Adana’da kanatlı hayvan kesimhanelerindeki atıklar, sıvı amino aside dönüştürüldü. Tarım sektöründe gübre olarak kullanılan ürün, hem verimi arttırdı hem de dona karşı direnç oluşturdu.
Adana, Türkiye’nin tarım ürünlerindeki ihtiyacın büyük bir bölümünü tek başına karşılıyor. Kentteki kesimhanelerde ise günlük yüzbinlerce kanatlı hayvan kesilerek Türkiye’nin çeşitli illerine gönderiliyor.
Bu kesimhane atıkları ise yıllar önce tavuk ununda kullanılarak tekrardan tavuklara yedirilmiş ve ortaya ‘yamyam tavuk’ haberleri çıkmıştı.
Tarım ve Orman Bakanlığı ise bu haberlerin ardından tavuk sakatatının yem olarak kullanılmasını yasaklayan kararı uygulamaya koydu.
Adana’da Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Serin ise İsa Altınok ile birlikte bu atıkları tarım ürünlerinde kullanabilmek için sıvı amino asit gübresine dönüştürmeyi düşündü. Serin ve Altınok, kesimhane atıklarını alıp kimyasal işlemlerle sıvı amino asit gübresi haline getirdi ve deneme amaçlı kullanılan tarım ürünlerinde kullandı.
Sıvı amino asit gübresinin kullanıldığı ürünlerin hem verimi arttı hem de ürünler dona karşı daha dirençli oldu.
Bunun üzerine ikili projeyi KOSGEB’e sundu ve Ar-Ge ve İnovasyon Projesi olarak hibe desteği aldı. İçerisinde zararlı herhangi bir kimyasal madde olmayan sıvı amino asit sayesinde yurt dışından ithal edilen gübrenin önüne geçilmesi ve ithalatın azaltılması hedefleniyor.
“Kesimhane atıklarına kimyasal işlem uygulandı”
İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Selahattin Serin, sıvı amino asit gübresini piyasaya sürmek için onay sürecinin devam ettiğini belirtti. Sıvı amino asidin 1 yıl içerisinde piyasaya sürülmeye hazır hale geleceğini kaydeden Serin, “Bu proje hem ‘sıfır atık’ hem de ithal ikamesi desteklerimize hizmet eden bir proje. Kanatlı hayvan kesimhane atıkları daha önceki süreçte tavuk unu haline getirilip yem katkı maddesi olarak kullanılıyordu. Bundan dolayı da yamyam tavuk kavramı ortaya çıkmıştı.
Hükumetimiz de bu olayı engellemek adına tavuk ununun yem katkı maddesi olarak kullanımını yasakladı. Dolayısıyla bu yasaklama sonrasında kesimhane atıkları ortada kaldı.
Bunu engellemek adına bizde öğrencimle bu projeyi ortaya çıkarttık. Kesimhane atıklarına uyguladığımız kimyasal işlemlerle yüzde 12-13 üzerinde serbest amino asit içeren bir ürün elde ettik” diye konuştu.
“Verimi artırıp, direnç sağladı”
Sıvı amino asidin tarım ürünlerinde verim artışına ve dirence yol açtığını anlatan Serin, “Bu ürünü tarımda değişik ürünlerde kullandık. Narenciye ürünlerinde erken hasat yaptı, verim arttırdı, dona karşı dayanımını arttırdı.
Karpuzda kullandık müthiş bir verim artımı oldu. Buğdayda sıvı amino asiti kullanarak dönümde 450 kilogram verim alınan yerden 600 kilogram ürün aldık. Bütün ürünlerde olumlu sonuçlar elde ettik” ifadelerini kullandı.
İthal amino asidin litresinin piyasada 50-60 liraya satıldığını söyleyen Serin, kendi ürünlerinin çok daha düşük fiyata satılacağını aktararak şunları kaydetti:
“Şu anda AR-GE kapsamında tesisimizde bunu üretip çevremizdeki tarımla uğraşan kişilere denettiriyoruz. Son derece olumlu geri dönüşler alıyoruz. İnanıyorum ki 1 yıla kalmaz endüstriyel ölçekte üretime geçiririz.
Bu ürün sayesinde ithal edilen amino asiti azaltmış olacağız. Piyasada amino asitin litresi 50-60 liradan satılıyor. Biz bunu çok daha ucuza satabiliriz. İhracat potansiyeli söz konusu olacak. Üretim tesislerini de Türkiye’nin her yerine yaydığınız zaman önemli ölçüde istihdam oluşturacağız.”