İşgalci İsrail Devleti saldırılarına derhal son vermelidir

Siyonist İşgale Son, Filıstin’e Özgürlük

İsrail’in Siyonist, işgalci, yayılmacı ve zalim yöneticileri, genç, yaşlı, kadın, çocuk demeden, mazlum Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürüyor. Siyonist İsrail devleti, Doğu Kudüs'te Filistinlilerin mülklerini gasp etmeye, yerlerine el koymaya çalışıyor. İsrail terör devletinin Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 10 Mayıs'tan bu yana 58'i çocuk, 34'ü kadın olmak üzere 197 kişi yaşamını yitirdi, 1200'ün üzerinde kişi yaralandı. İsrail, son 30 yıldır olduğu gibi her bulduğu fırsatta masum insanları, çoluk çocuk, kadın demeden öldürüyor, kendi topraklarında bulunan Filistinlilere saldırıyor. Filistinlileri evlerinden toprağından sürüp atmak istiyor. Bugün İsrail, tarihi Filistin topraklarının yüzde 85’ini işgal altında tutmaktadır. Katliam, yıkım ve zorla göç ettirerek elde edilen bu topraklar Siyonistlere yetmiyor. 

İsrail’in Kudüs’ü başkent ilan etmesi ne kadar zorbaca olduysa bu saldırısı da o kadar zalimce yaşanıyor. ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etmesi İsrail’in bugünkü saldırganlığını daha da cesaretlendiriyor. İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları sürerken ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile telefonda görüştü. Netanyahu, telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ABD Başkanı Joe Biden'a "ABD'nin kayıtsız desteği" için teşekkür etti.

Bu saldırısı karşısında Dünya devletlerinin tepkileri ise son derece etkisiz ve günü kurtarmaktan ibaret. İsrail, vahşiliği, emperyalistlerin ve onların işbirlikçilerinin riyakârlığı ve kapitalist fırsatçılığı ile gittikçe büyüyen bir canavar halini alıyor. Filistin halkı bir tarafta işgal ve saldırı ile diğer tarafta salgınla uğraşıyor. Filistin halkı aynı zamanda dünyayı saran Covid-19 salgınında en çok zarar gören, en yoksul halkların başında geliyor. Sağlık sistemi felç edilmiş durumda, su ve gıdaya erişim İsrail devleti tarafından engelleniyor. Türkiye ile Mısır, Ürdün, BAE gibi bölge ülkeleri bu sorunları çözmeye çalışmak yerine İsrail ile ilişkileri normalleştirmek ve ticareti geliştirmekle meşgul.

Filistin yansa da ticaret hep sağlam: İsrail’le ekonomi hep tıkırında.

Türkiye’nin İsrail’e sattığı (ihracat)… İsrail’den aldığının (ithalat) iki katı. 4 milyar dolarlık satışa karşılık 2 miyar dolarlık alış. Türkiye hükümeti bu tatlı ticaretin hep koruyucusu, kollayıcısı! Zorlu enerji grubu, inşaatçısı, devlet firması, Koç’u hepsi bir arada. İsrail ile ticari çıkarlar her şeyin önünde tutuluyor.

Özgürlük, barış, kardeşlik ve adalet Filistin’e ve tüm Ortadoğu’ya emperyalistlerle çıkar ve ticaret ilişkileri kuranlar ile değil, alın teri dökenlerle, işçi ve emekçilerle gelecek.

Dünya bu zulüm ve direniş karşısında ikiye bölünmüş durumda. Bir tarafta kendi sömürücü sınıfların devletleri diğer tarafta işçi sınıfı ve ezilen halklar. Devletler ya açıktan ya da dolaylı olarak sömürü ve zulmün yanında yer alıyorlar. İşçi sınıfı ve ezilen halklar ise devletlerin milli çıkar zehrinden kurtulduğu oranda Filistin direnişin yanında yer alıyor.

Bizler Türkiye işçi ve emekçilerinin aydınlanmış bölüğü olarak Filistinlilerin özgürlük direnişini selamlıyoruz. Dünya genelinde de işçi ve emekçiler, değişik ülkelerden emek demokrasi güçleri, sendikalar, sosyalist, komünist partiler ve hareketler Filistin halkının yanında olduğunu gösteriyor.  Bunlardan önemli gördüğümüz bir kaçına değinmek istiyoruz:

*İsrail'in Filistinlilere yönelik artan saldırıları, Birleşik Krallık'ın başkenti Londra'da düzenlenen kitlesel yürüyüşle protesto edildi. Yüz bin kişi, İsrail Elçiliğine "Filistin'e özgürlük, kahrolsun İsrail" sloganıyla yürüyüş yaptı.

*İtalya’da Unione Sindacale di Base sendikasında örgütlü liman işçileri, İsrail'e silah sevkiyatı için Livorno Limanı'na gelen "Asiatic Island" adlı gemiyi yüklemeyi reddetti.

*ABD Temsilciler Meclisinde bir grup Demokrat Kongre üyesi, İsrail'in sivilleri hedef alan saldırılarını kınadı.

*Marksist Leninist Parti ve Örgütler Konferansı (CIPOML) Koordinasyon Komitesi, İsrail saldırılarının durdurulması ve Filistin halkının haklı mücadelesinin desteklenmesi çağrısı yaptı.

*İsrail Komünist Partisi (Maki) ve Demokratik Görüş ve Eşitlik Partisi (Hadaş), İsrail güçlerinin Doğu Kudüs'te Filistinlileri hedef alan saldırılarına ilişkin ortak bir açıklama yaptı. İsrail Komünist Partisi ve Hadaş olarak işgal güçlerinin saldırılarını kınadılar.

Bugün küçük gibi görünen, basının görmezden geldiği bu itirazın dünya emekçilerinin vicdanını temsil ettiğini düşünüyoruz. Geleceği emekçilerin demokrasi ve barış mücadelesi belirleyecek. İsrail ve destekçileri kaybedecek. Direniş ve onun destekçisi dünya emekçileri ile ezilen halkları kazanacak. Bu gün Türkiye halkı kararlılıkla Filistin’in yanında yer almaya devam etmekte ve her fırsatta bulunduğu yerlerde, sokakta bu dayanışmasını ortaya koymaktadır. AKP-Erdoğan iktidarından Filistin için somut adım beklemektedir.

  • İsrail ile diplomatik ilişkiler askıya alınmalı ve büyükelçi derhal çekilmelidir.
  • AKP hükümeti, Filistin halkına kurşun ve silah olarak dönen İsrail’le ile yapılan tüm siyasi, ekonomik ve askeri anlaşmaları iptal etmelidir.
  • İsrail işgal ettiği Doğu Kudüs’ten ve diğer bölgelerden çekilmelidir.
  • İşgalci ve saldırgan İsrail Devletini destekleyerek cesaretlendiren başta ABD olmak üzere emperyalist devletler desteklerini durdurmalıdır.
  • Yaşasın mazlum Filistin halkının direnişi, kahrolsun yayılmacı ve işgalci İsrail yönetimi, kahrolsun ABD!
  • Filistin üzerindeki işgal ve abluka son bulsun, aşı ve gıdaya erişimi sağlansın!
  • İşgal edilmiş topraklarını savunan Filistin halkının yanındayız. Filistin Halkıyla enternasyonal dayanışma gösteren Denizlerin yolundayız.

Emek Partisi (EMEP) Adana İl Örgütü adına İl Başkanı Sevil Aracı Bek

YAŞAM Haberleri

Adanalı Leyla Üren, Şanlıurfa'da katledildi!
Feke’de meralara su sıvatları yerleştirildi
Polislere küfür edip sosyal medyadan "Erkekseniz beni alın" diyen kişi tutuklandı
Adana’da uyuşturucu partisine operasyon: 6 gözaltı
Seyhan Rotary’den eğitime önemli destek