlik ve sorumsuzluktur.
Not: 1 - Hakkını inkar etmeyelim, yeni kurulan mahallelerde elektriği yerin altından almıştır, ama sinsice faturaları kabartmıştır.
Not 2 - Sayın Enerji SA, irtibat büronun görünmesini engellediği gerekçesiyle Tellidere'de kesmek üzere olduğun ağacı unutmadım. Gözlüyorum, haberin olsun. O ağaç senin değil, Tellidere sakinlerinindir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.