Bana göre Adana - başka şehirleri görmemiş olmak koşuluyla -  dünyanın en güzel ve belediyecilik hizmetleri en kaliteli olan şehridir. 
Adana, Adana ile yarışırsa mutlaka biri birinci, diğeri ikinci gelir. 
Geçen hafta Samsun'daydım. 
Allah'ım herkese nasip etsin, oğlum askerliğini bitirdi, onu karşılamak için gitmiştim. 
Şehrin düzeni tertibi ve temizliğine hayran kaldım. 
Binalarda belirli bir mimari tarz uygulanmış. 
Yani bu binaların fotoğraflarını gördüğüm zaman Samsun'da olduğunu bilirim. 
Daha, yani yani... Samsun kentinin mimari kimliği var. 
Hele gördüğüm bir sokak, bana verdiği ilham ile insan olduğumu yeniden çağrıştırdı. 
Bu sokakta evler gri ve beyaz renkli ve her taraf ışıl ışıl... 
Adana'da böyle bir sokağı ancak filmlerde görebilirim... 

*
Bir konuyu daha paylaşayım, Samsun'un deniz kıyısı uzunluğu 41 Km'dir. 
Bu 41 Km'lik kıyı şeridi üzerinde, her medeni insanın hayal edebileceği ama herkesin eline geçmeyen düzenlemeler var. 
Çay bahçeleri, otopark, yaya yürüyüş yolları, bisiklet yolları... 
Yani, bir şehirde yaşam kalitesini yükselten her şey var.. 
Ah! Ah! Bizim Adana'nın 41 Km, kıyı şeridi olacak ki görün bakın bizim süper belediye başkanlarımız neler yapardı. 
Ama gelin görün ki kör talih, bizim sadece 65 Km'lik kıyı şeridimiz var. 
*
Kesinlikle şunu anladım ki, bazı şehirler, belediye hizmetleri bakımında lanetli gibi. 
Son otuz yıldır, Adana sanki gizli bir lanetin pençesinde...
Bu lanet farklı şekillerde tezahür ediyor; 
Tezahür şekillerinden biri de, meclis üyelerinin "bilgi ve eğitim" amaçlı gezilerinde saklı. 
Kardeşim, siz yurt dışına gezilere gidip "görgü ve bilginizi" arttıracağınıza, Samsun'a gidin... 
Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı'nın meşalesini Samsun'da yakmıştı. 
Bizim meclis üyelerimiz de "şehircilik konusundaki aydınlanmaya" Samsun'da yaşasalar keşke... 
Belki Mustafa Kemal'in ruhu hala orada dolaşıyor diye Samsun'a gitmeyi istemezsiniz... 
O zaman Amasya'ya gidin... Aydın'a, Eskişehir'e gidin... 
Sizi aydınlatacak ışık, yurt dışında değil yırt içindedir... 
Şehrimizin iktidarın muhalifi olduğuna sığınmayın... 
Bu şehirlerin çoğu muhalefet partisinden. 
Demek ki, iktidara muhalif olsanız da şehir iyi yönetilirmiş... 
Hem yurt dışına gitmeyip, bu şehirlere giderseniz, paramız yurt içinde kalır...