2 Şubat akşamı Adana’da oynanan Adana Demirspor-Fenerbahçe karşılaşması iki takımında iyi mücadele ederek karşılıklı attığı goller ile 1-1 tamamlandı. Tarafsız olarak maçı izleyen herkese keyif veren, pozisyonların bol olduğu heyecanlı ve güzel bir maç oldu. Ancak maç sonrası ve ertesi gününde bilinçli olarak yapılan açıklamalar ve yaşanan olaylar maçın güzelliğine gölge düşürdü. 

Maçın bitmesi ile birlikte Fenerbahçe camiası ve taraflı gazetecileri daha pozisyonların analizleri ve farklı açıları gelmeden hakem Ali Palabıyık üzerinden Adana Demirspor’un hakkıyla aldığı 1 puana çamur atmaya başladılar. Pozisyonların farklı açıları izlendikten sonra ortalığı ayağa kaldıracak birşey olmadığını kendilerine gördü. Ama meselenin iptal edilen gol veya penaltı pozisyonu olmadığını gayet iyi biliyoruz! 

İstedikleri; şampiyonluk yarışındayken zor bir deplasmanda 3 puan almak. Bunda bir beis yok. Ancak bu 3 puanı sadece sahada mücadele ederek değil, ‘nasıl olursa olsun’ kazanmak istiyorlar. Son günlerde yaşanan olayların temel nedeni budur. 

Kendi taraftarları bile günler öncesinden bu sezon evinde hiç yenilmemiş Adana Demirspor’a puan kaybedeceklerini ön görüyordu. Hele de maçtan önce kadroların açıklanması ile beraber tüm spor kamuoyu Fenerbahçe’nin yanlış kadro ile sahaya çıktığında hem fikirdi. 

Maçtan sonra öyle bir algı yapıldı ki sanki Adana’da 3 puanları çalınmış! Aksine, 32. Dakikada Belhanda penaltı vuruşunu gole çevirse bambaşka bir maç izleyeceğimizi herkes tahmin ediyordur. Burada 3 puanı elinden kaçıran bizim camiamızdır. 

Ayrıca hakemler konusunda sezon başından beri en çok canı yanan camia yine Adana Demirspor camiasıdır. Hatay, Beşiktaş, Başakşehir maçları sadece birkaç örnektir. Fenerbahçe camiasının ve Başkan Ali Koç’un bu maçları izlemesini tavsiye ederim.

Adana Demirspor; hem Murat Sancak yönetiminde hem de geçmişte haksız 1 puan istemeyen bir camiadır. ‘Herkes için adalet’ ve ‘ne hakemlerle ne siyasetle şampiyonluklar gelmesin bize’ diyen tek camiadır. Maalesef karşı taraftan bu hassasiyeti hem bugün hemde geçmişte Türk futbol kamuoyu görmemiştir. Bundan sonra da görmeyecek gibi. 

MONTELLA FARKI 

Tartışılan anlardan bir tanesi de maç sonu Jorge Jesus’un gördüğü kırmızı kart. Bir insanın kendisine hakaret ettiğini anlamak için bir dil bilmesine gerek yok. Jest ve mimik denilen bir şey var. Bunun üzerinden bile hakem Portekizce mi biliyor? sorusunu sormak akıl dışıdır. Farklı bir dilde edilen küfür meşru mu oluyor? 

Hemen hemen her maç kendi alanını ihlal edip sahaya giren, maç sonu hakemlerin yanına gidip birşeyler söyleyen Portekizli  Jesus, Adana’da haklı bir şekilde cezalandırılmıştır. 

Adana Demirspor teknik direktörü Montella hem camia hemde Türk futbolu açısından büyük kazançtır. 2 senedir hakkının yendiği, bazen sinirlerin gerildiği o kadar maç olmasına rağmen İtalyan hoca, beyefendiliğini bozmayıp, bir kez dahi bu tarz hareketlere başvurmamıştır. Maç sonunda ki bu detay gözden kaçırılmamalı. 

Maç oynandı taraflar 1 puan alarak haftayı kapattı. Diğer hafta maçına bir kaç gün kalmışken o maçın konuşulması gerekirken gündem hala gereksiz bir şekilde meşgul edilmektedir. Bunun da tek amacı ilerleyen haftalarda olası bir puan kaybının önüne geçmek için hakemleri baskı altına almaktır. Başka bir açıklaması yoktur.

Tüm bu tartışmaların ve kaosun içinde Adana Demirspor açısından konuşulan tek şey ise iyi futbolu ve taraftarıdır. Bu da bize yeterli. Rakip Ümraniyespor. Mücadeleye devam…