Skandallar İsyankardır...
Turgay Develi yazdı
Bir skandal, genel olarak, kişi veya kişilerle ilgili suçlamalar veya söylentiler dolaştığında toplumda oluşan, öfke, kızgınlık veya şaşkınlık gibi güçlü sosyal tepkiler olarak tanımlanır.
Skandallar yönetilemez çünkü sinsi ve isyankardır.
Bu itibarla 'Seyhan Belediyesi'nde Yaşanmış Kırık Bir Aşk Hikayesi...' başlıklı yazı büyük ilgi çekti. Kulaktan kulağa, dilden dile yayılıyor. Bunun nedenini, bu konuda, herkesin bir tahminin olmasına bağlıyorum.
Elbette yanılmıyorlar. Yazacağım konu, herkesin bildiği, kendi arasında konuştuğu, malum ilişkinin yarattığı sonuçlar.
Ama eğer karşılıksız kalan duygular, karşı tarafı cezalandırmaya dönüşmeseydi, anlatacağım pislik ve bu olay üzerinden akıl almaz bir zenginleşme çarkından kimselerin haberi olmayacaktı.
Sosyal demokratların ihaleye fesat karıştırarak para çaldığına, CHP'li belediyelerde hırsızlık yapıldığına, bu hırsızların çalarak biriktirdikleri servetle toplumda saygın bir edinmeye çalıştıklarına daha önce tanık olmuştuk.
İSKİ'deki gibi.
Yazılarımda, Ergün Göknel'in eşi ile sevgilisi arasında kalmasıyla ortaya çıkan İSKİ skandalından sıkça söz etmemin nedeni CHP'li belediyeleri uyarmak için.
Anlattığım olay ise, CHP'lilerin belki kendisine belki de bir çocuğuna iş, aş umudunu da taşıyan oylarıyla kazanılmış belediyelerde, herkesin, belki sıra bir gün bana gelir umuduyla beklediği günlerde, bir kaç kişinin zengin olabilmek için dibine kadar pisliğe bulaşmasını özetliyor aslında.
İki kişi arasında, tamama ermemiş ilişki ve küllenmiş bir aşkın üzerinde tepinmeyeceğim elbette.
Ama aşk, tutku, rüşvet, iltimas, görevi kötüye kullanma, suçu bildiği halde ihbar ve şikayet etmeyerek suça ortaklık dolu bu vaka da hiç mi komik olmayan bir şey yok diye endişelenmeyin...
Bu platonik aşkın yol açtığı vurgun ile akıl almaz şekilde zenginleşen tarafların sanki her şey vaka-ı adiye miş gibi (hiç bir şey olmamış gibi) hayatlarına devam ediyor olmalarını komik bulur musunuz bilmem, ama;
Tüm bunlar olup biterken seyreden, belki de payını alarak kulağının üstüne yatan CHP'li meclis üyelerinin, sosyal medyada 'en kahraman Rıdvan' pozlarına bürünmelerine çok gülüyorum.
Yine bu olaylara attıkları imzalarla katılanların, iş aş bekleyen garip CHP'lilerin oylarıyla kazanılan belediyelerde, en yetkili bürokrat koltuklarında oturuyor olmaları da gerçekten komik.
Kuşkusuz bu yazı dizisinde anlatılacaklar, en çok da, siyaseti belediye başkanlarının iradesine hapseden CHP yönetimi ile şimdi bunun acı sonuçlarıyla karşı karşıya bulunan CHP'lileri ilgilendiriyor.
Yine, kaldığımız yerden devam edeceğiz...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.