Portakal Çiçeği Karnavalı: Bravo… Bravo… Bravo…
“Bu karnaval, fantastik bir düşüncenin gerçeğe dönüşmesidir.” Namık Kemal Biçer
Bu karnaval göstermiştir ki, Adana halkını birleştiren değerler,
ayrıştıran değerlerden çok daha güçlüdür…
Türkiye’nin ilk ve tek karnavalı olan “Portakal Çiçeği Karnavalı”nına tanık olduk.
Az buz değil onuncu yıl…
Etkinlikten önce – itiraf edeyim – kaygılarım vardı.
İlk kaygım, karnavalın, siyasiler aracılığıyla festivale dönüştürülmesiydi.
O zaman karnaval, halktan uzaklaşıp, siyasetin gösteri alanı olabilirdi.
İkinci kaygım ise Portakal Çiçeği Kokusunun, Kebap kokusuna kurban edilmesiydi.
Öyle ya son zamanlarda Adana’nın tarihi kökleri olan bunca değeri dururken, gastronomi adı altında sadece Kebap Kokusuna dönüştürülmesi düşünülmeye değer bir konudur.
Adana kültürü sadece kebaptan oluşmamıştır… Kebap tamam… Ama kebabın, diğer değerlerimizin cenaze yemeği olmasını önlemek konusunda hassas olmalıyız.
Üçüncü kaygım ise, karnavalın sokaklardan alınıp iki park (Atatürk parkı, Merkez Park) ile sınırlandırılmasıydı.
VE KARNAVAL
Bu güzel şehrimin güzel insanlar, karnaval havasına girince kaygılarımın yersiz olduğunu mutlulukla gördüm.
Portakal Çiçeği’nin mutluluğu, kebap şişi tarafından etkisiz hale getirilmedi.
Kebap kokusu ve portakal çiçeği kokusu birbirlerinin farklılıklarını bilerek kaynaştılar.
Örnek bir birlik sergilediler.
Şehrin cadde ve sokakları darmadağınık olmadı…
Umumi tuvaletlerin yanında sıkma börek satanlara rastlamadı…
Halk yüreğindeki karnaval coşkusunu istediği gibi huzur ve güvenle yaşadı.
SEVİNCİN BİRLEŞTİREN FOTOĞRAFI
Bu yaşa geldim, Adana halkını birleştiren böyle bir sevinç dalgası görmedim.
Normal zamanda asla bir araya gelmeyecek insanlar, bir anda yükselen “Adana’ya gidek mi?” türküsü ile karşılıklı oynadılar. .
Sıradan bir günde bu insanların karşılıklı oynaması namus meselesi olup cinayet nedenidir.
Çünkü halk kalbindeki kötü niyetleri bırakıp, insanlığı ile gelmişti.
Bu karnaval, sevincin birleştiren fotoğrafı idi.
Sevincin insanları birleştirme gücünün belgesi idi…
BİR UZMAN GÖRÜŞÜ
EXPO – 2016’yı organize eden kişi hem Adanalı hem de değerli bir dostumuzdur. Karnaval hakkında görüşlerini almak için aradım. Şöyle dedi:
“33 yılım, ulusal ve uluslararası organizasyonlar yaparak geçti. Fakat bu kadar başarılı ve canlı bir organizasyona şahit olmadım. Senin gibi beni arayarak ne düşündüğümü soruyorlar. Ben de tek kelime ile “Fantastik bir düşüncenin gerçeğe dönüşmesi” diyorum…”
Sayın Biçer bu saptamayı yaptı ve ardından benim de yürekten katıldığım teşekkürleri sıraladı: “Başta Ali Haydar Bozkurt Bey’e, Adana Halkına, Adana Valisi ve Başta Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere İlçe Belediye Başkanlarına, özellikle belediye çalışanlarına, emniyet görevlilerine, organizasyon yetkililerine ve Adana misafirperverliği gösteren bütün yurttaşlara bir organizatör olarak minnet duyuyor ve kutluyorum” dedi.
KARNAVALIN GİZLİ KAHRAMANLARI
Karnavalın yapıldığı alana değişik zamanlarda gittim. Halkın kendini güven içinde neşe ve huzura terk ettiğin gördüm. Emniyet güçleri, halkı huzursuz edecek hiçbir olaya izin vermemişti.
Her yer temizdi. Köşede bucakta, üzeri tiril tiril temiz insanlar çöp topluyorlardı… stantlar yerli yerinde…
Halka bu olanakları sağlayanlara teşekkür borcumuz vardır.
Bu karnavalı tek kelime ile anlatmak gerekirse: “Bravo…”
Üç kelime ile anlatmak gerekirse: “Bravo… Bravo… Bravo…”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.