1. YAZARLAR

  2. Vedat Kahyalar

  3. Politik Tercihler Kimin Tercihleri Aslında
Vedat Kahyalar

Vedat Kahyalar

Politik Tercihler Kimin Tercihleri Aslında

A+A-

Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne geçişte farklı etnik grup ve nüfusları, ülkenin en 
önemli meselelerinden birini oluşturmaktaydı. Çünkü Osmanlı Devleti Trablusgarb Savaşı’ndan, Kurtuluş Savaşı’na kadar devamlı savaşlarda hem sınırlarını hem de  nüfusunu önemli ölçüde kaybetmişti. Cumhuriyet öncesinde, Kurtuluş savaşında, 
Türklerin nüfus kaybı devam etmiştir. Bu süreç sonrasında Cumhuriyetin başlarında ülke nüfusu 13.464.564’tür. Bu nüfusun yaklaşık % 75’i köylerde 
yaşamakta, çoğunluğunu da çocuk, kadın, yaşlı ve gaziler oluşturmaktaydı. 

Nüfusun neredeyse tamamına yakını, okuma-yazmayi bile bilmiyorlardı. Çoğunun bir mesleği bile yoktu.

Ülkede Cumhuriyetin niteliklerinin halka benimsetilebilmesi için şehir nüfusunun arttırılması, okuma yazma oranının yükseltilmesi, ülke ekonomisinin iyileştirilebilmesi gerekmektedir.Bunun için, üretimde, hizmet sektörlerinde, devlet hizmetlerinde, tarım ve hayvancılıkta 
çalısabilecek nitelikli nüfusa ihtiyaç bulunmaktaydı.

Uzun yıllar yaşanan savaşlarda kaybedilen nüfus çoğunlukla yerli unsurlardan olmuştu. Yahudiler, Ermeniler, Rumlar  ve diğer gayrımüslümler savaşlara katılmamışlardı. Bu sayede daha eğitimli ve zengin olabilmişlerdi. Ozellikle; finans, yönetim, ticaret ve sanayi işletmeciliğinde hakim konumda olmuşlardı.

Yeni cumhuriyet için gerekli bürokratlar, büyükelçiler, üniversite mensupları, hastaneler, sosyal yaşamın mimarları medya ve sanat dünyası da çoğunlukla bu insan kaynaklarıyla takviye edildi. Bu sayede bu zengin ve gelişmiş komşularımız yeni Türkiye'nin " rol modelleri " oldular.

Bu gayrımüslümlerin sayısının  2 milyona yakın olduğu iddia edilir. Çoğu, soyadı kanunuyla Türkçe soy adları almışlar ancak dinsel ve kültürel olarak Anadolu insanına fazla karışmamışlardı. Laiklik uygulamasının ana sebebinin bu kitleleri korumakla yakın ilişkisi olduğu açıktır. Bu kitlenin içinden müslüman olanlar, Türklerle evlilikler yapıp Türkleşenler olduğu gibi gizli bagajları olanlar da günümüze kadar var olmuşlardır.

Gazze'de yaşanan vahşi  soykırım ve halkımızın İsrail mallarına /destekçilerine yaptığı boykotların etkisizliği, medya ve siyasal temsilcilerinin suskunluğu, bu bilgiler ışığında değerlendirilince farklı ve manidar anlamlar çıkıyor ortaya. 

Çürük ve çoğu yanlış iddialarla dinimize saldıran, peygamberimize hakaretler eden gazeteciler, şovmenler, sosyal medya fenomenlerine milyonlarca kişinin destek vermesi bu rol modellerin etkisi olabilir mi?

Kurulan proje partiler, yanlış ekonomik politikalar, adalet ve eğitimin gerektiği gibi hakim olamaması, bir çok  teknolojide dışa bağımlılık , nitelikli evlatlarımızin beyin göçü yoluyla ABD, İngiltere ve İsrail'e hizmet eden kurumlarca istihdam edilmeleri, 30 milyon hektar ekilebilir tarım arazisi olmasına rağmen, halkın çoğunun et ve et ürünlerine, süt ve süt ürünlerine, sebzeye, meyveye rahatça ulaşamamasının sebebi ne olabilir ?
Uçak, otomobil uretebildigimiz halde bu üretimlerini neden ve nasıl engellendiğini sorgulamayalim mi?
Ülke nüfusunun yarıdan fazlasının asgari ücret düzeyinde, emeklisinin kahir ekseriyetinin bunun da çok altında geçinmeye zorlanması neyin sonucudur ?

Bitmek bilmeyen bölücü terörün , yaşadığımız  ekonomik krize rağmen dünyada en fazla göçmen kabul etmenin mantığını kim izah edebilir ?

Bu politik tercihler yerli tercihler mi sizce ? 

Bu yazı, etnik sorgulamadan ziyade, yanlış rol modellerin etkisinde, yanlış işler yapanları hedef alma amacıyla yazıldı.

Etnik yapısı kendince sağlam, zihniyeti kötü etkilerle kirlenmiş insanlar az mı bu ülkede?

Halkı rahatsız eden her politik tercihin arkasında kötü niyetler, gizli emeller aramak yanlış mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.