Bazı insanlar bazı konularda hatta her konuda havanda su dövmekle ömürlerini geçirirler. Herkes tarafından kabul edilmiş doğrular karşısında bir türlü gerçeklerle yüzleşmek yerine sürekli kendi yankı odalarına hapsolmuş durumdadırlar. Farklı bir görüş, düşünce, sese kapalı oldukları için kendilerini narsist bir şekilde herkesten üstün görmekte de bir beis görmezler.

            Suyu bulandırmak, ortalığı karıştırmak ve nifak sokmak adına sürekli eksantrik sorularla güya bir bilinç oluşturmaya çalışalar da bir sonuç elde etmeleri mümkün değildir. İyi niyetli ve toplumsal duyarlılık adına ortaya konan bu tutum ötekileştirme ve kutuplaşmaya neden olmaktadır. Peş peşe sordukları sorularla güya bunlara cevap bulmaya çalışmak dertleri olmadığı için verilen cevaplar hiçbir zaman onları tatmin etmeyecektir. Siz ne derseniz deyin onlar mutlaka bunların hepsine bir kulp takacaklarından emin olabilirsiniz.

            Bazı insanlar doğuştan muhalif oldukları için her konuda mutlaka farklı bir bakış açısına sahip olmaktadırlar. Bu farklılık ve farkındalığı bir üstünlük olarak gördükleri için kibir abidesi olarak her şeyi onlar bilmektedir. En büyük özellikleri insanlara tepeden bakarak kendisi dışındaki herkesi cahil görmeleridir. Yapılan her açıklamaya şüphe ile bakarak şeytanın aklına gelmeyecek bir yaklaşım ortaya koymaktadırlar. Unutmamak gerekir ki şeytan da her şeyi bildiği için lanet halkası boynuna geçmiştir.

            Bu tipler sadece kendilerine zararları olsa çok fazla önemsemez boş verip geçebilirsiniz. Fakat ortaya koydukları komplo teorileri ile zihinleri bulandırarak başkalarını da etki altına alma potansiyelleri mevcuttur. Kendilerine bu şekilde taraftar bulmaları durumunda sürekli çıtayı daha da yükseğe koyarak kendi egolarını tatmin edebilirler.

            Aslına baktığınızda özel hayatlarında bir baltaya sap olamadıkları için bu eksikliği bu şekilde kamufle etmeye çalışırlar. Ortaya çıkan bu kompleks onları zaman içerisinde daha da hırçın ve agresif yapmaktadır. Az da olsa kendilerine taraftar bulduklarında verilen bu gazın etkisiyle istikrarlı bir şekilde muhalefete devam etmektedirler.

            Sonuç olarak; bazı insanlar boş kasnak gibi avare dönerek topluma faydalı olduklarını sansalar da zerre katkıları olmayacaktır. Bu zan ve sanı ile günlerini gün etseler de günün sonunda dönüp arkalarına baktıkların da bir arpa boyu yol almadıklarını göreceklerdir. Bu şekilde boşa geçmiş bir ömür inancımızın ifadesi ile de iflastır ki ne büyük gaflet ve delalet olacaktır. Leyleğin ömrü laklakla geçerken, boşa geçmiş bir ömre de yaşam denir mi? Diye sormakta akıllarına gelmediği için bir ömür heba olacaktır.

            Esenlik dileklerimle,

            Erol Aydın