Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) tarafından Adana ve Mersin'deki kritik altyapıların risk değerlendirmesi üzerine Dünya Bankası ile ortak proje gerçekleştirildi. Projenin sonuçlarını açıklayan GTE Carbon Direktörü M. Kemal Demirkol, Çukurova Bölgesi için en önemli riskin sel olduğunu söyledi.
Kritik altyapıların afetlere yönelik risk değerlendirmesinin gerçekleştirildiği "Çukurova Kritik Altyapı Risk Değerlendirmesi" projesi geçen ay tamamlandı. Proje sonuçları Çukurova Kalkınma Ajansı ve AFAD ortaklığında kentteki bir otelde kamu kurum ve kuruluşları, oda ve borsalar, üniversiteler ve ajans temsilcileri ile paylaşıldı.
Açılışta konuşan ÇKA Genel Sekreteri Lutfi Altunsu, Çukurova’nın üretim üssü haline gelmesinin önemli olduğunu ancak riskleri değerlendirmek zorunda olduklarını söyledi. Altunsu, “Dünya, 150 bin yıl boyunca 1 derece ısınmışken, son 150 yılda ortalama sıcaklık 1 dereceden fazla arttı. Adana ve Mersin de son yıllarda sel, dolu ve sıcak hava gibi afetlerle sık sık anılır oldu. 11’inci kalkınma planında afet yönetimi ayrı bir başlıkta ele alınmış ve afetlere karşı toplumsal bilincin artırılması can ve mal kaybının asgari düzeye indirilmesi temel amaç olarak belirlenmiştir” diye konuştu.
“Kaçak yapılarla mücadeleyi beceremedim”
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ise Seyhan Belediye Başkanı olduğu dönemden bu zamana kadar kaçak yapılarla mücadele edemediğini söyleyerek, “O kadar çok büyük depremler yaşadık ama denetimsiz ve kötü bir yapılaşma devam ediyor. Ben Seyhan Belediye Başkanıyken olağanüstü bir kaçak yapıyla karşılaştım ve mücadele etmeye çalıştım ama bunu çok beceremedim. Özellikle Adana ve benzer kentlerde yurttaşımız yasa ve kanun dinlemiyor. Bin metrekare inşaat ruhsatı almış vatandaş 3 bin metrekare inşaat yapıyor. 3 kez inşaatı durdurmamıza rağmen ben yaparım bana kimse karışamaz diyebiliyor” ifadelerini kullandı.
“Sel ve kuraklık depremden daha önemli”
Adana Valisi Mahmut Demirtaş ise sel ve kuraklığın depremden daha önemli bir doğal afet olduğunu aktararak şunları söyledi:
“İklim değişikliğiyle birlikte ortaya çıkan meteorolojik afetler, öngöremediğimiz ve sıklığı gittikçe artan afetler olarak nitelendirilmekte ve insanoğlunu hem sosyolojik hem de ekonomik açıdan ciddi bir biçimde etkilenmektedir. Aktif fay hatları üzerinde bulunan ve büyük depremlere maruz kalan ülkemizde, son dönemde yaşanan Adana-Ceyhan, Gölcük-Marmara ve Van depremleri, hafızalarımızdaki canlılığını hala korumaktadır. “Kritik Altyapı” kavramı da son yıllarda dünyanın hemen her yerinde tartışılmakta olan kavramlardan biri haline gelmiştir.”
“Çukurova için en önemli risk sel görünüyor"
Açılış konuşmalarının ardından Çukurova Kritik Altyapı Risk Değerlendirmesi projesinin sonuçlarını GTE Carbon Direktörü M. Kemal Demirkol açıkladı. Demirkol, farkındalığın arttırılması gerektiğini belirterek, “Çukurova hem ulaşım, tarım ve enerji sektörlerinde gittikçe büyüyen bir merkez. İklim değişikliğiyle ilgili farklı risklerle karşı karşıya. 2022 yılında Çukurova yaklaşık 13 bin megavatlık kurulu bir güce sahip olacak. Bunun yaklaşık 6-7 bin megavatını başka bölgelere ihraç edecek. Burada bir problem olduğunda diğer bölgeleri de etkileyecek. Boru hatlarıyla ilgili sorun olduğu zaman Türkiye’deki ihraç edilen petrolün yüzde 40’ı Ceyhan’dan ihraç ediliyor. Buradaki kesinti sadece Türkiye’yi değil ihraç edilen bölgeleri de etkileyecek. Çukurova bölgesi için deprem, kasırga, dolu, sel ve yağış kaynaklı heyelan gibi tehlikeler belirledik. En önemli risk Çukurova için sel görünüyor” ifadelerini kullandı.
Toplantı akşam 18.00’a kadar sürecek.