“Adana yollarında”, Canım Gülüm Postacı“ gibi unutulmaz eserlerin bestecisi, birçok türkünün kaynak kişisi, Adanalı Abdurrahman Yağdıran, hayatını kaybetti.
Defin işlemlerinin ilerleyen saatlerde paylaşılacağı öğrenildi.
Kucuksaat.com olarak merhuma Allah'tan rahmet, ailesi ve yakınlarına sabırlar dileriz.
TANER TALAŞ ZİYARET ETMİŞTİ
"Adana'dan Portreler Galerisi" kitabının yazarı Taner Talaş, kitapta biyografisi bulunan ve hayatta olan Adanalıları ziyaret edip kendi sayfalarını imzalatma projesi kapsamında, 5 Şubat 2022 tarihinde Abdurrahman Yağdıran'ı ziyaret etmişti.
Yağdıran, Talaş'ın ziyaretinden duyduğu mutluluğu, kendi biyografisinin yer aldığı "Adana'dan Portreler Galerisi" kitabında duygularını yazarak ölümsüzleştirmişti.
ABDURRAHMAN YAĞDIRAN KİMDİR?
1934-2022
1934 yılında Adana’nın İstiklal Mahallesi’nde doğdu. Babası İbrahim Bey, annesi Suphiye Hanım’dır.
1950 yılında ilk bestesi olan “Ateşli Aşkımın Sonu Gelmeyecek mi” isimli şarkıyı Adana’da pamuk tarlasında besteledi. 1952 yılının Haziran ayında sözleri Mustafa Malkoç’a ait olan “Hiç Kimseyi Sevmedim” isimli saba şarkıyı besteledi. Hiç müzik aleti çalmadan bu besteleri yaptı.
1956 yılında sanat hayatına geceleri saz evlerinde ve gazinolarda türkü söyleyerek başladı.
Çeşitli sebeplerden ilkokula gidemedi. 1955-57 yıllarında İstanbul Selimiye Kışlası’nda askerliğini yaptığı dönemde okuma yazmayı öğrendi. Askerlikten döndükten sonra Seyhan İlkokulu’ndan dışardan bitirme sınavlarına katıldı, diplomasını aldı ve PTT idaresine “Postacı” olarak girdi.
1959 yılında Kazım Sanrı’nın teşviki ile Halk Eğitimi Merkezi Müzik Kolu’na girdi. İlk olarak bağlama çalmasını öğrendi. Kazım Sanrı ve Kazım Karaörs’ten faydalandı. Eczacı Mahmut Akan, Ali Şenozan (Ali Kaptıkaçtı), ve Arif Nihat Aka’dan usul, nota ve makamat dersleri aldı.
1962 yılında Adana PTT İdaresi’nde postacılık yaparken, müzik çalışmalarını birlikte yürüttü ve kendi bestesi olan ” Postacı, postacı canım gülüm postacı” şarkısını yaptı.
1963 yılında Adana Radyosu’nda çalıştı. Kazım Sanrı, Müslüm Gürses ve İzzet Altınmeşe gibi sanatçılarla çalıştı. 1982 yılında PTT’den emekli oldu, bestelerine devam etti. Türkülerinde ve bestelerinde Çukurova’yı ve Adana’yı yaşattı.
1985 yılında Adana Büyük Şehir Belediyesi Konservatuarı’na girdi. Bu kurumda usul ve makam dersleri verdi. 100 civarında bestesi bulunan Yağdıran’ın 11 bestesi Türkiye radyolarında, plaklarda, TV dizilerinde ve sinemalarda filmlere konu olmuştur.
“Bülbül Kondu Güllere”, “Vicdansız Dağlar”, “Elmayı Daldan Aldım”, “Dam Üstünde Bir Güzel” ve “Damat Gel Oynayıver” olmakla birlikte en çok söylenenler ise; “Postacı” ve ” Adana Yollarında” türküleridir.
Yağdıran’ın yetiştirdiği pek çok öğrenci TRT’de ve Kültür Bakanlığı korolarının saz ve icra heyetlerinde görev aldı. Bunlara Hasan Öz (Ankara Radyosu halk müziği ses sanatçısı), Serdal Küçükçınar (TRT Gap TV yapımcısı), Nuray Topak, Mediha Uçar (Kültür Bakanlığı Halk Müziği Korosu) örnek olarak gösterilebilir. 11 adet bestesi TRT Türk Halk Müziği repertuvarına alındı.
Türkülerine “Avrupa Yakası”, “Beyaz Gelincik” ve “Hanımın Çiftliği” isimli Türk dizi seyircisinin unutamadığı dizilerde yer verildi.
PTT Genel Müdürlüğü tarafından adına posta pulu bastırıldı. Abdurrahman Yağdıran Çukurova Folklor Derneği’nin de kurucularındandır.
2013 yılında Mehmet Günay Eser isimli Ondokuz Mayıs Üniversitesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Lisans öğrencisi, Yağdıran’ın hayatını araştırarak adına kitap yazdı.
2016 yılında Adana Büyükşehir Belediyesi’nin organize ettiği konserde “60. Yıl Sanat Ödülü” aldı.
2018 yılında anılarını ve sanatını “Postacı” isimli kitapta derleyerek yayımladı.
1959 yılında evlenen Yağdıran’nın Hulusi ve Mukaddes isimli 2 çocuğu ve dört torunu bulunuyor.
25 Nisan 2022 tarihinde hayatını kaybetti.