Hüseyin Acarlar'dan anket firmaları ve haber sitelerine çağrı
Saadet Partisi Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hüseyin Acarlar'dan açıklama...
Çıban politik hayatın bohem duygularının çıvgınlığında, sürüyle reklam çılgınlığı arasında "anketler" ve "Anket haber" üzerinden Adana ve Adanalıyı farklı tercihlere zorlayan kimi mahfiller bu açıklamayı zorunlu kılmıştır. Alışık olmadıkları müteal bir üslupla ağdalı ifadelerimin muhataplarımızca anlaşılmasını umuyorum.
Çıvgın”; kavganın mücadelenin, “çıban”; sefaletin, hazzın ve eğlencenin, “reklam” yalancı gerçekliğin ve ekonomik sömürünün fenomenliğe hitap ile profesyonel trollüğün üzerine bilimsel sosu dökülmüş üçü bir arada halidir.
"Aç bırak itaat etsin, cahil bırak biat etsin" politik zihniyete teslimiyetin bu muhteşem kavramlarına mahalli seçim sürecinde aklını kiraya vermişler, düdük sahiplerine yaranmak adına bizleri yani Saadet Partimizi de yok saymaya kalkmışlardır. İtibar suikastine soyunmuş, sözde anket ve haber firmalarına bu etiksiz ve hukuksuz durumlarına son vermeleri çağrısında bulunuyorum.
Medyaşör bilinçlerin özgürlük mintanıyla rakamsal veriler üzerinden anket abra ka - dabrasıyla ortalıkta dolaşması, garip, ezoterik ve kabul edilemez ama tarafımca da anlaşılabilir bir durum.
Çöpü kadar ışık saçmaktan mahrum medyaşörlerin başkalarının cümleleri üzerinden ellerinde olimpiyat meşalesi taşır gibi " anket haber" diye paylaşımları Adanalıyı yanıltmaya dönük, seçmen tercihini değiştirme, nihayetinde aldatmaya, yönetmeye dönük saygısız ve hukuksuz bir tutumdur. Bu çabalar sadece ücretleri mukabilinde kimlik ve kişilik taşımanın etiksizliğini de dışa vuruyor.
Anketlerde Saadet Partimizi " diğerleri" diye sınıflandırmak metodolojik araştırmalarda evreni temsil eden örneklemin ölçme krtirerindeki tutarlılık ve cehaleti bir yana öncelikle bilimsel etiğini sorgulatır cinsten.
Gerçeğin; gösterge, imgeler ve simülakra boyun eğdiği; hile yoluyla değişikliğe uğratıldığı dijital medya aygıtları bizatihi iletinin kendisidir. Zihinsel illüzyona soyunup insan hak ve onuruna aykırı hal ile Adana’yı aldatmaya kalkmak nasıl bir hizmete tekabül ede acaba? Bu duruma duyarsız kalmamız mümkün değildir.
Sözün özden uzaklaştığı bir sürü diyalog, monolog üzerinden her saplantının dekaloglar olarak maddelendiği politik riya iklimi hakikatin önüne geçemeyecektir, geçmişte de geçememiştir.
Herkesin her şeyi bildiği, herkesin her şeyi savunduğu siyasal hayatın her alanındaki etiksizliğin saygınlık gördüğü politik ortamlar aynı zamanda nezaket ve saygınlığı yok etmeye dönüktür. Bu saygısızlığın içinde olmayacağız.
Adana seçmeninin dip dalgasında sessiz ve derinden akan; bezmiş, yılmış, ilgisiz ve kızgın durumu görememek yaralı bir bilince de işaret ediyor.
Sözün gücüne engel gücün sözcülerinin her onurlu tutuma defans uygulayıp, hedefine ulaşmasına engel çabalarına, nepolitik yarı monarşik ve nepotik vaatlerle bezeli bu havaya inat inancımız ve gücümüz milletin sinesindeki vicdandır.
Şunu ifade edeyim ki;
Seviye diplerde gezerken dibi tarif edecek dil de lal oluyor. Sözde anketçi firmaların hukuk dışı bu tutumlarını düzeltmelerini umuyor ve bekliyorum. Aksi durumda hukuksal mecrada bu kirli ilişkiler politikasını deşifre etmek boynumuzun borcu olacaktır.
Kadim tarih gösterdi ki Tanrıdan rol çalan, kibri ile insanlığa tahakküm etmeye kalkan kim varsa Hak karşısında kaybedenler arasında yerini almıştır.
Kadim tarih yine gösterir ki, kendilerine ulûhiyet biçen, en doğru bilgiye ve pozisyona sahip iddiasıyla milleti yanıltanlar, kleptomani histerisiyle nevrotik hastalıklarına yenik tufeylilerdir.
Kadim tarih gösterdi ki kendisini layüsel gören her zihniyet tarihin vicdanında mutlak yargılanır.
Ve tarih göstermiştir ki millet, yanındakini de karşısındakini de mutlaka tanır. Ve milletin hafızası hep onsekiz yaşındaki delikanlı dimağıdır.
Ve tarih adaletin tartısında herkesi tartar.
Kamuoyuna saygıyla...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.