Durak, Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu

Bahçeli, Adana Büyükşehir Belediyesi'ni FETÖ'nün kucağına itti

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NA 200.000.TL TAZMİNAT DAVASI

İçişleri Bakanlığı'na 200.000 TL  Hak ihlali tazminat davası açabilmem için Anayasa Mahkemesi’ne bu gün başvurdum.
1984 yılından başlamak üzere değişik partilerden 5. kez belediye başkanı seçildim.
1984 - 1989 1. Dönemde ANAP'tan seçildim. Partimin meclis çoğunluğu vardı.
1994 - 1999 2. Dönemde DYP'de başkanlık yaptığım dönemde hiç meclis üyem yoktu.
1999 - 2004 3. Dönemde ANAP'tan başkan oldum. Partimin 2 meclis üyesi vardı.
2004 - 2009 4. Dönemde AK Parti'den başkan seçildim. Meclis çoğunluğu vardı.
2009 - (?)     5. Defa MHP'den seçildiğimde meclis çoğunluğum yoktu.
 
Partilerin rüzgârı ile değil, halkın teveccühü ile başkan seçiliyordum. Bu tabloya rağmen, kararlar daima oy birliği ile alınmıştır. Çünkü siyasi ayrıcalık yapmadan, halka yaslanıyordum. Halkın gücü karşısında muhaliflerim, halkın yararına olan teklifler karşısında uyum sağlıyorlardı.
İktidarlar devleti, belediyeler ise şehri yönetir.
Mart / 2009 yerel seçimlerinde AKP'de bulunduğum dönem sonunda Sayın Recep Tayyip Erdoğan: "Dört defa yaptın. Bir daha aday olma" talimatlarına uymadım.
Adana halkına danıştım, ""İstediğin partiden aday ol" dediler. MHP Genel Başkanı 'da Sayın Devlet Bahçeli "Bizim büyük şehrimiz yok, partimi şereflendirdin. Adaylığını ilan ediyorum" demesi üzerine partiye kaydımı da yaptırdım.
Çünkü hiç bir partiye dilekçe ile başvurmadım. Partiler önce adaylığımı ilan ediyorlardı, daha sonra dilekçe vererek kaydımı yaptırırdım.
Parti organları kendi belediye başkanlarını seçedursun, Adana halkı da kendi başkanını seçiyordu.
O tarihte Adana'da 5. sırada olan MHP, seçim kazanmış oldu.
Siyasi muhaliflerim ve FETÖ destekli bazı çıkar çevrelerinin kamuoyunda yaptıkları yaygara üzerine kendi partimin lideri Sayın Devlet Bahçeli: "İstifa et! Aklan da gel... Savcılar göreve" diyerek beni hem suçlu ilan etti hem de hukuksuz olarak görevden uzaklaştırılmama neden olurken, belediyeyi de FETÖ'nün kucağına attı.
 
İçişleri Bakanlığı da soruşturmanın selameti bahanesi ile "geçici olarak iki aylığına" görevden uzaklaştırdı. Öncesinde de yine hukuksuz olarak Türkiye Belediyeler Birliği Başkanlığından da aldı.
Ancak iki aylığına görevden alınmam, tekrarlanarak görev süremin sonuna kadar 4 yıl devam etti.
Ne var ki Danıştay, süresinde yaptığım itirazlarımı, görev süremin bitiminden üç ay sonra sonuçlandırdı: Beni haklı bulmuştu.
 
Oysa kanunlarımıza göre belediye başkanları 5 yıllığına seçilir. Bu, anayasal bir haktır. Ancak yargı kararı ile bir yılı aşan bir ceza alınması halinde başkanlık görevi kendiliğinden düşer.
 
Bu nedenle kovuşturmanın ve yargılamanın makul olmayan süreyi aşması üzerine 200.000. TL'lik Hak İhlali  nedeniyle tazminatımın önünün açılması için Anayasa Mahkemesi'ne 21.08.2019 tarihinde başvurdum.
Muhterem kamuoyuna duyurulur.

AYTAÇ DURAK

GÜNDEM Haberleri

SASA'dan işçi eylemlerine ilişkin açıklama
Adana'da 3 ilçede taşımalı eğitime 1 gün ara verildi
Adana'da fırtına bir iş yerinin reklam tabelasını söktü
Aydınlar Ocakları 51. Şura Bildirisi açıklandı
Taner Talaş; Adana, kişilere özgürlükçü bir tutum sergilemeyi aşılayan bir şehirdir