1. HABERLER

  2. YAŞAM

  3. Bu çocuklar kimin?
Bu çocuklar kimin?

Bu çocuklar kimin?

Yüksel Mert'in haberi

A+A-

Dört çocuğu, dört torunu olan, Yediden yetmiş yediye değişik şehirlerde kitap imzalayan birçok çocuk kitabı olan bir araştırmacı yazar olarak Başta Prf Dr. Üstün DÖKMEN olmak üzere çocuklarla ilgili derlediklerimi siz değerli okurlarla paylaşıyorum:

“Çocuğunuz, varsın, bir çivi bile çakamasın…ama, dersleri iyi olsun. Varsın, omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın…ama, matematiği düzgün olsun.

Varsın, eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın…ama, fen lisesine gitmiş olsun.

Varsın, ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün…ama, sınıfın birincisi olsun.

Varsın,kendisinin fazladan harçlığı olduğu halde; kantinden simit alamayan çocuklarla alay etsin…ama, öğretmenlerinin gözdesi olsun.

Varsın, başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp; “ Ya siz nasılsınız efendim…” diyemesin…ama, yabancı dili mükemmel olsun.

Varsın, oyun arkadaşları olmasın…ama, sınavlarda “on” çeksin. Varsın, taziye nedir,bilmesin,başın sağ olsun ne demek, anlamasın,geçmiş olsun kime denir,niçin denir, haberi olmasın, uğurlar olsun, ne anlama gelir farkında olmasın, amma velakin karneleri süper olsun.

Evet…varsın, tek dostu olmasın…ama, iyi gelir getiren bir mesleği olsun…öyle mi?

8cc45175-aec0-46b0-9785-0453d035f746.jpg

BU ÇOCUĞU BU HALE KİM GETİRDİ?

Aile mi, Öğretmeni mi, yoksa sistem mi? 

Bandı geriye sararak, çocuğunuzla “nelerden ibaret” olan iletişiminizi dinlemek ister misiniz;

– “Oğlum, Kızım, çıkar üstünü-başını…doğru derslerinin başına…

– Kızım, öğrenemedin gitti şu işi…hafta içi sokak-mokak yasak…

– Ne gezmesi…sen önce ödevlerini bitir.

– Oyun mu…gelmeyeyim yanına…

– Geçen dönemin berbat karnesini unuttuğumu sanma…

– Birazdan tek tek bakacağım ödevlerine…

– Yavrum, bıktım ama her akşam ders çalış demekten…

– Şu odanın hali ne küçük hanım, küçük bey…

– Hayır efendim…siz de ana-baba olunca her akşam bol bol televizyon izlersiniz…

– Haftaya veli toplantısı var biliyorsun değil mi küçük hanım…

– Çocuklar…kesin şamatayı da elime sopa almayayım…

-“Sabah 07:30’da kalkmazsanız 
Saçlarınızdan sürürüm…”

a00fb239-9225-4178-800e-db7aaa7ca5f9.jpg

BIRAKIN ÇOCUĞU BU TARZLA HİÇ KİMSEYLE İLETİŞİM KURAMAZSINIZ

Mesela, çocuğunuz hakkında şunları hiç merak ettiniz mi?:

– Elinin neye yatkın olduğunu,
– Gönlünün neler arzuladığını,
– Dilinin neye uyumlu olduğunu,
– Gözlerinin zevkini,
– Hangi oyunlardan hoşlandığını,
– Neleri “merak” ettiğini,
– Arkadaşları ile en çok hangi oyunları oynadıklarını,
– Hangi oyunlarda başarılı olduğunu,
– Futbolla ilgisini, basketle arasını, satrançla havasını…hiç merak ettiniz mi?
– Resim, matematik, Türkçe dersleriyle ilgisini,
-Kimlerle arkadaş olduğunu
– Müzikle, sinemayla, tiyatroyla arasını…hiç mi sormadınız…

SONUÇ

Öyleyse çocuğunuzla ayağı yere basan bir ilişki kuramazsınız. Her sözünüze tepkili olması, lafı ağzımıza tıkaması,bazen de sizi terslemesi, o kocaman ütopik hayallerinizin suya düşmesi hep bundandır caanlarım. 

Şimdi dönüp Fıtrat yasasına kulak verelim: “Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar." (Şûrâ/30)

Yaşım 68 ben bir pedagoji eğitimi almadım. Ancak bütün bunları konunun uzmanlarının eserlerinden  ve 23 yıllık Tv programlarımda konuk aldıklarımdan öğrendim. Hiçbir şey kitaplardaki gibi yada konuşmalardaki gibi güzel gitmiyor senkron tutmuyor NEDEN?

YÜKSEL MERT/01 MART 2022/ADANA

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.