Adana’da Kurulan Dünyanın En Kısa Ömürlü Devleti

Bu toprakları kazanmak için dökülen kanların kuruduğunu kimse düşünmesin… Sadece şimdi öğle arası…

Allah Adana’yı yaratmamış olsaydı, dünya çok renkli bir şehirden mahrum kalacaktı.

Kurban olduğum Allah, havada gökkuşağını, yerde ise Adana’yı yaratarak, dünyanın rengini tamamladı.

HÜKÜMET KONAĞI

Efendim, bunları neden söylüyorum. Adana’nın Eskimeyen Fotoğrafları grubunda, Orhan Kapılı ağabeyimin paylaştığı bir fotoğraf gördüm.

Muhteşem bir bina: Hükümet Konağı…

Fotoğrafın altında bu bina hakkında bilgiler yer alıyor.

“Bu bina, Vali 1900 yılında Vali, Süleyman Bahri Paşa tarafından inşa ettirilmiş…

Hükümet Binası ve yanındaki Vali Konağı'nın zemin katı bir dönem kadın hapishanesi olarak kullanılmış..  Daha sonra şimdiki Jandarma komutanlığının yerindeki binaya taşınan hapishaneden sonra zemin kat arşiv olarak görev yaparken bir kaç sele maruz kalınca bodrum kat artık kullanılmaz olmuştur. Yanında inşa edilen Vali konağına damdan yapılan bir köprü ile geçilen bu konakta1920 yıllında Ermeniler tarafından ömrü bir kaç saat süren bir Ermeni devletinin kurulduğu bildirilmiş, sorumlular bir kaç saat sonra işgalci Fransız valisi Bremond tarafından konaktan jandarma eşliğinde kovularak derdest edilmişlerdir…”

Bilgi bu…

Konumuz, bu bilgiler arasında yer alan “Ömrü birkaç saat süren Ermeni devleti…”  hakkında…

ADANA’DA HÜZÜNLÜ YAZI

1920 yılının yazı Adana siyasi tarihinin dönüm noktalarından biridir. O yazın ortalarında (Temmuz) Adana’da tarihe “Kaç Kaç” olarak geçen olay yaşanmıştır.

Ordu lağvedilmiş, asker ve jandarma terhis edilmiş, ordunun son askerleri de Adana’dan gitmişti. Bu arada yaklaşık 100.000’e yakın Fransız ve Ermeni Adana’ya dolmuştu.

Geriye, Jandarması Ermeni’den, yöneticisi Fransız’dan, halkı Türk ve Müslümanlardan oluşan bir şehir kalmıştı.

Emniyet ve adalet işgal kuvvetlerinin insafındaydı.

Böyle bir ortamda bir şafak vakti şehrin “afakını” patlayan silah ve atılan bomba sesleri dolduruyor. Zaten tedirgin olan halk, korkuya kapılıp canını kurtarmak için dağlara doğru kaçıyor…

Bu kaçış, işgalcilere örgütlü karşı koymanın fitilini ateşliyor.

MADEM TÜRKLER GİTTİ…

Fransızlara göre, bu beklenmedik bir durumdur, tarlalarda başta buğday ve pamuk olmak üzere ürünler vardır, bu ürünler ordu için hayati önemdedir. Eğer hasat yapılmazsa, ordu zor durumda kalır. Uzun vadede Ermenilere bir devlet vaat edilmiştir ama şimdi değil…

Ermeni komitecilere göre ise Adana’ kendilerine kalmıştır.

E, madem ki bu topraklar Türk ve Müslümanlardan arındırıldı o halde ne duruyoruz diyen dağınık komiteciler karargâhta toplandı ve bir devlet kurmaya karar verdiler.

Oysa kooperatif kurmaya bile bu kadar kısa sürede karar verilemezdi.  

“Ermeni Komitesi Karargâhı’nda toplanan Ermeniler, başlarında Dr. Mihran Damatyan olduğu halde, 5 Ağustos 1920 günü öğle vakti, hükümet konağına geldiler...” (1)

Tarihin akışına bakınız ki, aynı gün ve saatte Mustafa Kemal Paşa, Pozantı’da Adana Vilayetini kuruyordu. İsmail Safa (Özler)’da Vali vekili olarak atanmıştı.

Biz yeniden Adana merkeze dönelim:

“Konağa gelen Ermeniler derhal üst kata çıkarak, Vali Vekili (vali olarak görev yapıyordu) Bağdadizade Abdurrahman’a. ‘Vilayet İdaresinin Kilikya Hıristiyan Cumhuriyeti’nin eline geçtiğini kendisinin artık vilayette işinin kalmadığını’ söyleyerek kapı dışarı ettiler... (1)

Ekip, vilayet makam odasındaki koltuklara kurulur. Kendine bir koltuk kapan, bir de bakanlık kapmış oldu.

Rum Dr. Yusufaki, Sağlık Bakanı; Avukat Yuvaki, Adalet Bakanı; Nalbantyan Karabet Ziraat Bakanı olarak tayin edilmişti. Bunları tayin eden Dr. Mihran Damatyan’da kendini Cumhur reisi olarak tayin etti. Herhalde o an rastlantı olarak bir postacı içeri girseydi onu da Ulaştırma ve Haberleşme bakanı yaparlardı.

 

ÖĞLE TATİLİNDE KURULAN DEVLET

Peki Vali makamından koyulup, yeni bir devlet kurulup, bakanlar kurulu tayin edilirken Fransız askerleri neredeydi? Onların öğle yemek saatiydi. Yani Ermeni komiteciler, Fransızların öğle saati tatilini fırsat bilerek devletlerini ilan ettiler.

 

Makamından kovulan Vali Abdurrahman, direniş kuvvetlerine koşacağına Fransız İşgal Valisi Bremond’a gider ve Ermenileri şikâyet eder.

Muhtemelen aralarında şu konuşma olur:

“Ermeniler devlet kurdu, beni de makamdan kovdular…” Vali Bremod onun sırtını sıvazlar:

“Müsterih ol, şimdi öğle arası, mesai başlasın, ben bilirim onlara ne yapacağımı.”

 

“Vali Vekili Abdurrahman’dan olayı öğrenen Bremond, hemen vilayetin telefon hatlarını kestirdi. Yanına aldığı askerlerle hükümet binasını sardı, Ermeni Cumhurbaşkanı ve Bakanları dışarı atara, bu birkaç saatlik Ermeni Cumhuriyeti’ne son verdi…” (1)

Böylelikle Adana, dünyanın en kısa devletinin kuruluş ve yıkılışına tanık oldu…”

Evet, bu kadar…

Hükümet konağı fotoğrafının altında kendine ancak birkaç kelime yer edinen Ermeni Hıristiyan Cumhuriyeti’nin tarihi bu…

 

KISSADAN HİSSE

Bu ulus, silahla fethedilemiyor. ABD Savunma Bakanı Taft. “Ülkeleri bundan sonra obüslerle değil, dolarla fethedeceğiz” dedi ve öyle de oldu.

Düşman bunu öğrenince, önce ulusumuzu dolara alıştırdı. Gıcır gıcır doları görünce, gevşedik. Önce fabrika, köprü ve limanlarımızı verip dolar aldık. Bizim malları satarak aldığımız dolarları, bizim olmayan malları almak için harcadık. Geriye satılacak bir şeyler kalmayınca şimdi de “Vatandaşlık” satmaya başladık…

Artık kimse burada devlet kurmaya kalkmıyor… Hazır devlet var… Ver doları; Tamam…

Bu toprakları kazanmak için dökülen kanların kuruduğunu kimse düşünmesin…

Sadece şimdi öğle arası…

Öyle tahmin ediyorum.

  1. Kemal Çelik. Milli Mücadele’de Adana Havalisi. TTK yayınları. 1999

Fotoğraf, Adana’nın Eskimeyen Fotoğrafları grubundan alınmıştır. Orhan Kapılı ve İzzet Gönenç’e teşekkürlerimle…

GÜNDEM Haberleri

Başkent'te yaşayan Adanalılar buluşuyor
49 yaşındaki kadın kemik erimesi nedeniyle 37 kez ameliyat oldu ama sağlığına kavuşamadı
Adana’da başında kaskla kuyumcuya silahlı soygun düzenleyen fail yakalandı