Kalbinde iyilik olmayan, tüzüğünde iyilik olan bir kurumu yönetemez.
Baraj Yolu'nda bulunan Adana Gençlik Merkezi'nde anlamlı bir kutlamaya davetliydim. Artık sadece Türkiye'nin değil, insanlığın ortak "Merhamet ve İyilik Merkezi"ne dönüşmüş olan Türk Kızılayı'nın 151'nci kuruluş yıldönümü kutlamaları yapılıyordu.
Kutlama alanına biraz erken gittim.
VEREN EL'İN ÜSTÜNLÜĞÜ
Ben onlarca kez, etkinlik hazırlığı yapan insanlar gördüm, stres, gerginlik ve kendi kendileriyle savaş halinde olurlardı. Ancak, Kızılay Çatısı altında iseniz, etkinlik hazırlığını yapan insanlarda bir huzur, rahatlık ve mutluluktan başka bir şey göremezsiniz.
Sanıyorum, ‘Veren elin alan elden üstünlüğü’nün ilahi bir tezahürü... Çünkü burada bulunanlar, "veren el" saflarında olan huzurlu insanlardı.
Her koşulda, yüzünden tebessümü eksik etmeyen Yıldıray Özbek dostumu gördüm. Hem Kızılay'ın Çukurova Şube Başkanı hem de THK Adana Şubesi'nde yönetim Kurulu Üyesi... Başka faaliyetleri de olduğunu düşünüyorum. Çünkü ruhunu iyilik ile besleyenleri hiç bir güç bu tavırlarından döndüremez.
Söz verdim, en kısa zamanda Kızılay'ın Çukurova Şube kuruluşunun öyküsünü kamuoyu ile paylaşacağız.
YOĞUN İLGİ VARDI
Muhtarları gördüm. Başlarında Muhtarlar Derneği Başkanı Ata Ürün ve upuzun bir mahalle muhtarları listesi. Adlarını tek tek yazamıyorum...
Ruhu bunca iyilik dolu insan olur da Adana İl Dernekler Masası Müdür Recep Kurt olmaz mı? Bu saygıdeğer Adana ve insanlık dostu ile Özlem giderdik.
Ardından Türk Kızılay'ı Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Saygılı geldi.
Böylesine değerli inanları görünce aklıma birden şu geldi: Ruhunda iyilik olmayan insanlar, tüzüğü iyilik olan bir kurumu başarı ile yönetemez.
Ben nice kurumların, sadece yönetim zafiyeti ile bir daha yanmayacak şekilde söndüklerine tanık oldum. Kurumların ana sözleşmelerinde var olan iyilik, ancak ruhlarında iyilik ateşi olanlarca canlı tutulabilir.
Cumhuriyet Başsavcı Vekilimiz ve Vakıflar Bölge Müdürünün yanı sıra halkın yoğun ilgi gösterdiği kutlama etkinliği, Kur'an-ı Kerim Tilaveti ile başladı. Kızılay'a emeği geçmiş olanlar ile Ülkemizin bu günlere gelmesini sağlayanlar için hatim dua yapıldı.
Kızılay'ın Genel Yönetim Kurulu Üyesi ve Kızılay Adana Şubesi Başkanı Ramazan Saygılı, kürsüye gelerek, kısa ancak çok anlamlı bir konuşma yaptı. Konuklara tek tek sayıp hoş geldiniz mesajını verdikten sonra:
ADANA'DAN İYİLİK HABERLERİ
"Bir hareket düşün ki kalbinde iyiliği amaç edinmiş. Devletimiz hangi savaşta bulunmuşsa orada yerini almış. Balkan Harbi’nde, Trablusgarp Harbi’nde, Çanakkale Savaşı’nda, Kurtuluş Savaşı’nda Kızılay vardı. İlk saflarda Mehmetçik savaşırken, ikinci safta yaraları sarmak için, aş için lokma için Kızılay vardı. Biz böyle kadim bir iyilik hareketinin, ulu bir çınarın temsilcileri olarak geçmişimizi anmak, o kahramanlara rahmet dilemek, onlara müteşekkir olduğumuzu arz etmek ve onların ruhlarını anmak, aynı zamanda da geleceğe bakarken aynı enerji ile iyilik hareketinin neferleri olarak yola devam etmek için varız.
Kızılay gönüllüleri ile birlikte büyümeye ve dünyaya paylaşmayı öğretmeye devam edeceğiz.
Adana'dan Türkiye'ye iyilik, güzellik ve muhabbet haberleri ulaştırmanın gururunu yaşamaya devam edeceğiz.
İYİLİK BULAŞICIDIR
’İyilik bulaşıcıdır, paylaştıkça büyür. Bizler siz değerli Kızılay gönüllüleri ile birlikte büyümeye, dünyaya paylaşmayı öğretmeye devam edeceğiz. Kızılay’ın 151’inci yılı ve Kızılay Haftası kutlu olsun’’ dedi ve konuklar ve halkın coşkun alkışları ile kürden indi.
Mehter Marşı'nı dinlerken: Yeryüzünde hangi kelime, hangi renk, hangi ifade ve insan ruhunda böyle bir coşku yaratabilir diye düşünmekten kendimi alamadım.
Konuklara çorba ikramı yapıldı ve ardından gönüllülerin kan bağışı yapmak için sıraya girmeleriyle etkinlik sona erdi.