Kerim ÜLKER
Türk ekonomisinin lokomotif gruplarından biri Sabancı Holding. 1925 yılında pamuk ticaretiyle başlayan öyküsü, şimdilerde bankacılıktan enerjiye, sigortadan perakendeye kadar birçok alanda sadece Türkiye’nin değil, bölgenin de en büyük üreticisi olarak devam ediyor.
Gelecek yıl 100’üncü yaşını kutlamaya hazırlanan Sabancı, bölgesel gücünü de küresele yaymak adına son yıllarda yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da önemli yatırımlara imza attı. Avrupa ve ABD’de yoğunlaşan bu yatırımların öncüsü ise Malzeme Teknolojileri Grubu’na bağlı beyaz çimentoda dünyanın öncüsü Çimsa ile NASA’dan tutun dünyaca ünlü otomotiv markalarına üretim gerçekleştiren Kordsa oldu.
Her ne kadar sadece inşaat malzemeleri olarak görsek de Çimsa, geleneksel çimentoyu teknolojiyle buluşturan Ar-Ge’siyle dünyanın en önemli üreticilerinden biri haline geliyor. Bu alanda da iki önemli yatırım dikkat çekiyor. Bu yatırımın ilk büyük adımı olan İspanya’daki Bunol fabrikasında düzenlenen basın toplantısına bir grup gazeteciyle katıldık. Dünyanın en büyük 5 çimento üreticisinden biri olan İspanyol CEMEX’in kontrolünde bulunan Bunol fabrikasını 155 milyon dolara 2021 yılında satın alan Çimsa, bu tesiste önemli bir dönüşüme imza attı. 3 yılda dünya devinin başaramadığını gerçekleştirdi ve fabrikanın karını 7 kat artırdı.
Meksikalı devin yapamadığını 7 yılda başardı
Düşünün, dünyanın en büyük çimento şirketlerinden biri olan ve 60’dan fazla fabrikaya sahip olan CEMEX’in yapamadığını başarmıştı Çimsa. Bir de üzerine İrlanda’nın en büyük üreticisi olan Mannok’u 330 milyon euroya satın alması eklendi geçen hafta.
Mannok alımı, Sabancı tarihinin en büyüğü. Her ikisini topladığımızda 520 milyon dolardan fazla olan bir yatırım ortaya çıkıyor. Sabancı Holding’in şimdilik yüzde 15 olan, gelecek yıllarda daha da büyüyeceğinin sinyalini veren Malzeme Teknolojileri Grubu Başkanı Burak Orhun, dönüşümde asıl gücün teknoloji ile birlikte sürdürülebilir ilkesine bağlılık olduğunu dile getirdi. Orhun, “Sürdürülebilirlik aslında dünyadaki dönüşümün ana motoru.
Bugün dünyada, enerji dönüşümünü, mobilite dönüşümünü, malzeme dönüşümünü, dijital dönüşümü konuşuyoruz. Tüm bunlar, yeni dünyanın yeni iş kolları. Ve sürdürülebilirlik bunların tümünün kesişiminde. Ama tüm bu sürdürülebilirlik odaklı dönüşümlerin başarıya ulaşabilmesi için, konvansiyonel malzemeden ileri malzemeye geçmemiz şart. Net sıfır hedeflerinin yakalanabilmesi, sadece ve sadece ileri malzeme devrimiyle mümkün” dedi.
Sabancı’nın motivasyonun sadece bu dönüşümün takipçisi olmak değil; küresel ölçekte bu dönüşüme yön vermek olduğunun altını çizen Burak Orhun, “Geçtiğimiz dönemde gerçekleştirdiğimiz organizasyon değişikliğiyle Yapı Malzemeleri Grup Başkanlığı’mızın adını da Malzeme Teknolojileri Grup Başkanlığı olarak değiştirdik.
Kordsa’nın da Gruba dahil olmasıyla, artık ileri malzeme konusunda çok daha odaklı ilerleyen, bu alanda oyun kuruculuğa soyunan bir yapıdayız. Bu yeni yapıda bir yandan üretilen malzemeye odaklanırken bir yandan da bu malzemelerin nasıl üretildiğini, yani aslında malzemenin üretilme teknolojilerini de yakından ele alıyoruz.
Biz aslında sadece önümüzdeki 3-5 yılın planlamasını yapmıyoruz. Hem malzeme hem de üretim teknolojilerindeki yıkıcı inovasyonlarla gelecek 50-100 yılın altyapısını hazırlıyoruz. Bu nedenle yurtiçinin yanı sıra yurtdışında da büyümemizi sürdüreceğiz. Ana hedefimiz yurtdışında 1-2 büyük satın alma daha yapmak. Bu satın almalar için öncelikli pazarlarımız Kıta Amerikası ve Avrupa” diye konuştu.
“İleri malzeme pazarı 100 milyar dolara ulaşacak”
Bugün ileri malzeme pazarının dünyada 65 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını söyleyen Burak Orhun şu bilgileri verdi: “Bu pazarın önümüzdeki 5 yıl içerisinde 100 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmasını öngörüyoruz.
Malzeme Teknolojileri Grubu olarak bugün ciromuzun içerinde ileri malzemenin payı yaklaşık yüzde 10. Bunu 5 yılda yüzde 30-40’lara çıkarmayı istiyoruz. Portföyümüzü bu yönde dönüştürebilmek için satın almalar yapmamız gerekiyor. Bu satın almalar için öncelikli pazarlarımız Kıta Amerika’sı ve Avrupa. Bu satın almaların yanı sıra şirketlerimizin atacağı diğer büyüme adımlarıyla birlikte, hedefimiz bu payı 5 yılda yüzde 20’lere çıkarmak.”
Çimsa tesislerinde yenilenebilir enerji yatırımlarına da ağırlık verdiklerinin altını çizen Umut Zenar “Afyon tesisimizdeki güneş enerjisi santralı (GES) yatırımımızı 2023'te tamamlayarak devreye aldık. Aynı şekilde, geçtiğimiz aylarda Buñol fabrikamızda 4,2 milyon euro yatırımla kurduğumuz GES’te enerji üretimimiz başladı. 11 bin adet güneş paneline sahip santralimiz, 14 futbol sahası büyüklüğünde ve 100 bin metrekarelik bir alanı kapsıyor. Şimdi sıra Eskişehir’de. Burada da çalışmalarımız devam ediyor. Çimsa’da yenilenebilir enerjinin payı 2023’te yüzde 54. 2030 yılında hedefimiz yüzde 80’in üzerine çıkarmak.”
3 yılda kârlılığı 7 kat artırdı
Geçtiğimiz günlerde tamamlanan Mannok satın almasının, Çimsa’nın ürün ve coğrafya çeşitlendirmesi için çok önemli olduğunu dile getiren Umut Zenar, “Yaklaşık 2 yıldır takip ettiğimiz bir şirketti Mannok. Tüm alanı 4 bin dönüm büyüklüğünde. Yani yaklaşık 600 futbol sahası gibi düşünebilirsiniz. Teknolojik olarak da son derece ileri seviyede. Özellikle paketleme tesisi tam otomatize, robotlarla çalışıyor.
Bir fabrikadan ziyade, tabir-i caizse bir organize sanayi bölgesini bünyemize kattık. Ve böyle bir şirketi 5,5 çarpanla aldık. Finansal olarak da çok başarılı bir anlaşma oldu bizim için. Şimdi hedefimiz burayı daha da büyütmek. Biz 2021’de Bunol’i aldıktan sonra, bu tesisteki kârlılığı 7 katına çıkardık. Bu bizim sektörümüz için müthiş bir oran. Mannok hali hazırda zaten son derece kârlı. Özellikle yalıtım ve ambalajda İngiltere’de çok aktif.
Sadece İngiltere’de yılda 150 milyon euro ciro yapan bir şirket” diye konuştu. Zenar’ın verdiği bilgilere göre Çimsa bugün 6 kıtadaki 70’e yakın ülkeye ihracat yapıyor. Beyaz çimentoda dünyanın en büyük ikinci üreticisi. ABD’de pazar payı yüzde 20’ye ulaşmış durumda. İspanya’da ise pazar lideri. Zenar, “2023 yıl sonu itibarıyla toplam gelirlerimiz içerisinde döviz gelirlerinin payı yaklaşık yüzde 60 seviyesinde. Mannok satın almamızla birlikte, bu oranı yüzde 70’in üzerine taşımış olduk” diye anlatıyor.
İrlanda’nın en büyüğünü satın aldı
Yapı malzemeleri alanındaki devrime, üçlü bir dönüşüm stratejisiyle öncülük ettiklerini ifade eden Çimsa CEO’su Umut Zenar ise, 2021 yılında Bunol satın almasını tamamlayarak, beyaz çimentoda dünyanın sayılı üreticileri arasına girdik. Avrupa’daki bu büyüme adımımızı, Amerika coğrafyasına taşımak adına, ABD’de gri çimento üretim tesisinin temellerini attık.
ABD’de var olan beyaz çimento tesisimize ilave olarak hayata geçireceğimiz bu tesisle hem bölgedeki ürün çeşitliliğimizi artıracak hem de dünyanın en rekabetçi pazarlarından Amerika’da ayak izimizi güçlendireceğiz. Son olarak geçtiğimiz günlerde, İrlanda merkezli Mannok Holdings’in yüzde 94,7’lik hissesinin satın alımını tamamlayarak, Mannok’u Çimsa bünyesine kattık. Bu satın alma, İspanya ve ABD’den sonra, Birleşik Krallık coğrafyası pazarında da bize yeni kapılar açacak” ifadelerini kullandı.