Geçen hafta sonuna doğru 6-7 Şubat’ta Adana’daydım. CHP’li 11 Büyükşehir Belediye Başkanının periyodik çalıştaylarının üçüncüsü için gittiğim Adana’ya ilk gidişimdi. Bir yere gitmek için vesile ya da gereklilik, zorunluluk olmalı ki gideyim. Hayatım boyunca böyle oldu. Bu kez de CHP Dış Politika Danışma Kurulu Üyesi, E. Büyükelçi Osman Korutürk’ün çalıştay kapsamındaki konferansında kendisine eşlik etmek için yolum Adana’ya düştü.

CHP’li 11 Büyükşehir Belediye Başkanının üçüncü çalıştayında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar hem çok güzel bir ev sahipliği yaptı hem de kötü hava koşullarına karşın dört bir yandan gelen konuklarının çalıştaya ulaşmasını, katılımını aksama olmaksızın mükemmel sağladı. Zarif eşi Nuray Hanım’la birlikte konuklarını kapıda “pamuk buketi” ile karşılaması bile anlamlıydı. Karalar, ayrıca çalıştay programının da falsosuz ve yormadan birbirini izleyen bir akış içinde gerçekleşmesini sağladı.

KARALAR’IN “MUTLU ADANA”SI

Adana’da uzun yıllardan sonra CHP Millet İttifakı ve ayrıca SP ve HDP’nin de desteğiyle Büyükşehir’i kazandı. Kılıçdaroğlu’nun başarılı ve kapasitesiyle büyükşehirleri yönetebilecek ilçe belediye başkanlarıyla ağırlıklı olarak muhalefette olunan yerlerde yürüme anlayışının bir sonucu olarak Karalar da bir dönem başarıyla yürüttüğü Seyhan belediye başkanlığı sonrasında 31 Mart seçimleri için Adana’da aday gösterildi. Daha önce CHP Adana İl Başkanlığı da yapan mühendis kökenli, alttan gelen profiline karşın başarı basamaklarını tırmanan Karalar’ın Adana’daki başlıca projesi “Mutlu Adana”.

Çalıştaydan söz edeceğim asıl olarak ancak öncesinde biraz Zeydan Karalar’ın Adana’sına bakalım…

Karalar, doğru bir başlangıç yapmış gördüğüm kadarıyla; önce mali yapının gerçek boyutlarını ortaya çıkarmakla işe başlamış ve arkasından büyük sorun olan altyapı ve şehir suyuna yönelmiş. Kanalizasyon ve yağmur suyunu da kapsayan altyapı sorununu ve içme suyu şebekesi sorununu aşmayı kafaya takmış durumda. Önceliği bu. Altyapı sorunu çözüldüğünde kent estetiğinin daha bir yerine oturacağını düşünüyor. “Ev dışında da vakit geçirilecek bir Adana” hayal ediyor başkan ve bu nedenle en büyük projesinin “Mutlu Adana” olduğunun altını çiziyor. Bu açıdan bakarak kentsel dönüşüme, yeni büyük kent parkları açmaya, turizme ivme verecek festival ve organizasyonlara yöneliyor. Adana’nın kebaptan ve şalgamdan ibaret olmadığını gösterme yolunda adımlar atıyor.

CHP’Lİ BÜYÜKŞEHİRLERİN ÜÇÜNCÜ ÇALIŞTAYI

Çalıştaya dönecek olursak… Öncelikle not edeyim; olumsuz hava koşullarına ve uçuş risklerine karşın tüm büyükşehir belediye başkanı ile maiyetleri ve konferansçılar eksiksiz katılım sağladı. Örneğin henüz İstanbul’daki kazanın üzerinden 24 saat bile geçmemişken ABD ve Avrupa seyahatlerinden bir buçuk gün sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün ve Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu İzmir’den Pegasus’la uçtular Adana’ya. Aynı uçaktaydık ve pist üzerindeyken riskli görüp kule izin vermeyince kaptan pilot pas geçti. Artık Gaziantep ya da Hatay’a inmeyi kanıksamıştık ki, yaklaşık yarım saatlik bir tur sonrasında düzelen hava koşullarıyla ikinci denemede kaptan pilot ustalıkla indirdi uçağı moral alkışları eşliğinde (Adana’da iki günde de hava gün içinde sıklıkla değişkenlik gösterdi). Dahası, örneğin Osman Korutürk kazanın yaşandığı Sabiha Gökçen’den gidip geldi Adana’ya.

CHP’li başkanların İstanbul’daki ilk çalıştayını basından okumuş, İzmir’deki ikincisini gerçekleştiği yerde katılmadan ama yakından takip etmiştim. Bu kez çalıştayın tümüne katılarak içeriden izlenim edinmek yararlı oldu. Sadece 11 büyükşehir başkanının İyi Partili belediye başkanlarıyla buluşması dışındaki tüm sunumları ve konferansları, 11 başkanın değerlendirme toplantısını izledim. Diyebilirim ki, CHP yerel yönetimlerdeki sıçramanın ittifak politikasının sürdürülerek genel iktidara yönelme perspektifi içinde çok doğru ve yerinde bir hamleyle bu çalıştayları düzenliyor. Başkanların deney alışverişi, dayanışma, ortak projeler, sorunları aşma doğrultusunda birlikte davranma konusunda çok arzulu olduğunu gördüm. Aynı zamanda her birinin genel sekreterlerinin ve alt çalışma gruplarının da periyodik olarak bir araya geldiğini not edelim. Bu arada, çalıştaylar sırasında başkanların eşleri de yanlarında oluyor ve onlar da ayrıca bir araya geliyor. Dilek İmamoğlu ile de böylelikle tanışma şansım oldu ve bir vakıf üniversitesinde ders de verdiğini öğrendim.

BEREKETLİ TOPRAKLAR ÜZERİNE DİKİLEN BETON TARLALARI

“Bereketli Topraklar Üzerinde Akıllı Kentlere Doğru” belgisiyle Adana’da gerçekleşen çalıştay ev sahibi başkan Karalar’ın açış konuşmasıyla başladı. “Yönettikleri kenti yüreğiyle, bileğiyle, ekibiyle, aklıyla kazanmış 11 ayrı ‘bir numaralı başkan’ görüyorum burada” diyerek sözlerine başlayan Karalar’ın konuşmasından şu notları aldım:

“Toplantımıza isim verirken Adanalı büyük yazar Orhan Kemal’in Çukurova insanlarını yazdığı ‘Bereketli Topraklar Üzerinde’ romanına selam gönderdik. Orhan Kemal o romanda bir çelişkiye dikkat çeker: Bunca bereketin, zenginliğin içinde yoksul kalan, ölümüne çalışan insanlardan söz açar. Orhan Kemal bunu dert etmiştir. Bizim de derdimiz tam bu. Ülkemizin bereketli toprakları üzerinde sömürü, yağma, ihanet bitmedi. Köylerimiz hayalet köylere dönerken, kentlerimiz bereketli topraklar üzerine dikilen beton tarlalara döndü. Önce ekmekler bozuldu, sonra tohumlar yok edildi; toprağı zehirlemenin adı tarımcılık, madencilik oldu. Belediye başkanı olduğum günden beri neredeyse her gün bir ekip geliyor ve bana ‘akıllı kentler’ ile ilgili projelerden bahsediyor. Kentlerimiz akıllı, telefonlarımız akıllı, televizyonlarımız akıllı; bir biz akıllı değiliz! Teknoloji ve dengesizlik hepimizin aklını aldı! Bir kentte yaşayanlar akıllı olmadıkça, o kent akıllı olsa ne yazar?

Peki nasıl akıllı olabiliriz? Biraz durarak, biraz yavaşlayarak… Bu baş döndürücü gündemden biraz uzaklaşıp düşünmeye, planlamaya, kendimize orta ve uzun vadeli hedefler koymaya başlayarak…”

ADANA ÇALIŞTAYINDA İLK ETAPTA ÜÇ KONU, ÜÇ SUNUM

Karalar'ın açış konuşması sonrasında daha önce gerçekleşen Akıllı Kentler Bilişim Çalıştayı'na ilişkin olarak İstanbul Büyükşehir Bilgi Teknolojileri Başkan Danışmanı Melih Gecek, Sosyal Medya Çalıştayı'na ilişkin İstanbul Büyükşehir Dijital İletişim Koordinatörü Ulaş Yılmaz, Tarım Çalıştayı'na ilişkin ise İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarım Daire Başkanı Ertuğrul Tugay sunumlarını yaptı.

Gecek, merkezi yönetimin son dönemdeki hukuksal düzenlemeleri nedeniyle yerelde yurttaşlara yansıyacak sorunlara parmak basarken, Yılmaz ise sunumunda neler yapılması gerektiğini şu önerilerle somutlaştırdı:

-İletişim ajansı ve ekipleri oluşturarak içerik fabrikaları kurmalıyız.

-Dijital medya satın alması ve doğru hedeflemeyle sürekli bir iletişim oluşturmalıyız.

-Genel gündeme değil, yerel gündeme odaklanmalıyız; akılda kalıcı ve hizmet odaklı iletişim kurmalıyız.

-Duygu bağı kuran samimi insan hikayelerine odaklı, kapsayıcı içeriklerle anlatıyı güçlendirmeliyiz.

-Veri bazlı iletişime hazır hale gelmeliyiz.

-Çağrı merkezimizi dijital medyayı da içerir hale getirmeliyiz, düzenli raporlama ve analiz yapmalıyız.

“BAŞKA BİR TARIM MÜMKÜN”

Tugay ise “Başka bir tarım mümkün” mottosu zemininde dört basamaklı bir politika ürettiklerini vurguladı: Üretici pazarlarının açılması; küçük ölçekli üreticiyi büyütme ve üretici örgütlerini destekleme; ürünü işleme ve son mamul haline gelmesini sağlama; yerli tohuma sahip çıkma ve yaygınlaştırma.

Tugay, yurttaşların güvenilir, ucuz ve sağlıklı gıdaya erişimi hedefi doğrultusunda CHP’li 11 büyükşehir belediyesinin güçlerini birleştirerek ortak bir zeminde yapabileceklerine ilişkin de şu noktalar üzerinde durdu: Ürünlerin tüketiciye ulaşmasını sağlayan tedarik zincirinin belediyelerin iştiraklerince oluşturulması… 11 ilde ürünlerin alım satımının yapılacağı, ürünlerin depolanacağı; soğuk hava deposu, boylama üniteleri ve ofislerin olduğu merkezler kurulacak ya da bu merkezlerin kooperatiflerce oluşturulması ve belediye iştiraklerinin üreticilerle buluşması sağlanacak… Pazarlanacak ürünlerde öncelik sırası illerin sınırları içerisinde üretilen ürünlerde olacak, iç pazar talebi karşılandıktan sonra diğer illere gönderimi sağlanacak… İlerleyen süreçte 11 büyükşehir dışındaki illerde yer alan üretici kooperatifleri de bu zincire dahil edilecek.

Nüfusu yüksek, düşük gelir grubu olan, ana toplu ulaşım hatlarına yakın muhitlerde marketler açılmasını gerektiğine ve bir ürün havuzu da oluşturulmasına vurgu yapan Tugay, üreticilere verilecek destekleri de şöyle belirtti: Damızlık hayvan ve hayvancılıkla ilgili diğer destek; arıcılık desteği; meyveciliğe destek; ürün kalitesini arttırmak için verilecek destek; alternatif ürün oluşturma desteği; üretici birlikleri, kooperatif ve ziraat odalarına destek; ürün alım desteği; paketleme, depolama ve soğutma desteği; markalaşma desteği; makine, akıllı tarım, tarımsal erken uyarı ve sürekli eğitim destekleri.

Peki bütün bunlar yapıldığında ne olacak? Üretici ürününü değerine satacak; üretici birlikleri ve kooperatiflerin girdi maliyetleri düşecek; iyi tarım uygulamaları gelişecek; tüketici ucuz ve güvenilir gıdaya ulaşacak, çünkü uygun fiyat için üreticiden tüketiciye zincir kısalacak; Lojistik destekle nakliye masrafı azalacak; istihdam sağlanacak.

KORUTÜRK VE KOCABAŞ’IN KONFERANSLARI

CHP’li 11 Büyükşehir Belediyesinin çalıştaylarında kimi farklı konularda uzmanlarınca konferanslar ve ardından soru-yanıt bölümü de yer alıyor. Bu bağlamada Adana’da CHP Dış Politika Danışma Kurulu Üyesi E. Büyükelçi Osman Korutürk, çalıştayın öğleden önceki bölümünde “Ortadoğu’da Gelişmeler ve Bölge Kentlerine Etkileri” başlıklı bir konferans verdi. Prof. Dr. Ali Kocabaş’ın konferans konusu ise “iklim değişikliği” üzerineydi. Her iki konferans da katılımcılarca dikkatle dinlendi. Korutürk, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in Dışişleri Bakanlığı ile ilgili olarak “Bu kadar erozyona uğramış olan bu yapı tekrar yenilenebilecek mi?” sorusunu “Bir iktidar değişikliği söz konusu olduğunda ki, olabilir, CHP yerel seçim başarısını genel iktidara dönüştürebilir, Dışişleri’ndeki pasifize edilen birikimli ve değerli diplomatlarla doğru çizgideki dış politika ayağa kaldırılabilir, onarım gerçekleştirilebilir.” şeklinde yanıtladı.

ÇALIŞTAYIN SONUÇ BİLDİRGESİNDE ÖNE ÇIKANLAR

11 CHP'li başkanın Adana Çalıştayı, ev sahibi Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın 11 başkan adına açıkladığı sonuç bildirgesiyle sona erdi. Odatv’de sıcağı sıcağına haberleştirilen Sonuç Bildirgesi’nde bir dahaki toplantıya kadar başta deprem olmak üzere, raporlaşmalarla sıkı bir işbirliğinin sürdürüleceği belirtildi. Göç ve sığınmacı meselesinin ülkeyi tehdit eden yeni göç dalgasının da gündemde olmasıyla bütün yerel yönetimleri ciddi sıkıntıya soktuğu değerlendirilerek konunun ayrıntılarıyla araştırılması benimsendi. Bu hususta çalışmalar yapmak ve bir dahai toplantı için bir rapor hazırlamak üzere Hatay Büyükşehir Belediye Başkanının görevlendirildiği açıklandı. Merkezi hükümete de kalıcı bir göç politikasıyla işbirliği çağrısı yapıldı.

Sonuç bildirgesindeki bir önemli madde de merkezi hükümete ve bürokrasiye yatırım için onay süreci, hazine garantisi gibi hususlarda CHP’li belediyelere ayrımcılık yapılmaması, eşitlik çağrısıydı. CHP’li büyükşehirlerin başta ulaşım olmak üzere birçok alanda kredi bulma, teknik işbirliği vb. hususlarda birlikte hareket etme kararı ile keza tarımsal işbirliği de sonuç bildirgesine yansıdı (Tarım alanında neler planlandığını yukarıda ayrıntılı not etmiştim). Bildirgenin son maddesinde 5393 sayılı Belediye Kanununda yapılacak değişikliklerin geçtiğimiz yıl eylülde 30 büyükşehirin Cumhurbaşkanı ile yapılan toplantıda seçilen üç kişilik komisyonun da katılımıyla hazırlanacak taslak üzerinden yürütülmesi, bu husustaki sözün tutulması temennisi; kanunun dayatmayla değil yerel yönetimlerin ruhuna uygun demokratik bir yaklaşımla yapılması dile getirildi.

BİR DAHAKİ BULUŞMA MUĞLA’DA

11 Büyükşehir Belediyesinin dördüncü çalıştayı, sonuç bildirgesinin ilk maddesinde de belirtildiği gibi, gelen talep üzerine daha sonra belirlenecek bir tarihte nisan ayı içinde Muğla'da yapılacak.

CHP’nin yerel seçimlerden bu yana yaptığı en doğru ve önemli iş 11 büyükşehir belediyesini birlikte çalışarak ortak ses çıkarmalarını ve dayanışmalarını sağlamak. Ki, CHP büyükşehirlerle birlikte il ve ilçe belediyelerini de Afyon ve İzmir’de iki kez kampa aldı yerel seçimden bu yana. Bu da önemli. Son çalıştay bağlamında Adana’da 11 başkanla CHP’nin Millet İttifakı’ndaki ortağı İyi Parti’li belediye başkanlarının buluşması da önemliydi. 

M. Ayhan Kara

Odatv.com