Dünyamız o kadar sorun yumağı haline geldi ki, nereye el atsan elinde kalıyor! Sorunlar, açığa çıkmadan, felaketlere yol açmadan öngörülemiyor, açığa çıktıktan ve tehdit haline geldikten sonra tedbir alınmaya çalışıyor, ancak o zaman da çok geç kalınmış oluyor.
Bu sorun yumaklarından birisi, sinsice soframıza giren omega 3 deposu, çocuklarımıza gıda ve fayda olsun diye yedirdiğimiz balık!
Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin aktığı Adana, Karataş bu kirlenme tehdidi altında.
Bu durum bölgemiz için olduğu gibi tüm denizlerimizi de bekleyen bir tehlike.
Gözlemlerim ve araştırmalarım;
Akdeniz de dahil birçok denizde, plastik kirliliği canlı yaşamı için tehlike oluşturacak eşiği aştı. Adana-Karataş'ta yakalanan balıkların çoğunun sindirim siteminde önemli miktarda plastik atık bulundu. Bunun gelecekte sağlığımızı ne oranda etkileyeceğini bilim insanları defalarca açıkladılar. Kanser kapıda.
Duyarsız kalanlar; hastalıklar her an sizin de kapınızı çalabilir!
Bugün, denizlerde yaşayan neredeyse tüm canlı türlerinde plastik kirliliğinin etkileri görülüyor ve bu tehlike besin zinciriyle hayatımıza, sofralarımıza giriyor!
Denizlerimizi ve sağlığımızı korumak için tüm dünya gibi, bizim de ilgili kurumlarımız, Organize Sanayi bölgelerimiz, sanayicilerimiz, balık avı için denize ağ atan balıkçılarımız, çiftçilerimiz çok dikkatli olmalı. İşletmeler, kendi üretim süreçlerinde muhakkak ön arıtma yapmalı. Çevre kural ve kriterlerine harfiyen uyulmalıdır. Uymadığı taktirde çocuklarına, torunlarına ihanet içerisinde olduğu bilincinde olmalıdır.
Çevre denetimleri daha sık ve modern usullerle yapılmalıdır. Fiziki kirliliklere kaşı, gerekirse dron’larla, 7/24, gün ve saat esaslı denetimler aksatılmamalıdır.
Nehirlerimizin aktığı bölgelerde oldukça fazla sanayi bölgesi ve münferit endüstriyel tesis olduğu bu gibi neredeyse tüm küçük ve büyükbaş hayvan kesimleri de nehre yakın alanlarda yapılmaktadır.
Gerek belediyelerimizin gerekse de organize sanayi bölgelerimizin arıtma tesislerinin tasarruf amaçlı " direk deşarj " yapmalarına kesinlikle izin verilmemelidir.
Denizlerdeki ve nehirlerdeki yaşamı tehdit eden plastik ve kimyasal atık kirliliğiyle mücadele etmek üzere harekete geçme için ,tüm toplumumuza ve kurumlarımıza çağrıda bulunuyoruz!
SORUNUN BÜYÜĞÜ!
Ayrıca Karataş Bebeli'de kurulmakta olan SERA Organize sanayi bölgesi ile hemen yakınındaki SU ÜRÜNLERI OSB bu vahim kirlilikten en olumsuz etkilenecek bölgeler olacaktır. Ne bu kurulmakta olan üretim üsleri zarara uğramalı ne de bu bölgeler çevreyi ve denizi kirletmelidir.
Arıtma tesisleri en verimli şekilde, sürekli olarak kullanılmalıdır. Aksi taktirde üretilen balıkların da, sebze meyvelerin de ihracatı hayal olur.
Plastik ve kimyasal atık kirliliğine son vermek için harekete geçmek, ekonomiye olduğu gibi insan yaşamına da değer vermenin, kalkınmanın, çağdaşlaşmanın önemli bir göstergesidir.
Tarımda, sanayileşmede, zengin mutfağıyla, Türkiye’ye rolmodeller sunmuş, liderlik etmiş bir kent, Adana.
Haydi Adana, Atık bilinci ve artırmasıyla da, Türkiye'nin birincisi olduğunu göster.