Sözcü gazetesi yazarı Deniz Zeyrek, Sözcü gazetesinde yayınlanan yazısında, Milli Eğitim, Tarım ve Orman, Enerji, Gençlik ve Spor bakanlıklarının da değişim potasında olduğunu, Ziya Selçuk’un yerine Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu veya YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın, Bekir Pakdemirli’nin yerine AKP Kars Milletvekili Yunus Kılıç’ın getirilebileceğini bildirdi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da görevi bırakmak istediğini ancak Erdoğan’ın pandemi bitine kadar buna izin vermeyebileceğini savunan Zeyrek, pazartesi günü yapılacak kabine toplantısından da 20 Mayıs’a kadar sürecek bir “tam kapanma” kararı çıkabileceğini aktardı.
Deniz Zeyrek’in yazısının tamamı:
16 Nisan 2021 Cuma günü Halk TV'de “Perdenin Önü/Arkası” programındaydık. O gün Ankara'dan İstanbul'a gitmeden önce çok fazla “kabine değişimi” kulisi işitmiştim.
Normalde bu tür kulis bilgilerini (her şey neticede Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın aklında ya da iki dudağı arasında olduğu için) köşemde yazmaktan ya da TV'de söylemekten çekinirim.
Ancak bir kaynağım “Mehmet Muş'a ‘Ticaret Bakanı olacaksın, hazırlan' denildi” deyince konunun üzerine gitmek farz oldu. Bu bilgiyi teyit edince de yayında “Kabine değişikliği gündemde, Mehmet Muş'a Ticaret Bakanı olacağı tebliğ edilmiş” cümlesini kurdum.
Mehmet Muş dışında şu bilgiler vardı:
■ “Üç yeni bakan olacak biri milletvekili (Mehmet Muş) ikisi dışarıdan.”
■ “Aile ve Çalışma Bakanlığı ikiye bölünecek. Aile bakanı yine kadın olacak. Çalışma Bakanlığı'na yeni bir isim gelecek.”
■ “Milli Eğitim Bakanı ile Tarım ve Orman Bakanı da değişecek.”
Cumayı cumartesiye bağlayan gece değil ama salıyı çarşambaya bağlayan gece bir kabine değişimi yaşandı. Aldığım üç bilgiden ikisi doğru çıktı.
***
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan üç gün gecikmeli görevden alındı, yerine de Mehmet Muş getirildi. Pekcan'ın “dezenfektan skandalı” nedeniyle görevden alındığı yorumları yapıldı ama biraz önce aktardıklarımdan da anlayacağınız üzere, bu bilginin doğru olmadığını söyleyebilirim. Zira Pekcan'ın görevden alınacağı skandal ortaya çıkmadan önce belli olmuştu.
Yakın zamanda kabinede başka değişimler de bekleniyor.
Örneğin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un yerine Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu ya da YÖK Başkanı Yekta Saraç gelebilir.
Ayrıca değişecek bakanlar listesinde Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli hep ilk ikide yer alıyor. Eğer milletvekilleri arasından bir bakan atanırsa TBMM Tarım Komisyonu Başkanı ve Kars Milletvekili Prof. Yunus Kılıç, Tarım ve Orman Bakanı olabilir.
Benim kulağıma gelen bilgi, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Enerji Bakanlığı'nın da değişim potasında olduğu yönünde.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın da görevi bırakmak istediği söyleniyor ama şahsen Erdoğan'ın salgınla mücadelede gelinen kritik noktada Koca'yı değiştireceğini düşünmüyorum.
***
Sağlık Bakanlığı'ndan söz etmişken, salgınla mücadele önlemlerinin akıbetini yazmamak olmaz. Bu hafta kabine toplantısı beklenmiyordu. Ancak, Ramazan Ayı'ın ilk iki haftasında alınan önlemler beklenen sonucu vermeyince durum değişti. Pazartesi günü kabine toplanacak ve alınacak önlemleri belirleyecek.
Bakanlıkların ve Bilim Kurulu'nun yaptığı hazırlığa göre, 2020 Nisan ayında alınan önlemlerin benzerleri uygulanacak. Bir anlamda tam kapanma yaşanacak, temel tedarikçiler dışında her yer kapanacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısı sonrasında tam kapanma önlemlerinin 17 Mayıs'a dek süreceğini ilan edecek. Bu tarih 19 Mayıs ile birleştirilebilir ve 20 Mayıs'a dek tam kapanma yaşayabiliriz. Tam kapanma kabine toplantısı sonrasındaki (gelecek hafta) çarşamba ya da en geç cuma günü başlayabilir. Her hâlükârda en az 17, en çok 21 gün kapanma olabilir. Eğer bu sürede de vaka sayısı düşürülemezse, süre yedi gün daha uzatılabilir.
***
Konuştuğum bir yetkili, Türkiye'nin tam kapanma önlemini almasının şart olduğunu söyledi. Her şeyden önemlisi, ölümlerin ve hastanelerdeki yoğunluğun azaltılması.
Bir başka önemli sorun da 2021 turizm sezonunun kaybedilmesi riski.
Şayet haziran ayına dek vaka sayıları makul hale getirilemezse, Türkiye yaz sezonunu kaybedebilir. İspanya, İtalya, Yunanistan, Hırvatistan gibi ülkeler, Türkiye'yi bu yaz devre dışı bırakmak için aleyhte propaganda yapıyor ve en büyük silahları Türkiye'deki vaka sayısı.
Rusya'nın uçuşları başlatmak için vaka rakamlarının düşmesini şart koştuğu, Almanya ve İngiltere'nin de benzer şartlar koştuğu bilgisi de var.
Anlayacağınız, haziran ayına dek en çok “evde kal” ve “hayat eve sığar” gibi sloganları duyacağız.
Dilerim işe yarar.
Yoksa 2021 de birçok açıdan “kayıp yıl” olabilir!