Kuruluşlarının 40’ıncı yılı dolayısıyla Emekli Astsubaylar Günü’nde konuşan Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Adana Şube Başkanı Oğuz Şahin, yaşadıkları sorunları dile getirerek yetkililerden çözüm istedi.

Atatürk Parkı’nda gerçekleşen tören İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından Atatürk Anıtı’na çelenk sunumuyla başladı. Törende konuşan TEMAD Adana Şube Başkanı Oğuz Şahin, "Dünyanın hiçbir ülkesi, terörle savaşmış kahraman askerini, sokaklarda hak aramak zorunda bırakmazken maalesef bizler, özlük haklarımızla ilgili taleplerimizi sokaklarda aramak zorunda kalıyoruz ve Astsubaylar Günümüzü buruk bir şekilde kutluyoruz" dedi.

Oğuz Şahin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"ASTSUBAYLIK, MESLEK DEĞİL YAŞAM BİÇİMİDİR"

"Bizler TEMAD olarak bugün, 40’ıncı Kuruluş Yıldönümümüzü ve Astsubaylar Günümüzü kutluyoruz. Bu kapsamda, 98 şubemiz ve temsilciliklerimizle tek vücut olarak tüm Türkiye’de ortak bir basın açıklaması yapıyoruz.

Astsubaylık, Vatana hizmette yaz-kış, yağmur-çamur, yer-gök, su altı-su üstü, gece-gündüz, yurt içi-yurt dışı, mekân, sınır ve mesai mevhumu gözetmeksizin, canları pahasına her türlü görevi fedakârca yerine getiren yiğitlerin, meslekten ziyade bir yaşam biçimidir.

Dünyanın hiçbir ülkesi, terörle savaşmış kahraman askerini, sokaklarda hak aramak zorunda bırakmazken maalesef bizler, özlük haklarımızla ilgili taleplerimizi sokaklarda aramak zorunda kalıyoruz ve Astsubaylar Günümüzü buruk bir şekilde kutluyoruz. Peki kimdir bu Astsubaylar?

Astsubaylar vatanları için canlarını feda etmeleri gerektiğinde gözlerini kırpmadan şehit olan ve emekli olduklarında da mesleğe başlarken ettikleri yeminlerine sadık kalarak, milletimize örnek olan insanlardır.

"SEÇİMDEN SONRA UNUTULDUK"

Bugüne kadar yetkililerle doğru iletişim kurarak masada anlaşmanın yollarını çok aradık. Çalmadığımız kapı, gitmediğimiz kurum, elini sıkmadığımız bürokrat kalmadı. Bizi görmezden gelmeye çalışanlara kendimizi tanıttık ve gülümsememizi hiç eksik etmedik. Hepimiz için onur mücadelesi haline gelen haklarımızı almak uğruna senelerce mücadele verdik. Sn. Cumhurbaşkanımızla dahi her türlü zorluğa karşı defalarca görüştük. Her defasında da bizlere çok olumlu yaklaşımlarda bulundu. En son "seçimden sonra" diye bizzat sözleri var. Ama ne varsa, alt kademesi bizleri bir türlü sevmedi, sevemedi. Oysaki bizler, üvey evlat değiliz.

hak eden lakin birkaç kendi cebini düşünen kişiler tarafından hakir görülmeye çalışılan yiğit oğlu yiğitleriz.

Bizler, hiçbir zaman görevimizden kaçmadık. Milletimizin namusu, şerefi, ülkemizin ise bağımsızlığı için canımızı vermekten asla çekinmedik. Atalarımızın kanla çizdiği topraklarımızı, bizler de, kimimiz uzuvlarımızı kaybederek gazi olarak kimimiz de canımızı ortaya koyup şehit olarak koruduk. Karlı dağlarda, karanlık sularda, günlerce uykusuz gecelerimiz oldu. Ama asla… Mazeret uydurup demedik ki soğukta üşüyoruz, sıcakta terliyoruz. Şayet, biz bu onurlu mesleği seçmişsek hiçbir mazeret üretmeksizin görevimizi yapıyoruz. Öyleyse herkes de görevini mazeretsiz bir şekilde yapmak zorunda.

Ama ekmek davası için ama da meslek aşkı için başladığımız kutsal görevimiz Astsubaylığı ve dolayısıyla da biz Astsubayları hakir gören zihniyeti, asla kabul etmiyoruz. Kendilerini bizden üstün görüp masa başında ahkâm kesenleri, Allah’a havale ediyoruz.