Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, sivil ve askeri hava ulaşımına 1937 yılında açılan, 1956’dan bu yana uluslararası seferler için de hizmet verir hale gelen Adana Şakirpaşa Havalimanı’nın genişletilmesi ve daha modern hale getirilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) göreve çağırdı.
Meclise konuyla ilgili araştırma önergesi sunan Dr. Şevkin, 1995 yılından bu yana havalimanı statüsü ile hizmete devam eden Şakirpaşa Havalimanının yolcu trafiği yoğunluğu açısından Türkiye sıralamasında altıncı sırada yer aldığını, havalimanlarının genellikle şehir merkezlerinden uzakta kurulsa da Adana Şakirpaşa Havalimanının ulaşım açısından avantajlı ve şehir merkezine çok yakın bir noktada yer aldığına dikkat çekti. Merkeze uzaklığının sadece 5 kilometre olan Adana Şakirpaşa Havalimanının ulaşım açısından da pek çok seçenek sunduğunu ifade eden Dr. Şevkin, ihalesi 15 Aralık 2011′de, yer teslimi 15 Mart 2013′te gerçekleştirilen Çukurova Bölgesel Havalimanı (ÇBH) temelinin 28 Mayıs 2013′de atıldığını, sözleşmeye göre 2016 yılı Mart ayında bitirileceği belirtilmesine rağmen henüz bir ilerleme kaydedilemediğini, 2020 yılının ortalarına gelinen şu günlerde Çukurova Bölgesel Havalimanında tam bir keşmekeş ve kaos halinin devam ettiğini hatırlattı.
2013’ten bu yana birkaç kez yüklenici firması değişen, uzun bir süre inşaatı duran ve birkaç kez yeniden inşaat açılışı gerçekleşen Çukurova Bölgesel Havalimanının birinci sınıf tarım arazileri üzerine inşa edildiğini, Mersin/Yenice yakınlarında birkaç kez temel atma töreni düzenlenen Çukurova Bölgesel Havalimanı konusundaki tartışmaların güncelliğini koruduğunu vurguladı.
“ÇBH ARAZİSİ HAVAALANI AMAÇLI KULLANIMA UYGUN DEĞİL”
2013 yılında, bölgede inceleme yaptıran Ulaştırma Bakanlığı’nın gerek harita üzerinde gerekse Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü uzmanlarıyla birlikte yerinde yapılan araştırmalarda, bölgedeki yoğun yerleşim yerlerine (Adana, Mersin, Tarsus ) dengeli bir biçimde hizmet verebilecek bir konumda olmadığı, sözü edilen yönetmeliğe uygun olarak havaalanı amaçlı kullanılabilecek alanlara rastlanamadığının bilindiğini kaydeden Dr. Şevkin, “Ancak buna rağmen Mersin ili Tarsus ilçesi Kargılı, Karsavran, Çiçekli, Ballıca ve Çağbaşı köyleri sınırları içerisinde bulunan sulak tarım arazilerinde Çukurova Bölgesel Havalimanı ve Bağlantı Yolu yapılmasına karar verilmiş, bunun için gerekli olan “tarım dışı kullanım kararı” ise Toprak Koruma Kurulu tarafından 24 Ağustos 2010 tarihinde verilmiştir. Bilinmelidir ki; bölgede keşif yapan bilirkişi raporları 1.sınıf toprakların tarım alanı dışına çıkarılmasının kamunun yararına olmadığını, 870 hektar genişliğindeki arazinin tarım dışı kullanıma tahsisi sonucunda ekolojik dengeyi bozacağını, hem sulama hem drenaj şebekesinde meydana gelen süreksizlikler nedeniyle işletme ve toprak verimliliğinde sorunların ortaya çıktığını, yapılması planlanan bağlantı yollarının hem çevre sorunlarını arttıracağını hem de tarımsal üretime azaltıcı yönde etki edeceği sonuç ve kanaatini ortaya koymuştur” diye konuştu.
8700 DEKAR SULU TARIM ALANI KURBAN EDİLMESİN!
Adana ve Mersin’in tam ortasında yapılacak ‘Çukurova Bölgesel Havalimanı’ ile 8 bin 700 dekar mutlak, sulu tarım alanlarının yeni yapılaşmalara kurban edileceğini, havalimanı etrafında oluşturulacak yapılaşma nedeniyle inşaat alanından daha fazla tarım arazisinin bitirileceğini, alandaki kil nedeniyle yapılacak pist ve binaların mutlak hasar göreceğini dile getiren Dr. Şevkin, “İhale aşamasından inşaatın başlamasına ve inşaatın durdurulmasına kadar olan tüm işlemleri yanlışlıklarla dolu Çukurova Bölgesel Havalimanı ekonomik açıdan büyük zarara yol açan projelerden biridir” dedi.
ÇUKUROVA BÖLGESEL HAVALİMANI HEM EKONOMİYE HEM EKOLOJİYE BÜYÜK ZARAR VERECEK!
Önergenin sunulduğu tarih itibariyle bölgeye ait hangi konuda kaç kez ihale açıldığı, kaç ihalenin kimlere verildiği, hangi ihalelerin neden iptal edildiği, kaç kez temel atma töreni düzenlendiği, kamunun toplam zararının ne olduğunun bilinmediğini, öyle ki; son olarak 4 Şubat 2020’de ‘müjde’ olarak açıklanan üstyapı ihalesinin neden 16 Mart 2020’ye ertelendiği, ardından bu tarihte yapılan ve iki firmanın girdiği ihalenin kazananı olmasına rağmen neden iptal edildiğinin tam olarak anlaşılamadığını ifade eden Dr. Şevkin, “Uzmanlar; zarardan başka hiç kimseye bir faydası olmadığını dile getirdiği Çukurova Bölgesel Havalimanı’ndan vazgeçilmesi halinde bölgede birkaç yıllık tarımsal faaliyetle bu zararın karşılanabileceğini belirtmektedir. Birinci sınıf tarım arazilerinin yanı sıra kuşların göç yolunun da yoğun olduğu bilinen proje alanı; Yelkoma, Tuzla, Akyatan ve Ağyatan lagünlerinin orta yerinde yer almaktadır. Sözkonusu lagünler yüzlerce tür kanatlının üreme alanıdır ve ayrıca belli mevsimlerde göçmen kuşların güzergahıdır” diye konuştu.
“EN STRATEJİK HAVALİMANI ŞAKİRPAŞA, GENİŞLETİLMELİDİR”
Kamu kaynaklarının heba edilmesinin önüne geçilmesinin Türkiye açısından son derece elzem bir konu olduğuna işaret eden Dr. Şevkin, “İhalesi bir kez daha iptal edilen Çukurova Bölgesel Havalimanı projesinden yol yakınken vazgeçilmeli, 1937 yılından bu yana Adana ve civar illere hizmet veren, dünyanın en stratejik havalimanları arasında gösterilen ve halihazırda 2 milyon metrekarenin çok üstünde bir arazisi bulunan Adana Şakirpaşa Havalimanı’nın genişletme çalışmalarına başlanmalıdır. Şakirpaşa Havalimanı’nın pisti kompozit kaplı ve güneye doğru uzatılabilecek durumdadır. Her türlü elektronik olanaklara sahip Adana Şakirpaşa Havalimanı, yeni bir terminal binası ile uzun yılların gereksinimlerini karşılayabilecektir” ifadelerini kullandı.
“DAHA AZ PARAYLA ŞAKİRPAŞA’NIN ÖNÜ AÇILSIN”
Kamu zararı tespit edilen, birinci sınıf tarım topraklarının yok olmasına neden olan Çukurova Bölgesel Havalimanı Projesi’nin kamuya olan zararının tespiti ve ardından iptalinin gerektiğini yineleyen Dr. Şevkin, “İsrafın önlenmesi amacıyla bu projeye harcanacak paranın daha az miktarının altyapısı hazır durumdaki Adana Şakirpaşa Havalimanı’nın işlevinin arttırılması, genişletilmesi ve iyileştirilmesi için harcanabileceği göz önüne alınmalıdır” dedi. CHP’li Dr. Şevkin, tüm bu nedenlerle Anayasa’nın 98 ve meclis içtüzüğünün 104 ve 105. maddeleri gereğince meclis araştırması açılmasını talep etti.