ÜSLER KAPATILDIĞINDA DEMİREL ADANA'DAYDI

Bir kadın biraz hamile, bir insan biraz şerefsiz, bir devlet biraz bağımsız olamaz...

*

Süleyman Demirel, devletin bağımsızlığı adına ABD üslerini kapatmış,

Kenan Evren, teslimiyet olarak üsleri yeniden açmıştı.

İnsan biraz uzun veya biraz kısa olabilir. Az esmer veya biraz pinti olabilir. Ama insan biraz namuslu veya biraz şerefsiz olamaz.

Bir kadın biraz hamile olamaz.

Bir devlette biraz ilkeli veya biraz bağımsız olamaz.

Hülasa; bir kadın biraz hamile, bir insan biraz şerefsiz, bir devlet biraz bağımsız olamaz... Ya haliledir, ya şerefsizdir veya bağımlıdır...

Devletin ödün vermeye tahammül etmediği en temel nitelik bağımsızlığıdır.

Bir devletin bağımsızlık ilkesi, güçlü orduya sahip olması kadar caydırıcıdır.

KAPATMAYA GİDEN SÜREÇ

Bülent Ecevit ve Necmettin Erbakan ile Başlayıp, Süleyman Demirel ile devam eden "ABD Üsleri'nin kapatılma süreci", Türkiye tarihine, bağımsızlık konusunda kararlılığın ortaya konduğu onurlu bir eylem olarak tarihe geçmiştir.

20 Temmuz 1974'te başlayan Kıbrıs Barış Harekatı üzerine başlayan ABD Ambargosu, sadece ve sadece ABD karşıtlığını yoğunlaştırmaya yaramıştır.

Ambargo tehdidine aldırmayan Ecevit,  Erbakan'ın desteği ( Hatta yüreklendirmesi) ile harekata devam etmiş ve bir anlamda ABD'ye meydan okumuştur.

Daha sonra gelen 1. MC Hükümetinin Başbakanı olan Demirel, ambargonun kaldırılmasını aksi takdirde sayısı 21'i bulan ABD üslerinin kapatılacağını ilan etti.

DEMİREL ADANA'DAYDI

Amerikalılar, Türklerin, ABD üslerini kapatmaya cesaret edemeyeceklerini düşünüyorlardı. Anarşi ile boğuşan Türkiye üsleri kapatacak cesareti bulamazdı.

ABD'nin ambargosu ile sınırlarımızdan TSK'lerinin kullanacağı mühimmatın yedek parçaları geçmiyordu ama bol bol, anarşi, nifak, ayrılık tohumları, hıyanet geçiyordu.

Sonuçta, Demirel',n "Ambargoyu kaldırın, aksi takdirde üsleri kapatırım" kararlılığı yerini buldu ve 25 Temmuz 1975 tarihli bir kararnameyle ABD Üslerinin tamamı kapatıldı ve Türk Silahlı Kuvvetleri üslerin yönetimini ele aldı.

Bu tarih ilginçti, çünkü İncirlik'inde içinde bulunduğu üsler kapanırken Demirel Adana'daydı. Demirel, Adana'da Aslantaş Barajı'nın açılışını yaparken, İncirlik Üssü ve Zincirbozan'da bulunan ABD Üssü'nde ABD bayrakları iniyor yerine Türk Bayrakları göndere çekiliyordu.  

ABD şokta idi. Olayı bir şaka sandı. Ama Türk Devleti şaka yapmıyordu. İçeride birbirine amansız muhalif olanlar, söz konusu devletin bağımsızlığı olunca kenetlenmişlerdi.

ABD'DEN GERİ ADIM... AMA...

Üslerin kapanma tarihinden bir hafta sonra ABD Senatosu Ambargoyu kaldırma kararı aldı. Fakat Türk Devleri üslerin açılmasına izin vermedi.

ABD üsleri bir bir boşaltılırken, askerleri de ülkeden çıkarıldı.

ABD Senatosunun kararı ile yumuşamayan Türk Hükümeti'ne karşı ABD, bu kez ambargoyu sertleştirme kararı aldı. Fakat, ABD'nin bu kirli siyaseti Türk Devleti'nin kararlılığına çarpıyordu.

1978 yılına gelindiğinde Ambargo ile Türk Devletine baş edemeyeceğini anlayan ABD Kongresi ambargonun tamamıyla kaldırılması kararı aldı.

Ama Türk devleti bağımsızlığından ödün vermeyecekti ve üslerin açılmasına yine izin vermedi.

Mesaj açıktı: Sizin ambargo ile kararlarınızın bizim bağımsızlık kararımızla bir ilgisi yoktur.

"ABD'NİN OĞLANLARI "

Bu kez ABD, kirli siyasetini daha da kirleterek, Türkiye içinde beslediği "Oğlanları" devreye soktu. (Oğlan kavramı benim değil, ABD'li yetkililere aittir. Bizim oğlanlar işi yaptı, ifadesi tarihe mal olmuştur)

İşte ABD'nin Oğlanları 12 Eylül 1980'de yönetime el koydu. Parlamento, siyasi partiler, sendikalar kapatıldı, hak ve özgürlükler askıya alındı.

Peki size bir soru, 12 Eylül'de yönetime el koyan "ABD'nin oğlanları" uluslararası alanda ilk olarak hangi kararı almışlardır?

Söyleyeyim: 18 Kasım 1980'de ABD üslerinin açılması. (  2 ay 6 gün sonra)

Türk devletinin bağımsızlığının bir simgesi olarak kapatılan ABD üsleri, ABD'ye teslimiyetin bir ifadesi olarak "ABD'nin Oğlanları" y-tarafından yeniden açılmıştır.

Üstelik, üsleri kapatan Demirel, ABD bayrağını indirdiği Zincirbozan'da tutsak edilmişti.

Devletin bir hafızası vardır... Ama seçilmiş olarak yönetimde söz sahibi olanların hafızası veya bilgisi var mı bilemem.

ABD severlerin ambargo gibi yaptırımlardan korkmalarına neden yok.

Bana gelince, bağımsızlığım, ABD'nin kararlarına göre değişecekse, zaten bağımsız olduğumu düşünemem.

Üslerde Türk Bayrağı dalgalanmadıkça milyonlarca insan gibi benim de gözlerim açık olarak toprağa karışacağım...

Biraz kendimize güven ihtiyacındayız...

Biraz...

Sedat Memili - Kucuksaat.com