Buradan yürüyecek akrobatik yeteneği olan engelliler aranıyor…!

Gürselpaşa Mahallesinde Şenbayrak rezidansın arka sokağı.
Adana’nın en gözde pastanesi olan Yeşil Fırın civarı.
Son on yılda yerleşim yeri haline gelen,düz tarla üzerine kurulan,gecekondulaşmamış,istilaya uğramamış bir zemin üzerine yükselen lüks bir mahallenin güzide bir sokağı.
Belediye yol yapmış,imar verilen siteler duvarını çekmiş,kaldırım yapmak için minnacık bir yer kalmış.
Bu sokağın planını çizen mimar ve mühendisin diplomasının sahte olma ihtimali var mı ?
Bilmiyorum.
Ama rezalet bir uygulamanın varlığı ortada.
Eni 30 santim olan kaldırımın üzerine engelli vatandaşlarımız için materyaller yerleştirilmiş,ortasına bir elektrik direği,ardından bakımsızlıktan materyallerin üzeri otlarla kaplanmış.
Bu memleketin hiçbir zaman güzelmeyeceğine inanmak için sadece bu fotoğrafa bakmak yeterli.
Biz niye böyleyiz …?


Adana turizminin tabelayla imtihanı.
Son yıllarda Adana’nın yerli ve yabancı turist çeken en popüler mekanlarından birisi haline gelen Alman köprüsünün yer aldığı Hacıkırı bölgesi.
Harika bir doğa,Allah vergisi bir orman,müthiş bir kanyon ve bundan bir asır önce yapılan,Alman mühendisliğinin Türkiye’deki nadide eseri,Alman köprüsünün mücevher bir gerdanlık gibi arzı endam edişi.
Sonrası ise malûm.
Sahneye biz çıkıyoruz.
Düzensiz seyyar satıcılar,1960 model Peugeot minibüs ve Reno taksi üzerinde halka tatlı satan mevsimlik esnaflar.
Düzensiz sıkma ve gözleme yapan yöre insanı.
Tamam biz buyuz,resmi kurumlarımızda popülizme teslim olarak ses çıkarmıyor.
Bu afişler neyin nesi…?
Dijital devrim Köy-kent ikilemini ortadan kaldırmadı mı ?
Tabela sektörü her yerde yaygın olarak faaliyet göstermiyor mu ?
Sıradan bir bezin üzerine sprey boyayla yazı yazmak neyin nesidir ?
Allah aşkına kaçak çay diye tanıtım mı olur ?
Adana Turizmi böyle mi kalkınacak ?
