İzmir Ve İzmirli Güzel İnsanlar
Bugün öğle saatlerinde, 14:51’de İzmir’de, Kandilli Rasathanesi’nin verilerine göre 6.6 şiddetinde bir deprem meydana geldi.
Bornova ve Bayraklı’da en çok hissedildi, binalar yıkıldı.
İnsanlar canının peşine düştü, yakınları da canlarından haber alma peşindeydi…
Oğlum ve annesi Bornova’da ikamet ediyorlar, ilk beş dakikada ulaştım, iyilerdi, oturdukları bina’dan çıkmayı başarmışlardı.
Sonrasında, dostlarımı aradım tek tek…
İlk saatlerde zor olsa da zaman içerisinde ulaştım hepsine, kendileri de aileleri de iyilerdi, bir arkadaşım hariç, şu saatlerde halen ulaşmaya çabalıyorum ama ulaşamıyorum halen.
Densiz, insan demenin günah sayılacağı iki kadının tweetine rastladım bu arada, Allah sizi bildiği gibi yapsın inşallah, yaratık bunlar…
Bu ülkede savcılar bu tweet’leri görüyordur, kanımca cezasız kalmayacaktır bu yaklaşımları.
Daha sonra, sosyal medya’da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin afet yerine gönderdiği yardım ya da ekipler için siyasi isimlerin katkılarından dolayı gibi metinler okudum, koskoca kelli felli Devlet’te yetkili insanlar yazmışlardı…
Yazık, yazık!..
İnsanlar canı derdine düşmüşler, isim nedir isim!..
Devlet tabii ki yardıma koşacak, isim n!
Sadece, vatandaşı bilgilendirmek amaçlı kurum adıyla şu şekilde müdahale ediyoruz denilir, çocukluğunuz mu sorunlu geçti, nedir bu yalakalık insanlar can derdindeyken.
Şu ismin koordinasyonunda İzmir’e yardım ulaştırıyoruz diyor adam, adam dediğim Devlet büyüğü, yazık…
Depremin ilk dakikalarında, çorumuzun çocuğumuzun haberini almaya uğraşır halde televizyona kilitlenmişken, İzmir’den yapılan canlı yayın kesilip, Sayın Cumhurbaşkanımızın tweeti ekranları kapladı, biraz tanıdıysam Cumhurbaşkanımız dahi kızmıştır bu duruma.
Medya gerçekten artık yeter dedirtiyor, yeter…
İzmir, bu ülke’nin incisidir, kültürüdür, sanatıdır.
Herkes işini yapsın, kimse Devlet’in sahibi gibi davranmasın, komik olmasın.
Durumu kullanıp siyaset yapma çabasındaki herkesi tüm kalbimle kınıyorum.
İzmir’e yürekten geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Üzgünüm…