"Merkez sağ ve İYİ Parti"

Abbas Bilgili yazdı

Aristotales, aşırılığı değil, merkezdeki ılımlılığı olumlamaktadır. Siyasetteki merkez sağ ve merkez sol kavramlarına da bu açıdan bakmak isabetli olacaktır. Sağ ve sol radikalizmin bunalım dönemlerinde büyüme eğilimi gösterdiği, ılımlılığı zayıflatarak büyüdükçe de merkez sağ ve merkez soldaki ana gövdeyi zafiyete uğrattığı bir gerçektir.

Türkiye siyaset yelpazesindeki merkez sağın, Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Doğru Yol Partisi çizgisi ile devam ettiğini, ancak ciddi hataları nedeniyle de bugün büyük ölçüde buharlaştığını görüyoruz. Bugün merkez solu CHP’nin doldurduğunu rahatlıkla söyleyebilirken, merkez sağı kimin temsil ettiği sorusuna cevap vermek oldukça zor. Bu durumda, Türk siyasetinin ana gövdelerinden biri olan merkez sağ buharlaşırken nereye gitmiştir sorusunun cevabı üzerinde durmak gerekir.

Merkez sağ denilen kesimin 2002 sonrasında büyük ölçüde AKP’ye kaydığını söyleyebiliriz. Peki, AKP merkez sağda mıdır? AKP, esasen uçlardaki radikal partiler gibi ideolojik bir partidir. Elbette merkez sağdan gelen geniş bir kitleyi içinde barındırıyor, ancak özellikle 2010 sonrasında ideolojik yüzünü daha da görünür hale getirmekle merkez sağla ilgisinin olmadığını çok somut biçimde göstermiştir. İslamcı ideolojik tavrını dış politikada da ekonomik kararlarında da görmek mümkün.

DEMOKRASİMİZDEKİ HASTALIK

Merkez sağın erimesi ve ideolojik bir parti olan AKP’nin boşluğu bir ur gibi doldurması, demokrasimizde ciddi hastalık göstergesidir. Demokrasimizin hastalıktan kurtulması ve kalite kazanması için merkez sağın, gerçek sahipleri tarafından doldurulması gerekir. Mevcut durumda da merkez sağı doldurabilecek görünür aktör İYİ Parti’dir. İYİ Parti’nin MHP’ye alternatif bir parti olmadığını halkımıza anlatması önemlidir. Elbette İYİ Parti milliyetçi bir partidir, ancak bu milliyetçilik demokrasiyi içselleştirmiş, insan haklarının ve hukukun üstünlüğünün değerini anlamış bir milliyetçiliktir. Kent sosyolojisinin ürünü olduğunu düşündüğümüz İYİ Parti’nin entelektüel dünya ile irtibatını artırarak düşünsel derinlik kazanması da önem arz etmektedir.

ATATÜRK VE LAİKLİK

Düşünce ve ifade özgürlüğü, bu bağlamda basın özgürlüğü, örgütlü toplum, şeffaf ve hesap verebilir yönetim, yolsuzluktan uzak durmak, kuvvetler ayrılığı ve liyakat gibi ilkeleri önceleyen bir anlayış ile hareket eden bir merkez sağ partiye gereksinim vardır. Özellikle ve önemle belirtelim ki merkez sağın Atatürk’le ve laiklikle sorununun olmaması gerekir. Atatürk’ü “çağdaş uygarlık düzeyi”ni yakalama çabası olarak yorumlayan ve laikliği demokrasimizin temeli olarak gören bir merkez sağ bu ülke için oldukça önemli ve gereklidir.

Merkez sağı doldurması gereken İYİ Parti’nin, geçmişte merkez sağda bulunmuş partilerin hatalarından da ders almış olması gerekir. Din ile olan ilişkisinde, dini siyasette kullanmamak, devlete din yoluyla örgütsel sızmaların önüne geçmek ve halkın din ve vicdan özgürlüğüne saygılı olmak gibi hususlar merkez sağdaki bir parti için gerekli ve önemlidir. Kaliteli demokrasi için merkez sağın gerçek sahipleri tarafından doldurulması konusunda İYİ Parti’ye büyük görev düşüyor.

AV. ABBAS BİLGİLİ

ADANA BAROSU / İYİ PARTİ ÜYESİ

GÜNDEM Haberleri

500 TL'lik banknot geliyor: Tarih belli oldu
Kılıçdaroğlu hakim karşısında neler söyledi? İşte savunması...
İstanbul-Çukurova Havalimanı uçuşu iptal edildi
AK Parti Karaisalı İlçe Başkanı Osman Kurdak bıçaklandı
Erdoğan'dan emekli aylığı ve asgari ücret açıklaması