Adana’da seçildiği için eski belediye başkanına karşı mahcup olan ve neredeyse özür dileyen bir belediye başkanı olduğuna inanır mısınız?
İnanın…
Üstelik yeni seçilen belediye başkanı, dönemin, parti yetkilileri ve valisinin aracılığı ile seçilmeyen belediye başkanının “İmar İşlerinin” başkanlığına getirilmesini istiyor.
İnanmadınız değil mi?
O zaman hep birlikte, Adana tarihinin tozlu sayfalarına üfürelim… (Toz deyince Adana tozlu bir mücevherdir; hep birlikte tozu üfleyip bu mücevheri açığa çıkaralım diyen Adana Eski Valilerinden İlhan Atış’ı saygıyla anıyorum)
Hep birlikte 1938 yılının Kasım ayına gidelim.
Seçimler yapılır. Dönemin seçim sistemine göre önce Belediye Meclisi seçilir. Bu Meclis de belediye başkanını seçer. (Hani şirket ve kurumlardaki gibi, önce yönetim kurulu seçilir; bu kurul, yönetim kurulu başkanını seçer.)
O zaman kadar Turan Cemal Beriker, 1926 yılından itibaren 12 yıl aralıksız Adana Belediye Başkanı’dır ve çok başarılıdır.
Başta Atatürk Parkı ve Anıtı olmak üzere, birçok eser onun döneminde yapılmıştır.
Özellikle Cumhuriyet yönetiminin de üzerine durduğu imar çalışmaları çok başarılı şekilde yürütülmüştür.
Dönelim, Belediye Meclisinin yaptığı seçime:
Kamuoyu yine Turan Cemal Beriker’in seçileceğini düşünürken, sürpriz bir şekilde Yusuf Ziya Özbakan seçilir. (Adana’ya birçok hizmeti olmuş, değerli bir şahsiyettir)
Özbakan, seçildiğine üzülür. Mahcup olur.
“AKSİNE KUVVETLİ NEDEN OLMADIKÇA…”
Yeni başkanın mahcubiyeti, CHP Genel merkezi’nden gelen bir genelgeye dayanmaktadır. Birkaç gün önce CHP genel merkezi, Belediye Meclis üyelerine hitaben yayınladığı genelge ile: “ Cumhuriyet zor bir süreç geçirmiştir ve 15. Yılında da başarmıştır. Bu başarıda belediye başkanlarının payı büyüktür. Bu nedenle; Aksine çok kuvvetli bir neden olmadıkça başarılı olan başkanlara oy verin…” der.
E, ne de olsa burası Adana, Kizzuwatna Krallığından beri merkezi yönetime muhalefet, fıtratında vardır.
“Aksine kuvvetli neden “ şu; “Ey, genel merkez. Biz meclis üyesiyiz. Seçildik. Bizim irademize ne karışıyorsun?”
Meclis üyeleri, Başkan Beriker’in başarılı olduğunu bile bile onu değil, Yusuf Ziya Özbakan’ı seçer.
Bu seçim sonucu Adana halkının vicdanında karşılık bulmaz.
Daha da ilginci, seçilen yeni başkanın vicdanında da karşılık bulmaz.
Masal değil gerçek;
Özbakan mahcup, “Ne yapayım, belediye meclis üyeleri beni seçti…”.
Seçilmeyen belediye başkanı, seçilen başkanını zaferinden dolayı teselli eder.
Ayrıca, seçilen belediye başkanı da seçilmemiş olandan özür diler.
“NE OLUR İMAR İŞLERİNİN BAŞINA GEÇ…”
Hem Adana Kamuoyu hem de Yusuf Ziya Özbakan rahat değildir. CHP İl Yönetim Kurulu üyeleri ve şehrin ileri gelenlerinden bir heyet oluşturup, Turan Cemal Beriker’in evine giderler. Belediyeye gelmesi, görev üstlenmesini rica ederler. Özellikle de başlatılmış olan imar çalışmalarını yönetmesini isterler.
Beriker; “Benden bu kadar” diyerek görevi kabul etmez.
VALİNİN TARİHE GEÇEN MEKTUBU
Adana Valisi Tevfik Hadi baysal’da Beriker’in seçilmeyişinden rahatsızdır. Ama neylersin ki, kendisi hem vali hem de CHP’nin Seyhan Vilayeti (Adana) il Başkanıdır. Genel Merkez’in “başarılı olanlar seçilsin ” genelgesine aykırı hareketi beklenemez. Uzun zamandan beri Adana Valiliği yapmaktadır ve Turan Cemal Beriker’in başarılarına bizzat tanıktır. Vicdanı rahat değildir. Bu nedenle ona bir mektup yazar:
“Yapılan belediye seçiminde zatıâlinizin azınlıkta kalarak başkanlıktan ayrıldığınızı öğrendim.
On iki seneden beri başkanlığında bulunarak Cumhuriyet idaresinin imar siyasetine ve partimizin direktiflerine uyularak meydana getirilen iyi ve devamlı eserler karşısında sizin ve birlikte çalıştığınız arkadaşların mesaisini teşekkür ve takdirle anarım.
Tecrübe ve birikiminizde faydalanmanın devamı için sekiz sene müddetle, özel idare ve belediye ile birlikte tesis edilip tasdik ve bütçe işlemleri tamamlanmış olan “İmar Birliği Başkanlığı”nı kabul etmenizi rica eder ve birlik genel kurulunu toplantıya davet ve işe başlamak üzere cevabınızı bekler,
Saygılarımı tekrarlarım”
Seyhan Valisi ve CHP Seyhan İl
Yönetim Kurulu Başkanı
Tevfik Hadi Baysal (1)
Seçilmeyen belediye başkanına deniyor ki… Belediye Meclis Kararına demokrasi adına saygılıyız, ama doğru karar olmadığını biliyoruz. Sen yinede bizi terk etme gel İmar Komisyon Başkanı ol!”
Turan Cemal Beriker bu öneriyi de kabul etmez.
CEVAPLARI GÜNAH SORULAR:
Öğrenmek için soruyorum.
1 – İmar yetkileri olmasaydı, belediye başkanlıkları bu denli cazip olur muydu?
2 – Düşünün bakalım, ilk çağdan bu güne kadar, Adana’nın merkezi yönetime muhalif olmasının nedeni nedir?
3 - Belediye meclisi partinin genel merkezine; “Sen bizim irademize ne karışıyorsun” diye ders vermiş olamaz mı?
4- Bu gün Belediye Meclisi, iktidarda bulunan merkezi otoritenin talimatının aksine özgür iradesini kullanabilir mi?
5 – Bir seçilmiş, özgür iradesini kullanamayacaksa bu demokrasi gereği parti disiplini misdir yoksa adı konmamış monarşi midir?
6 – Parti disiplinin geçerli olduğu yerde, seçilmişlerin özgür iradeleri olur mu?
KISSADAN HİSSE
*Seçimin hukuki sonucunu sandık, gönüllerdeki tahtı ise vicdan belirler:
*Halkın vicdanı ve gönlünden büyük seçim sandığı henüz icat edilmemiştir.
(1) – 3 Kasım 1938 tarihli Türksözü Gazetesi
Fot.1 : 26.08.1937 Tevfik Hadi Baysal, Halkevi Temel Atma Töreni (Fotoğraf, Adana’nın Eski Fotoğrafları Grubundan Sabri Gül Atşivi)