Cumhuriyet Halk Partisi, neredeyse bir asırdır, Atatürk ilke ve devrimlerinin, demokrasinin, sosyal adaletin, laikliğin ve özgürlüklerin güvencesidir.
Bağımsız bir Cumhuriyetin temellerini atan CHP, çok partili yaşama geçişi sağlayan, Türkiye’ye demokrasiyi getiren partidir.
CHP, Türkiye’de çağdaşlaşmanın, değişimin ve yenilenmenin de mimarı olmuştur.
Büyük Önder Atatürk’ün “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” sözü, CHP’ye gönül veren CHP’nin ilkelerini benimseyen herkes için yol göstericidir.
KURTULUŞTAN KURULUŞA
CHP,1923’ten bu yana hiçbir makamı ve mevkiyi kişisel çıkarı düşünmeden, değerleri ve ilkeleri uğrunda mücadele eden bir kadronun, uygar bir anlayışın partisidir.
Türkiye bugün “ezilenlerin ve halkın partisi” CHP’ye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duymaktadır.
Toplumsal barışın ve güvenliğin sağlaması güçlü bir ekonomik yapı oluşturulması, Cumhuriyetin kazanımlarının korunması için Tek Adam rejiminin yerine demokratik sisteminin daha da güçlendirilmiş olarak yeniden tesis edilmesi kaçınılmazdır.
Önümüzdeki seçim, bu nedenle tarihi bir önem kazanmakta ve CHP Demokrasinin yeniden tesisi için büyük bir mücadele vermektedir.
ÇIKIŞ YOLU CUMHURİYET DEĞERLERİDİR
Kökleri sağlam bu ulu çınarı, yeni filizleri ile yarınlara taşımalıyız. Türkiye’nin bugün yaşadığı süreçlerin, aslında Cumhuriyet değerlerinden sapıldığında ortaya çıktığı artık her kesim tarafından anlaşılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde olduğu gibi bugün de içinde bulunduğu karanlıkları aydınlığa çevirecek güce sahiptir. Bu yolda ışık tutan ve bayrak görevi taşıyan parti de Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Bu düşüncelerle;
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, merhum Genel Başkanlarımız İsmet İnönü, Bülent Ecevit ve parti emekçilerimizi şükran ve minnetle anıyor, 9 Eylül ruhunu bugünlere taşıyan herkesi saygıyla selamlıyorum.