Savaşta çocukların sığındığı konak "Yazarlarevi" oldu
Ekmekçi Halil Bey’e ait konak, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nda kadın ve çocukların sığındığı ve günlerce işgal güçlerinden saklandığı yer olarak tarihe iz bıraktı
Adana'da, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sırasında kadın ve çocukların sığınma evi olarak kullanılan Ekmekçi Halil Bey Konağı günümüzde "Yazarlarevi" olarak hizmet veriyor.
Adana’nın Seyhan ilçesinde bulunan Ekmekçi Halil Bey’e ait konak Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nda kadın ve çocukların sığındığı ve günlerce işgal güçlerinden saklandığı yer olarak tarihe iz bıraktı. Geçmişte çocukların sığındığı ev günümüzde yazarların çeşitli etkinlikler düzenleyip konakladığı Yazarlarevi olarak hizmet veriyor. Bunun yanında her yaştan bireyler için çeşitli etkinlikler de düzenleniyor.
Konağın sahibi Ekmekçi Halil Bey’in torununun kızı Hülya Başak Ekmekçi, savaş sırasında konağın milli mücadelenin halk nezdinde karşılık bulduğunu ve konağın bir toplantı yeri olarak da kullanıldığını belitti. İşgal altında bulunan yerlerde valiliğin ‘kenti boşaltın’ emrine karşı çıkan halkın kahramanlık göstererek Adana’yı terk etmediklerini ve işgale karşı durduklarını ifade etti. Ekmekçi, konağının şu anki salonunda yapılan toplantıların nedenini şu şekilde ifade ediyor:
“Mitras salonu sur gibi sadece avluyu görüyor. Salon yola bakmıyor, burada yapılan toplantılarda çıkan ışık yola sızmıyor doğal olarak işgal kuvvetlerinin askerleri burayı görmüyor. Burada Adana’yı işgalden kurtarmak için bir takım toplantılar yapılıyor kararlar alınıyor ve işgale karşı direniş gösteriliyor. Ekmekçi Halil Bey yani büyük dedem de bu toplantılarda bulunuyor” diye konuştu.
"Kaç Kaç Emri" çıkarılana kadar, kadın ve çocuklar bu konağa sığındı
Mitras salonunun valiliğin kenti boşaltın yazılı emrinden sonra direniş gösteren halkın çocuklarının sığındığı yer olarak da kullanıldığını söyleyen Ekmekçi, ‘kaç kaç emri’ çıkarılmadan önce halkın işgal kuvvetlerine direnirken, çocukların buraya sığındığını belirtti. Ekmekçi, “Eli silah tutan Adanalılar cephelerde savaşırken çocuklar bu konakta işgal kuvvetlerinden saklanıyordu. Kaç kaç emri çıkarıldıktan sonra çocuklar zorunlu olarak dağlara kaçırıldı. Kurtuluş Mücadelesi’nin başarılı olmasıyla Fransızlar Adana’yı terk etmeye başladı. Fransızların Adana’yı terk etmesinden sonra çocuklar dağlardan geri döndü” dedi.
Kurtuluş Mücadelesi’nde halkın her türlü fedakarlığı yaptığını söyleyen Ekmekçi, savaş sırasında ülke genelinde yiyecek sıkıntısının yaşandığını ve konakta kalan çocukların pekmez ve ekmekle beslendiklerini aktardı. Ekmekçi, “Ninem gözleri yaşlı bir şekilde anlatırmış. Burada bir sürü çocuk var, sığınmışlar buraya. Ben bunları neyle besleyeceğim. Dışarı çıkamıyorlar, bir şey alamıyorlar diye ağlarmış. Dedemizin yaptığı ekmek ve o zamanlar ahşap kutularda saklanan katı bir pekmez varmış adı Belen pekmezi. Bu pekmez nöbet şekeri ve gerçek baldan yapılırmış. O pekmezden ağızlarına birer parmak verirmiş. Yeri geldiğinde 3-4 gün burada kalıyormuş çocuklar. Biraz ekmek biraz pekmezle günü geçirmeye çalışırlarmış” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.