Şair, yazar ve siyasetçi Sezai Karakoç vefat etti. 88 yaşında hayata gözlerini yuman Karakoç 2011 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne değer görülmüştü.
2007 yılında Yüce Diriliş Partisi'ni kuran Karakoç ölümüne kadar bu görevini sürdürdü.
88 yaşında hayata veda eden usta edebiyatçının cenazesi, ikindi namazını müteakip Şehzadebaşı Camisinde kılınacak cenaze namazının ardından caminin haziresine defnedilecek.
Erdoğan: Derin bir teessürle öğrendim
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sosyal medya hesabından, "Fikirleriyle nesillere yol gösteren, edebiyatımızın, düşünce dünyamızın, ülkemizin büyük mütefekkiri, "Diriliş Şairi" Sezai Karakoç Beyefendi'nin vefatını derin bir teessürle öğrendim. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve Milletimize başsağlığı diliyorum" dedi.
Kalın: Örnek bir hayat
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Diriliş şairi Üstad Sezai Karakoç rahmet-i Rahman’a kavuştu. Örnek bir hayat, sağlam bir fikir örgüsü ve büyük bir edebî miras bıraktı geride. Mevla mekanını cennet, makamını âli, ruhunu şâd eylesin" açıklamasında bulundu.
CHP’li Tekin: Ailesine sabır dilerim
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “Kıymetli şair, düşün insanı Sn. Sezai Karakoç’un vefat haberini üzüntüyle öğrendim. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine sabır, sevenlerine baş sağlığı dilerim” diye yazdı.
İYİ Partili Ağıralioğlu: Yüce gönüllü bir dava adamıydı
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu, “Dünya sürgünü nihayete eren; Türk edebiyatının ve fikriyatımızın kalbimize bu denli tesir etmiş müstesna isimlerinden, Diriliş Şairi, Üstad Sezai Karakoç'a Allah'tan rahmet diliyorum. Şehadet ederiz ki mümin bir kul, münevver bir insan ve yüce gönüllü bir dava adamıydı...” ifadelerini kullandı.
Bahçeli: Diriliş şiirini yetim bıraktı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Diriliş şiirini yetim bırakıp, kaderin üstündeki kaderi yüreğinde taşıyarak 88 yaşında ebediyete irtihal eden Merhum Sezai Karakoç’a Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, ailesine, sevenlerine, aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet, ruhu şad olsun" paylaşımını yaptı.
Sezai Karakoç kimdir?
İlkokul ve ortaokulu Diyarbakır ve Maraş'ta parasız yatılı okuduktan sonra, lise öğrenimini Gaziantep'te tamamladı.
Sezai Karakoç, liseyi bitirdikten sonra çok istediği felsefe bölümünde okumak üzere İstanbul'a geldi, ancak bu bölüme kayıt yaptırdığı halde, maddi zorluklar nedeniyle girdiği sınavını kazandığı Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne burslu öğrenci olarak yerleşti ve 1955'te Mülkiye'den mezun oldu.
Karakoç, 1959-1965 yılları arasında Maliye Müfettiş Yardımcılığı ve Gelirler Kontrolörlüğü görevlerinde bulundu, vatani görevini yedek subay olarak yaptı, 1973'te memurluk görevinden ayrıldı ve ayrıca 1967 yılında ''İslamın Dirilişi'' adlı kitabından dolayı yargılandı.
Karakoç, Büyük Doğu, Hisar, Akpınar, Dernek, Düşünen Adam ve A dergileri ile Yeni İstanbul, Sabah ve Milli Gazete'de yazılar kaleme aldı.
Çok sayıda düşünce ve araştırma eserine imza atan Sezai Karakoç, 1960 ve 1971 yılları arasında Diriliş dergisini dönemsel sayılar halinde yayımladı.
Karakoç, yerli düşünce ve edebiyatının en önemli yayınlarından biri olarak bilinen Diriliş dergisini, 1974'ten itibaren düzenli olarak 18 sayı halinde yayınladı ve 1976'dan itibaren de gazeteye dönüştürdü.
1977-78, 1980 ve 1983 yıllarında da yayımlanan Diriliş, son olarak 1987-1993 yılları arasında haftalık olarak yayın hayatına devam ederken, Sezai Karakoç, 1990'da kurduğu Diriliş Partisi ile hayatında farklı bir sayfa açtı.
Karakoç, 1997 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılışına kadar, ''güller açan gül ağacı'' amblemli partisinin genel başkanlığında siyasi hayatını sürdürdü.
Şiir kitapları arasında, ''Hızırla Kırk Saat, Taha'nın Kitabı/Gül Muştusu, Körfez/Şahdamar/Sesler, Zamana Adanmış Sözler, Ayinler, Leyla ile Mecnun, Ateş Dansı ve Alın Yazısı Saati'' bulunan Karakoç, 1950 yılında kaleme aldığı, ancak kitaplaştırılmasına 45 yıl boyunca izin vermediği ve bu süre boyunca fotokopi halinde elden ele dolaşan ''Mona Rosa'' adlı akrostiş şiiriyle geniş bir hayran kitlesine ulaştı.
Necip Fazıl Kısakürek'in, ''Ruh gibi, Hazreti İsa gibi'' diye tanımladığı, Ece Ayhan'ın ''Sivil şiirin en iyi şairlerinden'' şeklinde övdüğü, Cemal Süreya'nın ''Öyle bir Müslüman ki Marx da bilir, Nietzsche de bilir, Salvador Dali de sever. Sıkışmış, sıkıştırılmış deha. Alçak gönüllükle katı yüksek uçuyor. Şemsiyesi yok'' ifadesiyle anlattığı Karakoç, 88 yaşında hayata gözlerini yumdu.