CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, yargının, bürokrasinin, medyanın, Meclis’in, bakanların, iş dünyasının, sivil toplum örgütlerinin Saray’ın askısında olduğunu söyledi. Saraydan icazet alınmadan hiçbir ihalenin yapılmadığına,  hiç kimsenin istifa edemediğine işaret eden Bulut, kimin tutuklanıp, kimin serbest bırakılacağına da Saray’ın karar verdiğini bildirdi.

CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, TBMM Genel Kurulu’nda, İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin görüşmelerinde söz aldı.  Sözlerine ebediyete intikal edişinin yıl dönümünde Atatürk’ü anarak başlayan Bulut, “Bugün 10 Kasım, cumhuriyetimizin kurucusu, ebedi başkomutanımız, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla, minnetle ve özlemle anıyoruz. Çağın ötesinde görüşleriyle, ışığıyla bizi aydınlatmaya devam edecek” dedi.

BAŞKANLIK SİSTEMİYLE TÜRKİYE UÇACAKTI

2017'de başkanlık sistemi tartışması başladığını, referandumla başkanlık sisteminin ne kadar önemli, ne kadar kıymetli olduğu anlatıldığını kaydeden Bulut, "Başkanlık sistemi gelecek tüm sıkıntılar bitecek" dediler ancak bitmedi; daha sonra "Hele bir sistem otursun ondan sonra her şey düzelir." dediler, işler daha kötüye gitmeye başladı. Oysa başkanlık sistemi ya da partili Cumhurbaşkanlığı sistemi Türkiye'yi uçurmayı bırakın, Türkiye'yi yoksullaştırdı” ifadelerini kullandı.

10 MİLYON VATANDAŞIN GELİRİ YOK

Türkiye'de 10 milyon insanın hiçbir geliri olmadığını,  sürekli yoksulluk çekenlerin 16 milyona ulaştığını kaydeden Bulut, nüfusun yüzde 15'inin yoksul kesim içerisinde olduğunu, bu yıl 550 bin vatandaşın da bu sayıya eklendiğini yoksulluğun saklanamayacak düzeye geldiğini söyledi. Eşitsizliğin her kaosta, her felakette daha çok arttığının altını çizen Bulut, bu durumun yoksulları vurduğunu kaydetti.

AÇ KARNA KEYİF ÇAYI

Başkanlık sistemiyle devlet kurumlarının içinin boşaltıldığını, uzaktan eğitimle binlerce öğrencinin ihtiyaçları karşılanmadığı için eğitimden uzaklaştırıldığını,  internete ulaşamayan binlerce öğrenci olduğunu belirten Bulut, esnafın yaşadığı sıkıntılara da değindi. Bulut, “ Esnaf çok zor durumda, kirasını stopajını ödeyemiyor. "Bari BAĞ-KUR'unda, Sosyal Güvenlik Kurumunun priminde yardımcı olun." dedik, yapmadınız. Geçen ay Adana'da bir kahveci esnafına gittim; kahveci meslektaşları artık masalarını, sandalyelerini satar hâle gelmişler, çay ocaklarını satar hâle gelmişler. Ülkede esnaf ilk defa yardım paketine muhtaç bir hâle gelmiş durumda. Siz ne yapıyorsunuz? Her ne kadar yasadan çıkarmış olsanız bile, işçinin kıdem tazminatına göz dikiyorsunuz ya da vatandaşa -aç karnına- "Keyif çayı için." diye öneride bulunuyorsunuz” dedi.

BAKANIN İSTİFASI SAHİPSİZ KALDI

Başkanlık sisteminde birçok ilk yaşandığını, cumhuriyet tarihinde ilk defa bir bakanın sosyal medya üzerinden istifa ettiğini kaydeden Bulut, şöyle devam etti:

Ülkede askıda ekmeği, askıda faturayı gördük; bu defa da bir bakan askıya alındı. Her ne kadar "At izi, it izine karıştı." dese de parti içi meselelere girmiyorum ancak bu istifa yirmi dört saat boyunca askıda kaldı, tek kelime edilmedi; sanki bir kabile devletinde yaşıyoruz. Bir insanın kendi şirketi dahi olsa belli bir denetime muhatap olur ancak bir bakan istifa ettiği hâlde hiçbir şekilde tek kelime edilmedi, bu istifaya ne Hükûmet sahip çıktı ne partisi sahip çıktı ne de medya sahip çıktı; aynı, cami avlusuna bırakılan çocuk gibi bu istifa sahipsiz bırakıldı. Yabancı basında yer aldı. Damat bu istifadan korkmadı ama ülkenin basını bundan korktu. Sadece 5 tane televizyon kanalı bu istifayı verebildi, onları da buradan kutluyorum. Aile krizi, devlet krizi hâline geldi ya da devlet krizi, aile kriziymiş gibi algılatıldı. Partinin Sözcüsü de çıktı "Bu, Cumhurbaşkanının takdirindedir." dedi. Yani istifa bile artık Cumhurbaşkanının iznine tabi oldu bu rejimde.

SARAY ÜLKEYİ ASKIYA ALDI

Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin bir bütün olarak ülkeyi askıya aldığını kaydeden Bulut,  yargının, bürokrasinin, medyanın, Meclis’in, bakanların, iş dünyasının, sivil toplum örgütlerinin askıya alındığını belirtti. Saraydan icazet alınmadan hiçbir ihalenin yapılmadığına,  hiç kimsenin istifa edemediğine işaret eden Bulut, kimin tutuklanıp, kimin serbest bırakılacağına da Saray’ın karar verdiğini bildirdi.

BİR ALBAYRAK GİDER, BİR ALBAYRAK GELİR

“Tüm kurumlar şahsının Hükûmetinin tehdidi altında, âdeta esiri olmuş durumda” diyen Bulut, “Bir istifa sonrası elbette piyasa etkilenir. Bakıyorsunuz, boş koltukta dolar düşüyor, euro düşüyor, altın düşüyor. Bunun sebebi ne, biliyor musunuz? Devri hükmünde ne hazine kalmış ne maliye. Hani "Tamtakır kuru bakır." derler ya, devletin hazinesi şu anda bomboş. Albayrak'ın istifası, saray merkezli belirlenen ekonominin politikalarında hiçbir değişikliğe yol açmaz. Ekonomi güvenle düzelir, ekonomi yargı bağımsızlığıyla düzelir, demokrasiyle, üreten, istihdam yaratan ekonomik politikalarla düzelir; yoksa bir Albayrak gider, bir başka Albayrak gelir, olan yine bu ülkenin gariban vatandaşına olur” ifadelerini kullandı