Türkiye’nin Başkanlık seçimi bitti.
Herkes kendi ölçülerine göre değerlendirme yapıp oy kullandı.
Ekonomik sıkıntılar, israf, Liyakatsizlik, adalet kurumlarına olan güvenin azalması, eğitim düzeyi ve ille de tencere etkili olmadı.
Kimlik, Din, mezhep, milliyetçilik, AB üyeliği, güvenlik İHA, SİHA ve terör kaygıları, adalet, liyakat, özgürlük kavramları etkili oldu.
Sonuç olarak; memnun olunduğu anlaşılan sistem (ekonomi, adalet, tarım, üretim, eğitim, dış ilişkiler.) halkımız tarafından onaylandı.
Zaten peygamberimiz yüzyıllar öncesinden yönetimle ilgili:
" Nasılsanız öyle yönetilirsiniz" demişti.
Hayırlı olsun.
Birazda iç dünyamıza dönsek mi? Kırılan potlar, incinen kalpler, orantısız yarış bir süre daha konuşulur.
Ekonomik durumumuz, Deprem bölgelerindeki insanlarımızın rehabilitasyonu, yıkılan kentlerin yeniden kurulması ve birçok ülkeden ülkemize sığınan mülteciler daha çok konuşulacak.
Kısa bir süre sonra yerel seçimlere sıra gelecek. Dilerim ki bu seçimlerde yapılan yanlışlardan ders alınır.
Algı, din, montaj, ötekileştirme, güvenlik odaklı siyaset her şeye rağmen rahatsızlık verdi. Sonuç ne olursa olsun en önemli sorunlar yine; ekonomi yönetimi, enflasyon, geçim sıkıntısı, gelir adaletsizliği, yabancı sığınmacıların günden güne artması, tarım, eğitim, adalet, liyakatsiz atamalar olmaya devam ediyor. Dileriz ki yeni bakanlar kurulu, yeni politikalar, yeni bakış açıları yönetime hakim olur.