Saadet Partisi Adana İl Başkanlığı ülke gündemini sık sık meşgul eden seçim ittifakları konusunun yerine asıl konuşulması gerekenin ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ve vatandaşın geçim sorunları olduğunu ifade ederek “HEPİMİZİN GÜNDEMİ
GEÇİM DERDİ!” çalışması başlattı.
Saadet Partisi Adana İl Başkanı Musa Ahmet Kaya vatandaşın ana gündeminin geçim derdi olduğunu ve bu konunun ülke gündemine getirilmesi için “Geçim İttifakı” konsepti dâhilinde hem saha da hem de sosyal platformlarda çalışmalara başladıklarını ifade etti. “Seçim değil, geçim diyoruz” diyen Kaya, “Adanadaki 15 ilçemizin önemli noktalarına stantlar açarak vatandaşa el broşürü dağıtılıyor. Aynı zamdan şehrin bazı noktalarına da yaşanan ekonomik bunalıma yönelik mesajların yer aldığı pankartlar asılıyor. Hayat pahalılığına, adaletsiz gelir dağılımına, üretmeyen ekonomiye, işsizliğe, ağır vergilere; “Hayır!” diyen toplumun her kesimiyle sorunları konuşup, çözüm üretmek için bir araya geliyoruz!” dedi.
Konuşulması gerekenlerin asla konuşulmadığını ifade eden Kaya, “Siftah yapamadan dükkân kapatan, iflas eden esnafımız, gelecek hayalini yurtdışında yaşamak üzere kuran gençlerimiz, başını yastığa koyduğunda ay sonu nasıl gelecek diye uyuyamayan milyonlarca insanımız var! Ancak hiçbir vatandaşımız karamsar olmasın. Şafak yakın; dert var, sorun var ama çözüm de var! İnsanımıza destek olmak, yaşanan geçim sıkıntısına farkındalık oluşturmak, herkesin sesi olabilmek, sorunlara çözüm üretebilmek adına Geçim İttifakı kampanyasıyla birlikte; esnafımızla, işçilerimizle, işsizlerimizle, memurlarımızla, sanayicilerimizle, çiftçi ve besicilerimizle, işverenlerimizle; ülkemizde geçim mücadelesi veren herkesle ittifak yapıyoruz.” dedi.
Doğalgaza ve elektriğe gelen zamları karşılamaya vatandaşın gücünün kalmadığını ve bu şartlar altında vatandaşın kullandığı gazı zaman zaman kıstığını ve hatta kapattığını öne süren açıklamada, vatandaşın sorunlarına şöyle değinildi; “Vatandaşın belini büken faturalara yeni düzenlemeler getirilmeli; şirketlere indirimler yapılırken, vatandaş göz ardı edilmemelidir! Doğalgaza yılın ilk dört ayında her ay zam yapıldı. Özel İletişim Vergisi 2021’de %33 zamlandı. Konutlar ve elektrik fiyat artışı ise resmi enflasyondan yüzde 80,5 daha fazla.”
Adana genelinde başlatılan çalışmada yer alan bazı mesajlar ise şöyle;
İNSAN ONURUNA YAKIŞAN ÜCRET İSTİYORUZ!
GEÇİNEMİYORUZ!
Yaşam maliyetleri çalıştırıldığımız ücretlerden fazla, sadece hayatta kalmak için çalışıyoruz.
Yoksulluk giderek bir yaşam tarzına dönüşmemelidir. İnsan onurunun gerektirdiği yaşam şartlarına yetecek ücret temel bir haktır! Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 2.735,97 TL, yoksulluk sınırı 8.911,97 TL. Bekar bir çalışanın yaşama maliyeti ise 3.316,59 TL. Asgari ücret 2.825 TL.
GELİR DAĞILIMI ADALETSİZ!
GEÇİNEMİYORUZ!
Vatandaşın gelir dağılımındaki payı azalırken bir avuç mutlu azınlığınki ise daha da arttı! Ülkenin %50’den fazlasının geliri neredeyse hiç artmıyor!
Bolluk ve bereket ancak gelir dağılımında adaleti sağlamakla mümkündür. Mutlu ve huzurlu yaşamak hepimizin hakkı! Vatandaşlarımızın %80’i yoksulluk ve açlık sınırının altında bir ücrete çalışırken sadece %20’si bolluk içerisinde yaşıyor.
ESNAF KEPENK KAPATIYOR!
GEÇİNEMİYORUZ!
‘Destekleme’ adı altında kredi verilerek borçlandırılıyoruz. Mağduriyet yaşayan esnafın sosyal güvenlik primleri ve vergi borçları dahi ötelenmiyor. ‘Eve ekmek götüremiyoruz!’ diyen esnafımız, ‘Bu bana çok abartılı geldi.’ denilerek dağıtılan keyif çaylarıyla değil; gerçekten çare olacak ve yeniden borçlandırmayan paketlerle desteklenmelidir! 2020'de 99 bin 588 esnaf ve 40 bin 735 şirket iflas etti. 2021’in Ocak ayında 11. 172 esnafımız iflas etti.
ÜRETİM YOK, DESTEKLER YETERSİZ!
GEÇİNEMİYORUZ!
Bir yıl emek verip ürün yetiştiriyoruz ama alış fiyatlarımız masrafa bile denk gelmiyor. Mazotu, tohumluğu düşünmekten bir hal olduk, üzerine de tüccara esir edildik.
Toprak; berekettir! Bereketimizi ancak üreticiye tam destek olarak geri kazanabiliriz. 2006’dan bu yana tarımda yaptığımız ithalat, ihracattan fazla. Tarım Kredi Kooperatifleri çiftçimize %32 faiz dayatıyor.
BANKALARA BORÇLANDIRILDIK!
GEÇİNEMİYORUZ!
On milyonlarca kişi, nakit ihtiyacı için bankalara koşuyor. İktidar ise ekonomiyi canlandırmak için bireysel kredileri artırmaktan başka yol bulamıyor. Ancak bu aşırı borçlanma, ülke ekonomisinin geleceği açısından oldukça endişe verici! Geliri olmayana kredi açmak iyilik değil kötülüktür! Dar gelirli vatandaşın sorunu daha fazla borçla değil üretime yönelik atılacak adımlarla çözülür! 34 milyon vatandaşımızın bankalara borcu var. Bankalara olan toplam borcumuz; 849,7 milyar lira!
İHTİYAÇ VAR, ATAMA YOK!
GEÇİNEMİYORUZ!
Üniversiteyi daha iyi bir gelecek için okuduk, “Devlet size iş vermek zorunda değil!” dediler. Sadece liyakatimizle, emeğimizle hayatımızı kazanmak istiyoruz. Devlet yeniden umut olmalı çünkü kadro; devlete emek veren herkesin hakkı ve mümkün! Millî Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı atamalar öğretmen ihtiyacının yalnızca %14’ünü karşılıyor. Sağlık Bakanlığı ve diğer bakanlıklar da atama yapmak yerine taşeron işçi çalıştırıyor.