"EYYY SİNEK, ALLAH'IN KULLARINI ISIRMA!"

Sedat Memili

SİNEK KONUSUNDA TARİHİ GERÇEK

 

“Ey çekirge! Seni Allahın kullarına zarar ziyan vermekten

kanun namına men ederim!”

 

Taner Talaş memleketteki sinekleri gündeme taşıyınca Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan karalar bir açıklama yaptı. Bu açıklamaya karşı Sayın Hüseyin Sözlü'de bir açıklama ile cevap verdi. Bu açıklamalar devam ederken sineklerin kanla ziyafeti de sürüyor.

Bütün bunların hepsi gereksiz.

Haşere ile mücadele etmenin yolu zirai ilaç değil, mahkeme kararıdır.

Geçmişte yaşanan haşere istilasına karşı yapılan mücadele yöntemi herkese örnek olmalıdır.

Söz ve Sözlü ile, aklar ve karalar ile değil, belgelerle konuşuyorum.

İşte olay:

 

KONUŞMAZ HAYVAN;  ÇEKİRGELER

Bu günkü konu, Adana’ya musallat olan çekirgelere karşı alınan bir mahkeme kararı…

Adana’da uzun yıllar Müze Müdürlüğü yapmış olan Naci Kum’un (Toprağı bol, mekanı cennet olsun) araştırmalarından aldım konuyu ve sadeleştirerek anlatacağım.

Adana Kadısının Çekirgeler Hakkında Kararı (Defter:48 ve 53 Tarihi 1738 – 1730 Miladi (1164, 1165 Hc.)

1751 yılının Nisan ayında (günümüzden 268 yıl önce) Adana ovaları çekirge baskınına uğramışlardır. çekirgeler vatandaşın ürünlerini yiyerek adaletsizlik yapmaktadırlar. Vatandaşlar adaleti tesis için - O yıllar Zeydan Karalar'ı ya da Hüseyin Sözlü'yü nereden bulacaklar - kadıya gidip, çekirgeleri şikayet etmişler.

 

Dönemin Adana Kadısı Efendi (Çevkânizade Hacı İbrahimzade) şikayetçileri dinler... Dinler... Dinler ve sakalını sıvazlar... "Mmmmm" der, çekirgeleri de dinleyecektir ama gelin görün ki çekirgeler konuşmaz hayvanlar sınıfından. Nihayet tarihi kararını verir:

Çekirdekler haksızdır.

Kadı efendi, günümüz YSK hakimlerinden farklı olarak hemen gerekçeli kararını yazmış ve suçlu olan çekirgelerin yüzüne karşı okunmak üzere mübaşire vermiştir.

Mübaşir, elinde Adana Kadısı'nın Mahkeme Kararı, bir heyet ile birlikte tarlalarda ekinleri yemekle meşgul olan çekirgelerin yüzüne karşı kararı okur:

 

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TAHILLARI YEME

“ Hükümetimizin şehri olan Edene Kazası ve civarındaki Dündarlı, Karaisalı,  Canibişehir ve Yüreğir kazaları ve Edene’nin diğer havalilerinde, Tarsus Kazası dahilinde bu esnada ortaya çıkan “konuşmaz hayvan” türünden olan çekirgeler size bildirilir ki;

(Yani fark ettiğiniz gibi karar “Ey Çekirgeler!” diye başlamış.)

Geçen senelerde yağmursuzluk nedeniyle zahire cinslerinin azlığından dolayı Allahın Kulları son derece ıstırap üzere iken bu ortamda sizlerin de Ümmeti Muhammet’in sözlerine inanılır kimseleri şeriat mahkememiz meclisinde şahitlik yoluyla haber verdiler.

Sizler ki çekirge adlı hayvanlarsınız. Benzeri ve eşi olmayan ulu Tanrının kullarına bu mübarek senede hakkın güzel nimeti ve vergisi olan zahire ve hububatın yetişmek üzere olduğu şu sırada hasıl olacak ekinleri sizin yiyip, telef etmek üzere olacağınızı düşünerek adı geçen kazalara ve hükmümüz altında bulunan mahallelere girip yayılmamanız için, kıyamet eteğine değin mucizeleri belli, beyan olan Peygamberimiz, Kainatın övüncü Muhammet Mustafa Hazretlerinin tertemiz şeriatları yüce ödevinde olduğumuz hasebiyle bu şeriat mahkemesi tarafından sizlere iş bu kararı okumak için tarafınıza tebliğ olunmuştur..."

Hııh işte! Bay ve bayan çekirgeler gördünüz mü gününüzü. Peki çekirgeler kendilerine tebliğ edilmiş bu karara uymasalar ne olacak? kararın gerisini dinleyelim:

EĞER ZARARA DEVAM EDERSEN...

"Gerektir ki, bu tebligat size yapıldıktan sonra bu karara itaat ve boyun eğip hükümlerimizin altında olan yerlerde girip sarkıntılık yapmamanız için gereği gibi sizlere tekrar tembih olunmuştur.

İnsan, cin, vahşi hayvanlar, kuşlar gibi cümleye Tanrı tarafından elçi olarak gönderilen Allah'ın Sevgilisi Muhammet Mustafa Hazretlerinin temiz şeriatları hörmetine bu yerlerde halkımızın bir ferdinin günlük nafakası olacak ekinlere zarar niyetinde olmayın...

Ve illâ eğer bu defa Şari şerife itaat etmediğiniz takdirde  “Küllü Muzırrın Yuktel” ayeti hükmünce, Allah Tealâ tarafından sizlere başka hayvan cinsinden Tanrı musallatı tayin olunacağını yakından bilip, deniz kıyılarında haliyetülhaliye mahallerde perişan olub iş bu şeriat mahkemesi buyruğu ile âmil olasınız.” Cemaziyeevvel 1164 Hicri.  (Miladi Nisan 1751)

Nisan 1751

Kadı efendi, zarar veren çekirgelere “Eyyy çekirgeler!” diye başlayıp, haklarındaki hükmü bildirdi..."

Canım Adana'm, hızlı esen poyrazı dindirmek için Lodos ile evlendirmeye karar veren kadının hikayesi de başka zamana.

 

İmdi... Taner Bey! Taner Bey! Dua edin ki karşınızda sorunun muhatabı olan taze bir Belediye Başkanı ile önceki belediye başkanı var. Aksi takdirde Kadıya gitmek zorunda kalacaktınız ve o da vereceği karara:

"Eyyy sinek! Allah'ın kullarını ısırma" diye başlayacaktı.