Adana’nın imar sorunu, ilgisiz ve bilgisiz belediyelerden dolayı 20 yıldır çözülemiyor.
Bu olumsuz duruma, ivedi olarak çözüm bulabilecek en önemli adresin öncelikle Adana Büyükşehir Belediyesi ve dolayısıyla Zeydan Karalar olduğu söyleniyor. Adana’nın birçok mahallesinde imar sorunu olduğundan dolayı, Adanalı müteahhit ve taşeronlar başka şehirlere gittiler ve hala da gitmeye devam ediyor.
Başta Adana Büyükşehir Belediyesi olmak üzere ilçe belediyelerinin de hiçbir çabası yok ve dolayısıyla çözüm üretilemiyor. Zeydan Karalar ve ilçe belediye başkanları, imara kapalı olan bazı büyük bölgelerin imara açılması konusunda 1 veya 2 itiraz olunca bunu sebep göstererek konuyu yıllarca bekletiliyorlar, sonuçta Adana kaybediyor.
Kamu yararı olması bakımından mutlaka bir açık kapı bulunur ama belediyelerin ilgisi ve bilgisi şart. Sarıçam Belediyesi ayrı bir uygulama ile Mersin İçel ve Erdemli Belediyeleri encümenden geçirerek hızlı bir şekilde müteahhit firmaların önünü açmaktadır.
Ne yazık ki Adana belediyeleri bu konuda çok yetersiz kalıyorlar, ilgisiz ve bilgisiz kadrolarından dolayı çözüm üretememekte, sorunun çözümsüz kalmasının sebebi olarak yargıyı ve meclisi suçlayıp, son derece anlamsız biçimde sadece izlemektedirler.
İnşaat sektöründe faaliyet gösteren firmalar ve bazı oda yetkililerine göre, bu duyarsızlıktan dolayı gelecek seçimde CHP’nin Adana’da başarılı olmasına imkansız gözüyle bakılıyor. Bu konunun önemi ve doğruluğu araştırmak istenirse, Adana’daki müteahhit firmalar, meslek odaları, müteahhitler derneği, yapı müteahhitleri dernekleri ile görüşülüp araştırma ve anket yaparak sonuçları net bir şekilde görmek mümkündür.
Adana’nın en büyük sorunlarından biri olan çarpık kentleşme ve belediyelerin çözüm üretememeleri uzun yıllardır ciddi bir sorun teşkil ederken, belediyelerin bu derece ve bu kadar uzun süredir duyarsız kalıp sadece izliyor konumda olmaları herkesçe şaşkınlıkla karşılanıyor.
Döşeme, Mithatpaşa, Denizli, Sümer, Yeşilyurt, Namık kemal ve daha birçok mahalle 20-25 yıldır planları yapılıp imara açılamamış, yeni imarlı arsalar oluşturulamamıştır.
Adana’nın ekonomisi bu derece kötüyken, belediyelerin bu ilgisizliğinden ve yeterli bilgi ve birikime sahip kadroları olmadığından, çözüm üretmek adına çalışmadıklarından dolayı, inşaat sektörü de yok olmak noktasına gelmiştir.
Yeni arsalar üretmek zor geliyorsa, en azından var olan ve ömrünü tamamlamış, alt yapıları yetersiz (yol kanalizasyon vs.) çarpık mahallelerin komple yenilenmesi için çalışma yapılması gerektiği söyleniyor. Fakat; Adana Büyükşehir ve ilçe belediyeleri hiçbir zaman bu konuyu ciddi olarak ele almıyorlar.
İmar planları yapılırken bölgeler çok büyük tutulmuş ve en küçük bir itirazda tüm bölge imara kapatılarak konu çıkmaza sürüklenmiştir, itiraz sonuçlanana kadar da bu süreç yıllarca tüm bölge için zaman kaybına neden olmaktadır.
Bir parsel üzerindeki küçük bir sorun 2-3 km mesafe uzaklıktaki başka parselleri de etkilemekte, sonuç olarak herkes mağdur olmaktadır. Bu şartlarda, imarlı arsaların sıkıntısından dolayı birçok müteahhit ve taşeron firmalar başka şehirlere ve ilçelere gitmektedir. Bu durum Adana inşaat sektörü için çözülemez zor bir durum yaratmaktadır.
Belediyelerin ilgisiz, bilgisiz ve dolayısıyla konunun çözüm noktasında yetersiz oluşlarının bir sebebini de, müteahhitler birliği, yapı müteahhitleri birlikleri, mimarlar odası, inşaat mühendisleri odası, çevre ve şehircilik mühendislerinin belediyelere yeteri kadar baskı yapmaması konusunda ki yaklaşımlar yoğun şekilde gözlenmektedir.
Peki, çözüm nedir?
Siyasi kimlikler olmadan tüm belediyeler ve valilik bu konuya ciddi şekilde eğilmeli, imar açıldığında dava açan kişilerin, konunun ‘kamu yararı’ olduğu gözetilerek maddi kayıpları saklı tutulmalı ve hızlı bir şekilde imar planları yapılmalıdır.
Bölgeler çok büyük olduğundan dolayı her bölge çok küçük parçalara bölünerek, itiraz edilen parseller kendi içinde, çok büyük paftaları etkilemeden çözülmelidir. Burada önemli olan kamu yararıdır.
Adana’nın il ve ilçelerinin planları neredeyse bir tek şehir plancısına teslim edilmiş durumdadır ve bir plancının çalışmasıyla ne kadar verim alınabilir bu da ayrıca düşünülmesi gereken bir konudur. Bu kısır döngüden hızlı bir şekilde çıkıp, birçok plancı ile organize bir şekilde ve çözüm hedefiyle, belediye ve plancılara süre verilerek, gerekirse ceza uygulanarak planlar yapılmalıdır.
Bu arada bu konu için, mecliste ve encümenlerde parti gözetmeksizin herkesin desteği ile çalışılacak bir ortam oluşturulmalıdır. Sivil toplum örgütleri ve odaları, belediyelere ve plancılara hızlı olmaları konusunda baskı uygulamalıdır. Gerektiğinde belediyeler odalardan konunun çözümü adına yardım almalıdır.
Öyle bir durum yaşanıyor ki; birçok müteahhit belediyeye giderek inşaat yapmayı planladığı yerlerle ilgili, “tahminen ne zaman imara açılır” şeklinde bilgi istiyor, aldığı cevap 6 ay veya 1 yıl gibi oluyor. Müteahhit firma belediyeden aldığı yanıta göre arsayı satın alıyor, belki de alırken kredi kullanıyor veya kat karşılığı alırsa mevcut insanları arsa üzerinden çıkartıyor ve sonrasında imar açılmadığından dolayı 5 yıl 10 yıl bekliyor, kira bedelleri ödemek zorunda kalıyor, iş yapamıyor ve iflas ediyor. Bu güvensizlik ortamında Adana’da inşaat sektörünün yok olması da kaçınılmaz bir hal alıyor.
HMax (yükseklik serbest) yazılı tüm arsalar son 2 yıldır imara kapanmıştır. Adana’da Sarıçam Belediyesi Ankara’dan görüş alarak çözüm üretiyor, Mersine bağlı Erdemli Belediyesi parselde kaç katlı bina yapılacağını proje safhalarında encümen kararı ile onaylayıp müteahhit firmanın önünü açıyor. Mutlaka başka tür uygulamalarda vardır fakat diğer Adana belediyelerinde nedense çözüm üretilmiyor, ilgilenilmiyor.
Maalesef inşaat sektöründen hiç anlamayan belediye başkanları ve ekipleri müteahhit firmaların hiçbir sorununu çözemiyor. Yatırımcılara yardımcı olunmadığı gibi her inşaatta ruhsat ve iskan alırken birçok problemle karşılaşılıyor.
Bu olumsuz duruma ivedi olarak çözüm bulabilecek en önemli adresin öncelikle Adana Büyükşehir Belediyesi ve dolayısıyla Zeydan Karalar olduğu biliniyor.
Sorunun kaynağı olarak bir başka tespit ise, Adana’da ilçe belediyeleri arasında koordinasyon olmayışı olarak söyleniyor. Ruhsat ve iskan ile ilgili problemleri her belediye kendi bünyesinde çözmeye çalışıyor ama başarısız oluyorlar.
Adana’daki Mimar ve Mühendislerin işi kalmadı, Mimarlar, Mühendisler ve Müteahhitler tamamen imar sorununun ortadan kalkmasını bekliyor. Fakat belediyelerin bu konuda kapsamlı bir çalışması olmadığı, yıllardır kangren olmuş bu konuyu çözmek adına bir çalışma yapılmadığı söyleniyor.
İnşaat sektörü konuyla ilgili ilgi bekliyor.
Haber: Erol Saylan