Son söyleyeceğimi ilk söyleyerek söze başlıyorum;
Devlet kurumlarının ve özellikle seçtiğim belediyelerin şeffaf olmasını istemek hakkımdır.
Ben yurttaşım, yaşadığım şehirde beni yönetecek kişiyi kendi oylarım ile seçiyorum.
Oy vermekle ona diyorum ki;
"Kardeşim, beni yönetme yetkisini sana veriyorum. Senden de dürüstlük istiyorum..."
Beni yöneten belediye hakkında siyasi çekişme ve çatışmaları değil, neler yapılıp neler yapılacağını öğrenmek, bilmek istiyorum.
Mesela, şehrimiz güzelleşmesi için ağaçlandırmaya kaç lira harcanmıştır?
Çöpler toplanıyor - Vay ellerinize sağlık - iyi de ne kadar para ödüyorum ve bu paralar hangi şirketlere gidiyor?
Asfalt için yılda benim cebimden kaç para çıkıyor ve bu asfaltlar nereye dökülüyor.
Ben şehri gezerken, reklam afişlerinde - o sevdiğim gül cemalinizin dışında - hesabınızı kitabınızı görmek istiyorum.
Gül cemalinizi her ne kadar seviyorsam da, oyumu simalarınıza değil, hesabı kitabı düzgün yapasınız diye veriyorum.
Mesela; Belediyelerde kaç işçi çalışıyor?
Bana bunu net olarak söyleyecek bir Allah'ın Kulu arıyorum.
Bu çalışanların kaç tanesi kadrolu ve kaç tanesi sözleşmeli veya taşeron işçisi?
Ben bunları bilmek için özellikle CHP'ye oy verdim.
Ama tabi ki diğer partilere oy verenlerin de bu bilgileri belediyelerden öğrenmek hakkı vardır.
Belediye başkanının reklamına kaç lira harcanıyor?
Belediyenin kendini tanıtmak için harcadığı paranın, hijyen denetimi için harcanan paraya oranı nedir?
Öyle ya, temiz siyaset, temiz toplum ve temiz şehir istiyorsam, bana başkan için harcanan para değil, sağlığım için harcanan paranın miktarı gerekli.
Sahi, belediyelerde kaç kiralık araç var ve Kiralık arabalara kaç lira ödüyorum?
Kimler el altından belediyelere kiralık araç veriyor?
Tunceli'nin bir ilçesi - ki Seyhan'ın bir mahallesi kadar nüfusa sahiptir - yönetimde bütün kuralları yerle bir edip, iktidara ahlaklılık ve şeffaflığı getirdi.
Ovacık'ta iktidar, şeffaflıktır.
Ben, belediyelerimden, fazla bir şey değil, Ovacık belediye Başkanı kadar şeffaf olmalarını istiyorum.
Ben bunu CHP'yi sevdiğim için söylüyorum.
Hatırlatırım; AK partiyi iktidara taşıyan belediyelerdeki başarılarıdır...
Ayrıca şeffaf olmanın kime ne zararı olabilir ki? Üstelik şeffaflık bütün şüphe ve dedikoduları mevta yapar.
Belediye Başkanlarımız için bu iş kolay;
Kimi damadını, kimi eniştesini, kimi de yakın akrabalarını çağırsın; onlar bunu bilirler.
Başkanların kendilerini yormalarına bile gerek yok:
Haydi enişteler, damatlar, kayınçolar...
Azıcık hesap!