İsrail'in zulmü karşısında gündeme gelen ebabil kuşları benzeri beddua akılcı bir dua olabilir mi?

Fil Vakası ya da Fil Olayı (Vak’ayı Fil), İslam inancına göre Hz. Muhammed'in doğumundan 52 gün önce Kâbe'yi yıkmak amacıyla Mekke üzerine filleriyle birlikte yürüyen Ebrehe ve ordusunun Allah tarafından gönderilen ebabil kuşları vasıtasıyla bozguna uğratılmasını anlatan olayın adıdır.

Ebrehe, tarihte yer alan Yemen kralıdır. Ayrıca Kuranı Kerim'de Fil suresinde bahsedilen krallardan biridir. Ebrehe, o dönemin inançlı kesiminin (sabilik) hac ibadetini engellemek ve Kâbe’yi yıkmak istemiştir. Ardından Kâbe’nin enkazını fillerle Yemen'e taşımak için dört bin fil ve üç yüz bin Habeşli'den oluşan ordusu ile harekete geçmiştir.

O dönemin Kâbe sorumlusu olan Peygamberimizin dedesi Abdülmuttalip'in savaşmak için ne bir ordusu ne de yeterli gücü vardı.

Ebrehe'yi, yapabileceği her şeyi yaptıktan sonra samimiyetle Allah'a havale etti. Allah, ebabil kuşları ile Ebrehe'yi taş yağmuru ile yok etti.

Ancak Bugünkü Durum Çok Farklı.
▪Müslümanların güçlü orduları var
▪Müslüman liderlerin caydırıcı olacak çok sayıda kozları var.
▪Dünya halklarının zulme tepkisi var
▪Harekete geçirilmesi gereken ülkeler tarafında kurulmuş STK lar, birlikler var 
▪İslam dünyasının da güçlü iletişim ağları var.

Müslümanların zengin yer altı ve yerüstü kaynaklarıyla, iyi eğitim sistemleriyle, iyi yetişmiş insan kaynakları, üretim gücü, savunma sanayi gücü çoktan olmalıydı...
Eğer bunlar yapılmamışsa,  bunun sorgulanması gerekirdi.

Müslümanlar Fil surecindeki mesajı (savaş havadan, uçan cisimlerle kazanılır) anlasaydı bu durumda olmazdık.
Allah’ın yasalarını doğru okuyup Allah’ın kitabını doğru anlasaydık "Tayran Ebabil" "uçan cisim" e ebabil kuşu demezdik, "Bizim yasalarımızda değişiklik bulamazsın" ayetini anlasaydık mucize beklemez savaş için uçan cisimler yapardık. Son yıllardaki savunma sanayiindeki gelişmeler İHA-SİHA-UÇAK- silah üretimi çabalarımız çok değerli çabalar. Keşke 80 yıl önce başlayan uçak otomobil üretimimizi "siyasilerimiz" engellemeseydi.

Sonuç itibariyle Ebrehe örneği ile Netenyahu zulüm ve kötülükte benzeyebilir ancak şartlar çok farklı.

"Eğer (gerçekten) mü'min kimseler iseniz, en üstün olanlar sizsiniz! Gevşemeyin (cesaretinizi kaybetmeyin), üzülmeyin, eğer Allah'a inanıyorsanız üstünsünüz. Sakın gevşeklik göstermeyin, kaygılanmayın. Eğer inanıyorsanız, onlardan üstünsünüzdür. Ali İmran 139"
Gerçekten mü'min miyiz? 
En üstün olanlar biz miyiz?
Nedenlerini araştırmadan, sorgulamadan mü'min olamayız?