Adana'da polisler, denizde boğularak hayatını kaybeden ve en büyük hayali polislik olan 7 yaşındaki Alptuğ Sencer Oskay'ın mezarını, annesinin daveti üzerine ziyaret etti. Mezar başında dua eden polisler gözyaşı döken anneye sarılıp teskin etti.
Olay, 26 Temmuz Cuma günü öğleden sonra Karataş ilçesinde Mavi Kum Halk Plajı’nda meydana geldi. İddiaya göre, 7 yaşındaki Alptuğ Sencer Oskay, ağabeyi Göktuğ Alp Oskay (8), halası ve babaannesi ile günübirlik tatil amaçlı Karataş’a geldi. Denize girmek için plaja giden aileden babaanne kıyıda otururken Alptuğ, Göktuğ ve halası denize girdi. Bir süre sonra halasına kıyıda oturan babaannesinin yanına gideceğini söyleyen Alptuğ Sencer Oskay, kıyıya doğru ilerlemeye başladı. Yüzme bilmeyen küçük Oskay, suyun içinde kayboldu. Yaklaşık 40 dakika sonra denizdeki bir kişinin fark etmesiyle suyun içinden çıkarılan küçük çocuk kaldırıldığı hastanede 1 gün sonra yaşamını yitirdi. Çocuğun cenazesi Adana Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsi işlemlerinin ardından Akkapı Mezarlığı’na defnedildi. En büyük hayali polislik olan 7 yaşındaki çocuk doğum gününden 14 gün sonra toprağa verildi.
Boğulmalara karşı uyaran polislere ulaştı
Anne Türkan Oskay (31) denizde, kanal ve gölde başka çocukların boğulmaması için hukuk mücadelesi başlatmaya hazırlanırken, Adana Emniyet Müdürü Zafer Aktaş'ın talimatıyla Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekiplerinin sulama kanallarını tek tek gezip çocukları toplayıp boğulmamaları için havuza götürdüğünü televizyonlardan haber olarak izledi.
Bir süre sonra ise aynı polislerin boğulmaların önüne geçmek için ev ev gezerek aileleri uyardığını izledi. Bunun üzerine en büyük hayali polislik olan oğlu da boğularak hayatını kaybeden anne emniyet müdürlüğüne gelip boğulmalara karşı uyarı yapan polisleri buldu. Polislere yaptıkları işin çok kutsal olduğunu söyleyip kendisinin de destek vermek istediğini, 7 yaşındaki oğlunun boğularak hayatını kaybettiğini ve hayattayken polis olmak istediğini söyleyerek polisleri oğlunun mezarına davet etti. Polislerde acılı anneyi kırmayarak boğularak ölen çocuğun mezarına gitti. Mezar başında dua eden polisler anneye sarılıp onun acısını bir an olsun dindirmeye çalıştı. Anne polislere sarılarak gözyaşlarına boğuldu.
"Çocuğumun geleceğini elinden aldılar"
Türkan Oskay, oğlunun yaklaşık 45 dakika suyun altında kaldığını belirterek, "Bunu hiç kimse görmemiş. Ne bir cankurtaran ne bir güvenlik. Hiçbir şekilde önlem alınmamış. Suyun altında 45 dakika kaldıktan sonra kuzumu bulmuşlar ama çok geç kalınmış. Orada sadece paranın derdine düşmüş insanlar. Ertesi gün gittiğim zaman herkes hayatına devam ediyordu. Hiçbir önlem yoktu. Benim yüreğim yandı, başka yürekler yanmasın. Başka anneler ağlamasın" diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Oğlunun en büyük hayalinin polislik olduğunu söyleyen Oskay, şunları dile getirdi:
"Alptuğ polis olmak istiyordu. ‘Anne polis olacağım. Vatanıma devletime hayırlı bir evlat olacağım’ diyordu. Çok akıllı bir çocuktu. Ona ‘büyümüş de küçülmüş gibisin’ diyordum. Sınıf birincisiydi, okulunda başarılıydı. Öğretmenleri çok seviyordu onu. Çocuğumun geleceğini elinden aldılar, çocuğumu yok ettiler beni paramparça ettiler. Güvenlik olsaydı, cankurtaran olsaydı oğlum şimdi yanımda olacaktı. Allah razı olsun bütün polisler geldi oğlum sadece polis olmak istiyordu. Polisleri görünce sarılırdı. Çocuğumun geleceğini aldılar elinden."