Birbirlerinin eprimiş ruhuna
teyelleyerek ipekten sözcükleri
yeniden dokuyacaklardı aşkı
sanki kanaviçede gül sarması
Kendini gizleyen geçmiş
iğnesini değdirince geleceğin kasnağına
ebruli yürekte düş kırıklığı
döküldü ruhların
iplik iplik kaçamak buluşması
Yüreğim durma yetiş
yaşam karartan bir ağıt olmasın
bir başına yaşamak bu aşkı
bilirsin yalnızlık yaması örtmez aşkın yanıklarını
yaslan maviye bir türküye dönüştür
Yamamız umut olsun
iğnesi senden
cemre gibi düşen
benden pembe ipliği
aşk kadar büyüleyen
göz nurumuzla dokunsun
Bunu saklasın bir genç kız
biraz mihnet çokça minnet duygusuyla
çeyiz sandığının naftalinli dibinde
bizim yaşayamayacağımız geleceğin yerine