Adana Büyükşehir Belediyesi ne yazık ki yine asılsız bir iddia ile gündeme geldi. Adanamıza hizmet edemeyen, Sn.Karalar ve yönetimi "hizmetsizlik siyasetini" örtbas etmek için şimdi de "Makam Odası Haciz" şovunu devreye soktu. İşin aslı ise tamamen farklı. İşte detaylar!

Belediyeye hacze sözkonusu olan borcun tamamının 2016 yılına ait olduğu iddiası asılsızdır. Ekteki evrakta da göreceğiniz üzere Sn. Karalar'ın görevde olduğu tarihte bu işin kabulü yapılmıştır.

Kabulü yapılan ve faturası kesilen işin faturasına değil de ödemesine itiraz edilince firma doğal hakkını kullanarak mahkeme süreci başlatmıştır. Bu noktada ise Sn. Karalar yönetimi bir fecaate daha imza atarak karşı dava açmış ve firmanın "alacağı olmadığını" iddia etmiştir.

Mahkeme yine ekte göreceğiniz üzere dosyayı bilirkişiye göndermiş ve kabul evrakı üzerinden alacağı tescil etmiş ve "kötü niyetle itiraz" hükmü gereği belediyeye bir de 550 bin TL "icra inkar tazminatı" kesmiştir. Yani belediye bir de 550 bin TL kamu zararına uğratılmıştır!

Yine kararda göreceğiniz üzere yaklaşık 2 milyon 750 bin TL olan borç, yürütülen bu fecaat süreç ile yasal faiz işletilerek 4.2 milyon TL'ye kadar çıkmıştır. Yani Belediye 550 bin lira "icra inkar tazminatı" ile birlikte toplam 1.5 milyon TL daha kamu zararına uğratılmıştır!

Sn.Karalar kendi döneminde devam eden ve onaylanan bir ödemeyi yapmamış ve haksız itiraz ile de belediyenin kaynaklarının, halkın parasının "kamu zararı" olarak gitmesine neden olmuştur. Bir diğer husus ise neden "makam odasına haciz" işlemi gerçekleştirildiğidir.

Belediyenin onlarca gelir kalemi ve mal varlığı varken bu kadar yüklü bir alacağın haciz işlemi neden 3 koltuk 1 masa üzerinden makam odasına yapılmıştır? Burada Belediyenin hukuk birimi ve alacaklı avukatı arasındaki ilişkiyi de ayrıca açıklayacağım.

Sn. Karalar'ın belediyenin 8. katında bir başka makam odası olmasına rağmen orayı kullanmayıp yere bağdaş kurarak, ardından ise sanki belediyede hiç masa, sandalye yokmuş gibi kıraathaneden getirttiği masa ve sandalye ile poz vermesi tamamen şovdan ibarettir.

Sn. Karalar geçmişten kalan borç konusunda da halkımızı yanıltmakta ve beceriksiz yönetimini bu şekilde kapatmaya çalışmaktadır. Zira; aday olduğunda bu borçdan haberdardır. Daha da ötesi bir önceki dönem Seyhan Belediye başkanı olarak bu borçlanmalara onay vermiştir.

Bu durumların tamamını bilmesine rağmen CHP İl başkanı da bir açıklamada bulunmuş ve bu şovda rol kapma derdine düşmüştür. CHP İl Başkanı ya her şeyden bihaberdir ya da kötü niyetlidir.

Görüldüğü üzere seçimden önce "6 ayda belediyeyi borç yükünden kurtaracağım" diyen Sn. Karalar taş üstüne taş koymadığı gibi belediyenin borçlarını da artırmaktadır. Basit şovlarla ve asılsız iddialarla ne yazık ki Adanamızın itibarı ile oynamaktadır.

Kendi dönemlerinde Belediyeye kesilen faturalara itiraz etmeyip, icra da itiraz ederek bu beceriksizlikle kamu zararına sebebiyet veren ve halkın kaynaklarını çarçur eden Karalar yönetimine karşı halkımızın hakkını hukuk önünde de arayacağız.