Hep konuşuldu, olması gerektiğinden fazla alan (m2) ve hatta fazla kat yapılmasına, rant uğruna belediyelerin göz yummasından bahsedildi.
Olaya teknik açıdan bakmak istedim ve biraz araştırdım…
İnşaatların, yapı denetim firmaları tarafından denetlenmesine 2000-2001 tarihlerinde başlandı, bu tarihlerden önce inşaatlar sadece belediyelerin denetimiyle yapılıyordu. Aslında deprem gerçeğiyle yaşadığımız yıkıntıların çoğu da 2000-2001 tarihinden önce yapılan binalarda yaşandı.
Pratik olarak detaylı bir yol izleyip konuyu anlayalım;
Müteahhit olmaya karar verdiniz ve bir arsa aldınız, arsanıza konut yapıp para kazanmak istiyorsunuz.
Önce tapu ile belediyeye başvurup imar durumu talep ediyorsunuz, sonra plankote ve aplikasyon krokisi çıkartıp hayalinizdeki projenin tasarımı için bir Mimar ile anlaşıyor ve işe başlıyorsunuz.
Mimari proje; imar durumunuza, arsanızın yoğunluğuna ve büyüklüğüne göre, yoldan ve yan parsellerden çekme mesafesi ayarlanıp, hesaplamalara göre kaç m2 kapalı alan izniniz çıkıyorsa o rakamlarda mimari projeniz çiziliyor.
Sıra geliyor taşıyıcı sistemin projelendirilmesine, bunun çizilebilmesi için (ne kadar demir, ne kadar beton, beton cinsi, kirişler, kolonlar) zemin etüt raporu almanız gerekiyor. Burada dikkat etmek gerekir, zemin etüt raporlarını bakanlığın izin verdiği ve denetlediği özel şirketler veriyor.
Zemin etüt raporunu biraz açarsak; binanın yapılacağı arsanın altındaki zeminin durumu tespit ediliyor, yani kayalık ise daha az demir ve beton kullanılıyor, balçıksa daha çok… Statik proje bu raporun değerlerine göre çiziliyor ve hesaplanıyor.
Mimari proje ve betonarme (statik) proje tamamlanınca elektrik, tesisat ve peyzaj projeleri çiziliyor. (Projenizde otopark için alanınız yetersiz ise eksik her araç için belediye sizden otopark parası alıyor ama belediye bunu havadan gelen gelir gibi görüp otopark yapmıyor, modern şehirleşme darbe yiyor)
Projelerin hepsi hazır olunca; tüm projelerinizi alıp Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın işaret ettiği yapı denetim firmasına gidiyorsunuz.
Yapı denetim firması projelerinizi onayladıktan sonra, inşaat ruhsatı için bağlı olduğunuz belediyeye başvuruyorsunuz.
Belediye projelerinizi kontrol edip onay verdikten sonra, yapı denetim firmasının denetiminde inşaatınıza başlıyorsunuz.
İnşaat sırasında kullandığınız demir, beton ve projeye uygun alan hesaplarını yapı denetim firması denetliyor, sonunda inşaatınız bittiğinde yapı denetim firması, ‘projeye uygun yapılmıştır’ şeklinde onay veriyor ve tekrar belediyeye gidip iskân başvurusu yapıyorsunuz.
İskân başvurunuzu belediye ekipleri binanızı kontrol ettikten sonra onaylıyor ve iskân alıyorsunuz.
Hayırlı olsun, artık sattığınız evlere sahipleri yerleşebilirler.
Pratik şekilde anlattığım bu sistemin neresinde yolsuzluk olabilir, neden binalar bilimin öngördüğü değerlere göre inşa edildiği halde yıkılır?
- İmar durumu alırken belediyenin üst mercilerinde dostlarınız var ise, arsanızın yoğunluğu veya kat sayısı, yani izin verilen metrekare hesabı daha fazla gösterilerek daha karlı bir ticaret yapabiliyorsunuz.
- Bakanlığın denetlediği zemin etüt raporu veren özel şirketler, balçık olan zemini kayalık gibi hesap ederse, siz demir ve betonu daha az kullanarak daha karlı bir ticaret yapabiliyorsunuz.
- Bakanlığın denetlediği özel yapı denetim firması iyi dostunuz ise; inşaat sırasındaki denetimlerde projede olandan daha az veya kalitesiz demir, beton ve benzeri malzemeler kullanmışsanız bile dostluk hatırına görmezden geliyor ve siz daha karlı bir ticaret yapabiliyorsunuz.
- Son iş olarak belediyeden iskân almanızın zamanı geldiğinde, belediye iyi dostunuz ise; yan parsellerden ve yoldan olması gereken çekme mesafelerini bırakmamış olsanız da dostunuz bunu görmeyebiliyor.
- Hem yapı denetim ve hem de belediye dostunuz ise; projeye göre yapılması gereken metrekarenin iki katı alan inşa etmiş olsanız da (statik projenin kapasitesinin 2 katı ağırlık) görmeyebiliyorlar ve siz daha karlı bir ticaret yapabiliyorsunuz.
Örnek olarak; imar durumu ve zemin etüdü raporuna göre, 100 metrekarelik 20 daire yapılması hesaplanan ve taşıyıcı sistemi buna göre hesaplanan projeye, 200 metrekarelik 20 daire yaptığınızda, sistem normalde taşısa da en küçük bir sarsıntıda omurga kapasitesini aşıyor ve bina çöküyor.
- Her işi düzgün yapıp iskân aldıktan sonra bile, otopark ve bodruma dükkân, çatıda güzel bir teras kat inşa edebiliyorsunuz, dostunuz olan belediye size dostluk anlamında güvenip şikâyet olsa dahi yerinde kontrole gelmeyebiliyor ve siz daha karlı bir ticaret yapabiliyorsunuz.
Kimseyi suçluyor değilim, fakat bu sistemde bir bina yapılacaksa izlenen sıraya bakarsak oluşabilecek boşlukları araştırdım ve görmenizi istedim.
Sistemdeki bu boşlukların bakanlıkça bir şekilde yok edilmesi veya daha sık denetlenip boşluğa yer bırakılmaması şarttır.
Duygusal dostluklar yaşanıyorsa, binalar da yıkılır.
“Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık tutulduğunda; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.” Kızılderili Şef Seattle